18 Haziran 2013

1.6K 71 11
                                    

David

"Günaydın Bay Armond!"

Taze çekilmiş kahvemi yudumlarken, rahatsız edilmeyi sevmeyen ve burnu havada bir adamım ben. Elimdeki gazeteyi evirip çevirdikten sonra başımı dahi kaldırmadan cevapladım.
" Tez için son sayılı günleriniz Bayan Springs"
Dudaklarını aralayıp hayal kırıklığı ile iç çekişini duyduğumu biliyordu, hep istenen ve karşılık vermeyen bir adamdım.
Maaşı yüksek bir işi neden bakire ya da olmayan kız bozuntularına kurban edeyim?
Fısıltılar ve kıkırdamalar ile odaya girdi ve kokusunu duyabildiğime yemin ederim.. Zehir ve tatlı.
Ava.. Dilimin ucundaki ateş parçası. Beni tüketen açlık. Karşılıklı ama pasif bir ilişkiydi benimki. Gözlerimi üzerinden ayırmadan kahvemi masama yerleştirdim ve yakın arkadaşına paylaştığı sırları hevesle anlatışını izledim. Dudakları gülümsemeler ve hayretle aralanıyor, açık kahve gözleri uzun kirpiklerii le gölgeleniyordu. En ufak bir bilgi ve şefkat paylaşımında dahi heyecanlanıyordu. Sanki birşeyler..gizli ve kutsal ona özgü coşkusu olan birşeyler anlatır gibiydi.
İçimde bir yerlerde sıcaklık yakıcı şiddetiyle tenimi aleve verdi. Gözlerimi bedeninden ayırmak işkence gibiydi.
Kahve Louis Vuitton çantasını iskemleye bıraktı. Beyaz gömleği boynuna kadar iliklenmiş ve kolları üzerine giydiği iğne oyası bluzden görünüyordu. Krem ve orta kısalıktaki eteği ile yeterince dikkat dağıtıcıydı. Sandaletleri ona özel yapılmış gibiydi sanki. Hayır Bayan Francis asla ahlaksızca görünmemişti gözlerime. Tutucu ve yakıcı bir güzellikti o. Yerine göre güler, ses tonunu yükseltmez ve yosmalar gibi kahkaha atmazdı. Tek ahlak dışı olan bendim. Ona karşı hissettiklerimdi.
Sorunun ya da sadakatsizliğin kaynağı bendim.
Parmaklarımık ütürdettikten sonra, elimdeki tahta kalemi ile Truva savaşını projeksiyon perdesi üzerinde canlandırarak anlattım ve birkaç öğrencinin katılımıyla dersi tamamen elverişli hale dönüştürdüm.
İşimi ve sınıfımı seviyordum. En ufak hatamda bu üniversiteye veda edip, başka bir delik aramaya razı olabilirdim. Razıydım. Ama sadece onun için. Sevgiden öteydi ve bende barınamayacak bir duygu kalbimi yakıyordu sanki.
Aşk ve şehvet için neler yapılmaz ki ?
Ders bitiminde Ava sınıftaki eşyalarını toparlarken en yakın arkadaşları aceleyle sınıftan çıktı. Varlığımı görmezden gelmeye çalışan çekingen kız , açık kahve gözlerini gözlerime odaklarken teni pembeye çaldı.
Ava.. Ava!
Çantamı ve kaşe parkamı bıraktım, gergin bir tavırla ellerimi ovuşturarak ona doğru ilerledim.
Elleri titriyordu.
Adımlarım sıklaştı.
Ceketini sandalyeden çekti ve aceleyle omzuna attı.
Elindeki kalemi kapatmaya çalışırken yere düşürdü.
Dudaklarından gergin ve ürkek küfürler savruldu.
Kalemden vazgeçip çantasına sarıldı. Kalp atışlarını hissedebiliyorum.
Ona doğru büyük adımlarla ilerlemeye devam ettim ve sesli nefes alış verişi kesik kesikti.
Kaçması gerekti. Elimi bileğine sardım ve baskı uygulayarak kendime doğru çektim.
Gözlerini sımsıkı kapattı ve ardından çantasını omzuna atmaya çalışırken onu bedenime doğru çektim.
Dudaklarından bir şaşkınlık iniltisi çıktı. Gözleri gözlerimi bılduğunda tek gördüğüm şey aşktı.
" Konuşacağız. Konuşmamız lazım Bayan Francis."

O'nun Günlüğü (Askıya Alındı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin