Jack ile savaşmaya gidiyordu kızlar bugünde. Yine kitaptan aldıkları bazı bilgiler ile sürdüreceklerdi savaşı. Neydi? İkinci günde sadece birinci günden biraz fazla saldırı yapacaktı Jackson. Tak bir hamlesinde July ellerini aşağıya açıp yumruğunu sıkıp açacaktı bunu yaparken de şu sözleri söyleyecekti " Bir Alamettir Jackson Oyun Bitsin Son "
Yürürken Kyra'ya geldiklerini fark ettiler. Jackson acaba neden hiç evden çıkmazdı ki? Dış görünüşü tuhaf diye falan mı? Her neyse. Kızlar 6 numaralı evi aramaya başladılar.1, 2, 3, 4, 5, 6, .... Heh iştee. Evi de buldular. Bu sefer kapıya vuran Rabia oldu. Rabia kapıya vurdu ve vurmasıile kapının açılması bir oldu. Acaba her gün Jack onları kapının önünde bekliyor, kapıya vurunca da kapıyı mı açıyordu. Off bunun bir önemi yoktu. İsterse kapıyı uçarak açmaya gelseydi. July bunları düşünürken arkasına dönüp bir baktı ki o lanet an başlamıştı. Pembe tozlar, yumruklar asitler hava da uçuşuyordu. Bunların yanı sıra yeşil, mavi, kırmızı, turuncu ve bir çok daha renkte vardı havada uçuşan. Jack uçmaya başladı. Gözleri tamamen kıpkırmızı oldu. Ellerini açıpta yükseliyordu. Onunla birlikte arabalar ağaçlar da uçuyordu. Yoksa o bütün sayısı 30 a yakın arabaları ve tam 28 tane olan ağaçları uç minik kızın üstüne mi atacaktı? Hayır bu kadar acıması olamazdı. Hayır July kitapta yazanları yapmayı unutmuştu!!!! Sonradan bunun gerçekten çok büyük bir hamle olduğunu düşündü. Gözlerini kapattı, ellerini aşağıya doğru tutmuş parmaklarını ayırmış, yumruğunu bir sıkıp bir kapatıyordu. Sonra konuşmaya başladı; " BİR ALAMETTİR JAVKSON BİTSİN BU OYUN SON " July bu sözleri söyledi. Uçan bütün şeyler birden yere düştü ve Jackson'da ortadan kayboldu. Şu an her şey kitap uyumunun içinde gidiyordu. Bu küçü savaşta Rabia yüzünde üç tırnak izi çi- ziği vardı. Aleyna'nın da kolunda bir çukurluk vardı. Onun dışında da başka bir şey yoktu kızlarda.
Kızlar yürüyerek eve gittiler. Anne kızları görünce dünkinden daha da mutlu oldu. Hele ki kendi kızında hiç bir şey olmadığını görünce nasıl mutlu oldu . Kızlar her geçen gün kendilerinin dışlandığını hissediyorlardı...
Anne yemeği koydu. Kızlar ve ağabeyler sofraya oturdu. Ağabeylerin olaydan haberi yoktu. Anne ve kızlarda ağabeylere zaten durumu sölememeyi düşünüyorlardı. Yemek yendi saat 21:54. Ooo ne kadar da geç olmuştu. Kızlar yemekten kalkar kalkmaz yatmaya gittiler...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİHİRLİ KOLYE
Short StoryJULY ADINDAKİ MİNİK TATLI KIZ 10 YAŞINDADIR. O SABAH ANNESİNİN SÖZÜYLE KIRTASİYE YE GİDER VE BİR TANE KOLİ BANDI ALIR. ANNESİ JULY ÇIKMADAN ÖNCE ONA ŞÖYLE DEMİŞTİR ; - JULY HAYATIM KIRTASİYE YE GİDİP BİR KOLİ BANDI AL. ÖDÜL OLARAKTA KENDİNE 1 TANE...