Yorulduk bugün. Yatar yatmaz Ezgi uyudu. 25 dakikadır falan onu izliyorum, o kadar masum uyuyor ki..Amiri ve bizimkileri aradım yarın işe gitmeyeceğiz bizim yerimize başka Polisler gelecek. Bende Ezgi'yi öptüm, üstünü örttüm ve amcamın otele gittim. Kartları yazdım, sofraya konulacakları hazırlayıp, garsonlara yarın akşam 21.00'da gelirim. Her şey dediğim gibi olsun lütfen diyip gittim eve. Sessizce odamıza girdim, hala bıraktığım gibiydi. Gitarı da otele bıraktım, şarkıya evde çalışırım demiştim heh şimdi ne yapacağım? Neyse ya zaten bildiğim bir şarkı güzel çalarım inşAllah. Ezgi'nin yanına uzanıp sarıldım. Koskaca 5 yıl olmuş be. O ilk yüzünü canlı gördüğümde büyülendim adeta. Fotoğraflara bile bakarken kendimden geçiyordum ama gerçekte çok daha güzeldi. Çarptığım an o kokusunu içime çektim, sigaramın dumanını çekiyor gibi. Oksijen gibiydi. Aynı sınıfta olduğumuzu biliyordum. Ceyhun'a Ezgi ile oturmak istediğimi söylediğimde anlayışla karşıladı. Ve tek boş yerin benim yanım olmasını sağladım, herkesle tek tek konuşmuştum. Ezgi ilk olarak bana baktı. Ve yere baktı ensesine elini koydu gülümsedi. O hareketinden o kadar etkilendim ki.. Sonra yanıma oturdu. Konuştuk falan her şey çok güzeldi. Ezgi ile geçen her saniyeme şükrettim, ve hala da ediyorum. İyiki var. ❤
...
Sabah erkenden kalktım. Gözlerimi açtım ve yatağın üzerinde paketler vardı. Ve Ezgi :
"Söylemiş miydiiiim çoook seviyoruuuum?"
"Aşkıım bende seni çoook seviyorum. Bunlar bana mı?"
"Yok ikimize. 😂 Hadi gel deneyelim."
10 dakika sonra ikimiz de giydik ve bahçeye çıktık fotoğraflar çekindik.Doruk:
"Prenses bugün amir aradı iş yok. Sen evde kal akşam bi şeyler yaparız. Benim işim var biraz."
"Tamam canım."
....
Saat 20:15 oldu hala Doruk gelmedi. Sonuçta Polisiz tehlikeli iş. Düşmanlar ediniyoruz, Doruğu arasam mı acaba? Telefona gelen mesaj sesiyle düşüncelerden sıyrıldım. Mesajı açtım, numarayı tanımıyordum ve mesaj şöyleydi.
"Komiser hanım eşinin ne halde olduğunu merak ediyorsan az sonra atacağım adrese gel.Beşinci yılınızda Doruğun şu yaptıklarına bak."Elim ayağım titriyor. Ben Doruk'a güveniyorum o yapmaz ama gitmezsem içimde kalır adres geldi aldığım şeyleri giymiştim arabama bindim.
Sakin ol Ezgi, Doruk yapmaz bir şey gözlerim sulandı resmen. Adrese dikkat bile etmemişim. Burası Doruğun amcasının oteli. Bahçeye gir diye mesaj geldi. Yerde kırmızı mumlar vardı. Ve ilerde ateş yakılmış kalp şeklinde, kocaman. İçinde Doruk ve arkasında kartlar vardı kartlarda "Ezgi'm seni çook seviyorum." yazıyordu. Doruğun üzerindeki tişört çok güzeldi. Biliyordum kötü bir şey yapmayacağını. Duygulu biri değilim ama mutluluktan ağlamaya başladım koşarak Doruğa sarıldım. Seni çok seviyorum diye bağırdı. Elimi tuttu ikimizde kalbin içindeydik. Garson gitarını Doruğa verdi. Ve Mustafa Ceceli'nin Sultanım şarkısını söylemeye başladı. Şu dünyada beni mutluluktan ağlatan ilk şey SAMSUN PMYO'YU kazanmam olmuştu sonra Polis olmam daha sonra da Doruk. Hala gözlerim yaşlı. Şarkının nakaratında herkes duygulandı. Doruğu çok seviyorum. Çevreye baktığımda bir sürü insan vardı. Doruk herkese göz gezdirdi daha sonra gözlerimin içine bakıp ellerimi tutatak konuşmaya başladı.
"Prensesim tam 5 yıl oldu,yüzünü canlı olarak beş sene önce görmüştüm. Seni kendinden bile kıskanıyorum. Her şeyim, seni her şeyden çok seviyorum. Ne yaparsam yapayım sen daha iyisine layıksın. Beni hiç bırakma."
"Ya Doruk ne diyeceğim bilmiyorum gerçekten bilmiyorum. Çok mutlu oldum. O mesajı aldığımda Doruk yapmaz diyerek geldim. Sana güvenim de sevgim de sonsuz. Sende beni hiç bırakma."
"Bırakmayacağım güzelim söz veriyorum."
Herkes alkışladı. Hayranlıkla bakıyorlardı. Kıskanılmayacak gibi değildik. Hayallerimde bile bu kadar mutlu olacağımı tahmin edemiyordum. Doruğu bambaşka seviyorum. ALLAH'IM sen mutluluğumuzu sonsuza kadar sürdür YARABBİM. ❤❤
Yemeğe oturduk. Yine kendi hazırlamış.
Her hareketi daha da sevmemi sağlıyor.
....
Eve geldik. Doruk:
"Mesajı okuyunca ne hissettin?"
"Hayatım o nasıl bi mesajdı ya elim ayağım titredi. Ama kötü bir şey yapmaz Doruk dedim. Tabi gözlerim doldu orası ayrı konu."
"Yerim seni be. Sen sakın korkma istesem de seni aldatamam. İnan bi kız görünce o kızı sen olarak görüyorum."
"Bende."
"Hadi gel uyuyalım, ama sımsıkı sarılalım?"
"Her zaman."
Üstümüzü değiştirdik ve yatağa uzandım, Doruk da uzandı.
"Ezgi'm gel buraya. "
Kollarıyla sımsıkı sardı. Bende sarıldım. Kokusu bile çok güzel.
....
