~SERSERİ ~

6. BÖLÜM

Multide Kerem. İyi okumalar :))
Bu sabah kendiliğimden uyanmıştım. Babam olucak insan yüzünden gözüme uyku girmemişti. Gece boyunca yaptıklarını düşünmüştüm ve sabaha karşı çok kısa bir süre uyumuştum. Ve şimdi de işe gitmem gerek.

Yataktan kalktım ve banyoya gidip kısa bir duş aldım. Üzerimi giyindim ve Aşağıya indim. Yine buzdolabının karşısında bişeyler tıkındım. Kahvaltı yapmaya üşenirim ki ben.

Kahvaltı işimde bittikten sonra çantamı aldım ve evden çıkıp arabama bindim. 15-20 dakika sonra hastaneye gelmiştim. Arabamı park ettim ve hastaneye girdim. Girer girmez Seda yanıma geldi.

-Ezgi hanım bugün bir kaç hastanız olabilir. Haber vermek istedim.

Dedi. Demek meslek hayatım bugünden itibaren tamamiyle başlıyor. Çok güzel.

-Tamam. Teşekkürler.

Dedim ve odama girdim. Masama yerleştikten sonra telefonumu çıkarttım ve babamı aradım. Madem hastam gelecek, onlar gelmeden şu işi bir halledeyim.

-Alo efendim canım kızım.

Olo ofondom conom kozom. Sevimsiz.

-Konuşmamız lazım. Müsaitmisin?

-Tabii tabiki konuşalım. Önemli bişey mi var?

-Yok ya çok önemli değil. Sadece peşime neden adam taktığını öğrenmek istedim.

Dedim bir çırpıda. Ne diyeceğini açıkçası merak ediyorum. Bir süre sessiz kaldıktan sonra konuşmaya başladı.

-Kim söyledi bunu sana. Y-yok öyle bişey. Sen bana güvenmiyor musun kızım?

-Kimsenin bişey söylediği yok. Takip edildiğimi fark etmek o kadar zor olmadı. Ha bu arada. Hayır sana güvenmiyorum.

-Ezgi bak. Ben seni koruması için taktım peşine Emiri. Yanlış anlama.

-Ne korumasından bahsediyosun ya sen? Kusura bakma ama daha 3 yaşındaki minicik bir çocuğun canına kıyan insanın beni korumak istemesi pek inandırıcı gelmiyor bana. Haksız mıyım?

Dedim sesimi yükselterek. Onun bu kadar acımasız olmasını sakinlikle karşılayamazdım.

-S-sana bunları kim s-söyledi?

-Ben bu güne kadar gizli olmaması gereken herşeyi öğrendim beni biliyosun. Buda onlardan birisiydi. Şimdi sana tek bir şey söylicem. Sen o insanlara yaşattığın herşeyin bedelini ağır ödeyeceksin Akın Yılmazer!

Dedim sesimi yükselterek. Çok sinir olmuştum ve kaybedeceğim hiç bir şeyim yoktu. Biraz bekledikten sonra cevap verdi. Açıkçası böyle bir şey demesini beklemiyordum.

-Seni evlatlıktan reddederim Ezgi!

-Haha çok komiksin. Sen beni gerçekten evladın olarak görüyomusun ya? Şahsen ben seni anneme ilk şiddet gösterdiğin günden beri babam olarak görmüyorum da. Naparsan yap Akın Yılmazer, ama unutma. Yaptıklarının bedelini ödersin.

Dedim ve suratına kapattım. Ama kararlıyım. Banada, annemede, Emir'in ailesine de çektirdiği acıların hepdini ödeyecek.

Ben olanları düşünürken kapım çaldı ve içeriye Beste girdi.

-Abla ilk hastamız geliyor. Nuran hanım. 40 yaşlarında olması gerekiyor. Birazdan gelir. Haberin vermek istedim.

Dedi. Acaba ne sorunu vardı bu yaştaki kadının.

-Beste, sende yanımda kalabilirsin. Sonuçta bir nevi staj görüyosun burda dimi?

Dedim. Heyecanla kafasını olumlu anlamda salladı. Bu arada odanın kapısını tıklatıldı. Ve Beste 'Sanırım ilk hastamız geldi' dedi.
Bende gülümsedim ve 'Gel' diye bağırdım.