Bu sabah alarm sesiyle değilde, kapı zil sesiyle açtım gözlerimi. Alacaklı gibi çalıyorlardı kapıyı. Yataktan sersem bir şekilde kalkıp söylenerek açtım kapıyı. Karşımda Gaye ve Kerem görmeyi beklemiyordum ama.
-Hoşgeldiniz. Geçin lütfen.
Dedim. Normalde bu kadar nazik değilim yanlış anlamayın sadece uyku sersemiyim.Onlar içeriye geçerken ben hızlıca yukarı çıkıp, elimi yüzümü yıkadım ve minyonlu pijamalarımdan kurtulup Aşağıya uçtum. Aynen uçtum. Çünkü merdivenden inerken tökezlemiştim ve koltuklardan birine uçmuştum. Ve yine serçe parmağım. Ya neden serçe!?
-Ahh. Hoşgeldiniz. Uyuyodum da ben.
Dedim. Serçe parmağımı çarptığım için inlemiştim.
-Ben hoşbuldum da. Abimi bilemem.
Dedi Gaye. Zaten belli abisi sinirli biraz.
-Bana niye öyle bakıyo-
Cümlemi kesen Kerem in bağırması olmuştu. Gürledi resmen.-Dün Emire naptın sen!?
-Benimle konuşurken ses ayarlarına dikkat edersen sevinirim. Emire gelecek olursak, bana tatlım diyip, saçma sapan yaklaşmaya çalışmasaydı kaşı patlamamış olurdu.
-Yaklaşmaya mı çalıştı?
Dedi sakince. Bu ne be? Bi esip gürlüyor bir sinirli, bi sakin falan.
-Yok ben canım sıkıldığı için patlattım kaşını. Ne diyorum ben. Yaklaşmaya çalıştı bende vurdum kafasını ne var!?
Diye bu sefer ben bağırdım. Kerem sakince evden çıktı. Ben onu küçüklüğümden beri tanıyordum. Vr o bize hep abilik yapardı. Şimdide inşallah abilik yapmaya gitmiştir.
-Ne güzel vurmuşun lan. 3 tane dikiş attılar.
Dedi Gaye gülerek. Bende güldüm. Ve muhabbet etmeye başladık. Gerçekten özlemiştim Gaye'yi. Her koşulda gıybet yapabiliyordu Gaye. Çokta güzel bir sırdaştı. Herşeyimi paylaşırdım onunla. Oda benimle tabiki.
Koyu muhabbetten sonra alışverişe çıkmaya karar vermiştik. O yüzden hazırlanıp çıkmıştık evden.
Bir alışveriş merkezine gidip delice alışveriş yapmıştık. Bide Gaye bugün bende kalacağı için, bit sürü abur cubur alıp eve dönmüştük.
Tüm abur cuburları tabaklara koyup oturduk televizyonun başına. Korku filmi izleyecektik. Ben korkmazdım ama Gaye çok korkardı. Bu yüzden yapışmıştı hemen bana. Tam filmi başlatacakken Gayenin telefonu çaldı. Ve Gaye birden açtı telefonu.
-Efendim abi.... Ya özür dilerim haber vermedim ama ben Ezgide kalıcam bugün..... Ee sen akşam gelmiyosun eve bende tek korkuyorum ne var... Tamam abi... Tamam.... Görüşürüz.
Dedi ve kapattı telefonu.
-Noldu?
Diye sordum. Çünkü telefonu kapatınca şaşkın bir hal almıştı suratı.
-Bişey yok. Hadi aç filmi.
Dedi ve filmi izlemeye başladık.
Filmin sonunda Gaye korkudan ağlamıştı. Ve ben uyumaya giderken korkacağını söyleyip benimle yatmıştı. Alt tarafı 2 tane cin gördün ne var bunda Allah Allah.Gaye çoktan uyumuştur ama ben uyuyamıyordum. Yarım saattir yatakta dönüyorum ama yok. Hâlâ uykum yok.
Yataktan kalktım ve telefonla uğraştım biraz. Daha sonra sonuna yaklaştığım kitabımı bitirdim.
Ama hâlâ uykum yoktu ve ben delirmek üzereydim. Kalkıp üzerimi değiştirdim ve biraz dışarıya çıktım.
Yürümeye başladım. Bir büfeye girdim ve bir sürü çikolata alıp bir banka oturdum. Yavaşça çikolatalarımı yerken yanımda bir hareketlilik hissettim. Kafamı çevirdiğimde kimi gördüm biliyomusunuz? Emiri!
-Ne işin var senin burda!?
Diye hem şaşkınlık hemde kızgınlık içinde bir soru yönelttim.
-Güzelim benim sana sormam gerek. Bu saatte napıyosun burda?
-Seni ilgilendirirmi? Bak burdan kalkıp gitmezsen bu sefer burnunu kırarım.
-Tamam tamam sakin. Sadece bişey söyleyip gidicem.
-Söyle ve defol.
-Baban.. Ona fazla güvenme derim. Çünkü o, beni tutup senin peşine takacak ve annemin hayatını karartacak kadar aşağılık birisi.
Dedi ve gitti. Ne demişti şimdi bu? Babam benim peşime onu mu takmıştı? Peki ya annesi. Ona napmıştı babam olacak kişiliksiz?
⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎⛎Evet herkese merhaba. Öncelikle kitabımı okuduğunuz için çok çok teşekkürler. Ama teşekkür etmek istediğim birisi daha var
anyperson0. Kitabımın muhteşem kapağını tasarladığın için çok çok çok teşekkür ederim. İyiki varsın. Muhteşemsiiinn 😍😇
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~SERSERİ ~
Teen Fiction-Haha çok komiksin. Sen beni gerçekten evladın olarak görüyomusun ya? Şahsen ben seni anneme ilk şiddet gösterdiğin günden beri babam olarak görmüyorum da. Naparsan yap Akın Yılmazer, ama unutma. Yaptıklarının bedelini ödersin!