İnsanlar her şeylerini hiçe sayarak nasıl olur da hayatlarına bıraktıkları yerden devam edebiliyorlardı?Bunalrı böyle yansıtan neydi?Yaşadıkları...Tecrübeleri...Kaybettikleri...Hataları...Hayalleri...Hiç mi hıçkırıkları boğazını düğümleyip nefesini keserken,yanaklarından süzülen o okyanusa düşecek kadar bir şeylerini kaybetmemişler miydi?Kaybettiklerini yeniden kazanmak için mücadele etmeyi,uzun bir bekleyişten sonra pes etmeyi kabullenmişerdi.Başka düzene,teoriye,düşünceye kendilerini daha çok adamaya başladılar.Eksik kalan yanları güya tamamlamıyordu.Hepsi olmasa da tamamlanıyordu.Dışarıya bu çoğu zaman 'güçlenip yeniden ayağa kalktı'düşüncesi olarak algılansa da gerçek şu ki;saçlarını keser gibi ümitlerini kestiler.Hiç bir zaman tamamlanamadılar.Hep eksik kaldılar.Değişen tek şey büyüyorlardılar,usulca...
Ve onlar gizli,güçlü kahraman seçildiler.Oysa ki!Yeni başlangıç ölmüş bir düşüncenin üç noktası değil miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇURUM KENARINDA (tamamlandı.)
Thơ ca"Yaşatan yaşattığını yaşardı."diye ekledi minik kız,içinde fırtınalar koparken,boşluğa bakan gözleriyle...