7 maç

5 0 0
                                    

Tüm hafta boyunca okula gitmemiştim. Bugün cumartesi idi. Sabah kalktım duşumu yaptım. Altıma siyah tayt üzerine beyaz tişört çıkarıp giydim bazen renkler farklı renklerde giydiğim oluyordu. Saçlarımıda ev topuzu yaptım ve mutfağa geçtim gevrek koyup sütle ıslattım. Elime kaseyi alıp televizyonun karşısına geçtim. Aklıma geldide hiç tenis oynamaya gitmiyordum bugün gidicektim. Yemeğimi bitirdim ve kaseyi bulaşık makinesine koydum ardından raketimi aldım ve çıktım. Biraz yürüdükten sonra işlek bir caddede taksi durdurup bindim. Hiç konuşmamıştık teyzemle onu aradım. İkinci çalışımda açtı.
"Selam güzellik ne haber?"
"İyi teyze seni merak ettim hiç aramadın?"
"Yaa sorma acayip yoğunum. Arada ben bile kendimi unutuyorum bir yerde."güldüm
"Ben kulübe gidicem tenis oynamaya öyle işte."
"Ay hadi hayırlısı benim içinde oyna. Dünya sen iyimisin? Sesin kötü geliyo." Ne diyim şimdi? Tacize uğradım desem ben utanırdım ve o telaş yapardı.
"Yok teyze iyiyim."
"Aklında olsun her zaman konuşurum ben senle."
"Tamam teyzoş ben seni sonra ararım."
"Tamam kuzum kendine dikkat et istersen beni ara ya da halana git."
"Sende çok dikkatli ol."
"Bay bay canım güzelim benim."dedi ve kapattı çok özlemiştim teyzemi. Halamlada aram iyiydi ama o kendini bana karşı koruyordu. Kardeşi yani babamın yaptıkları yüzünden suçluluk duyuyordu herhalde bana karşı.

Biraz sonra kulübe gelmiştim parayı ödedim ve taksiden attım kendimi. İçeri girdim ve kortların olduğu yere doğru yürüdüm. Geldiğimde benle oynayabilicek insanların olduğu tarafa doğru yürüdüm ve kısa bir şok geçirdim. Can buradaydı.
"Selam Can?"dedim el sallayarak
"Aaa Dünya selam sende mi tenis oynuyorsun?"
"Evet eğer biri yoksa benle oynaya bilirsin."
"Çok özür dilerim ama başka birine söz verdim."
"Hiç sorun değil ben birini bulurum." Dedim. Arkadan bir erkek sesi
"Kapışalım mı?" Arkamı döndüğümde onun olmamasını diliyordum. Ama oydu BARAN. Ona doğru yaklaştım.
"Sana biraz ağır gelebilirim."dedim ve aramızdaki mesafeyi kapattım. Kulağıma doğru eğildi boyum kısa olduğu için boynu suratıma gelmişti ve o kokuyu tekrar tatmıştım.
"O kadar emin olma bücür." Fısıldayarak söylemesi beni etkilemeden onu ittim. İkimizde kortlara geçerken yazı tura attık. Ben tura demiştim ve kazandım sahayı güneşi arkama alacak şekilde seçtim ve servis atarak başladım. Kolayca forhand vurdu öyle öyle devam ederken ben voleye gelerek en uç köşeye attım vurdu ama dışarıya gitti.
"Sayı beniiim." Ellerimi yumruk yapıp havaya kaldırdım. Güldü.
Biz maç yaparken birinci set 60-45 bitmişti yani 4-3 ben kaybetmiştim. İkinci set şu an eşittik alan kazanıyo. En arka çizgiye çıkıp servis attım ve filenin en önüne koşarak vole vurdum. Topu tam bana doğru hedefleyip abandı nereye gideceğimi şaşırdım ve top kafama geldi o anlık göz kararması ile yere düştüm. Baran yanıma geldi tek elimle kafamı tutup diğer elimle uzattığı elini tuttum. Beni kolayca ayağa kaldırdı.
"İyi maçtı?"dedim
"Sandığımdan daha iyisin."
"Tabi olum ne sandın beni."
"Hemen havaya girme." Uyaran sesine karşı yüzüm asıldı.

Baran suyu çöpe atmak için eğilmişti tam o sıra sırtına atladım. Ellerimi iki yana açıp uçuyorum diye bağırmaya başladım. Baran beni indirmek için yere attı ve bileğimin üzerine düştüm. Ağzımdan acıyla bir inilti çıktı ve bileğimi tutarak "Öküzden bozma boğadan doğma eşşek." Baran bana bakıp sırıttı "Baş belası olman doğanda mı var?"diye sordu ve beni kucağına almak için eğildi o sıra o kokuyla karşılaşınca gözlerimi yumdum. Beni kucağına rahatça aldı. Kucağımada iki raketi verdi. Kafamı boynuna koydum. Baran yürdüğünde herkes bize bakıyordu onun arabasının önüne gelince beni arabaya bıraktı. Kendide şoför koltuğuna geçti.
"Dünya bana torpidodan sigara paketimi versene"dedi sertçe.
"Hayır sigara olmaz!"dedim telaşlıca.
"Dünya oyun zamanı değil ver şunu."
Torpidoya uzanıp paketi çıkarttım içinden bir tane aldım daha önce hiç elime almamıştım. Baran bana bakıp "Daha önce hiç sigara görmedin mi?"dedi bir tane ona verdim çakmağıda uzattım. Sigarasını yaktığında etrafı iğrenç bir koku sarmıştı öksürmemek için zor tuttum kendimş ama öksürmediğim için gözlerim yaşarmıştı. Dayanamadım ve içimde tuttuğum öksürüğü bıraktım daha sonra Baran'a dönüp
"Bende deneyebilirmiyim?"dedim
"Sakın!"dedi sertçe
"Niye?"
"Nedeni yok ben hayır dediysem bitmiştir."
Ofladım ve ellerimi önümde birleştirdim. Araba durduğunda bizim evin önüne gelmiştik.
"Gelsene çay kahve yaparım."
"Peki."dedi ve arabayı park etti. Merdivenle benim evimin katına çıktığımızda kapıda Ömer'i gördüm.
"Ömer ne haber?"
"İyiyim Dünya bu kim beni aldatıyormusun yoksa?"dedi Baran'ı göstererek.
"Yok canım sadece bir arkadaşım." Evin kapısını açtığımda içeri önce Ömer girdi sonra Baran en sonda ben girdim. Ömer elimi tutmuştu ben daha ne olduğunu kavrayamamıştım. Ömer Baran'a iğneliyici bakışlar atoyordu. Baran sinirlenmişti ama tınlamıyordu. Ömer beni salona çekip koltuğa oturttu ve o yanıma oturdu. Baran da yandaki tekli koltuğa oturdu. Ben lafa girdim
"Baran bu benim çocukluk arkadaşım Ömer. Ömer bu benim hem okul hem de tenis arkadaşım Baran."
Ömer "Hem arkadaşı hem de sevgilisi." Diye düzeltti.
"Senin sevgilin mi var?" Eyvah! Ne yapıcam ben. Baran'a gelmesi için işaret yaptım. Onu mutfağa götürdüm "Benim sevgilim yok. Ömer öyle sanıyo."dedim fısıltıyla çünkü mutfağımla salonum birleşik Ömer duyabilir.
"Yani gerçek gerizekalı."
Bir tane elimle geçirdim koluna "Öyle ama öyle deme." Salona tekrar geçtiğimizde ben Baran'ın karşısındaki koltuğa oturcaktım ama Ömer bileğimden tutup yanına oturttu. Gözlerimi az da olsa devirmiştim. Apartmanda Şeyime teyzenin sesi duyuldu.
"Ömer eve gel artuk." Ömer ayaklanınca bende onun peşinden gittim. Salonun bitişinde hemen çıkış kapısı vardı. Ömer bana dönüp "Şu çocukla takılma hem fazla yakışıklı hem de çok serseri seni üzebilir ve benden vazgeçebilirsin." Bana sarılcakke Baran'ın o sinirli gözlerini görünce durdum. Kapıyı açıp gitmesini bekledim. Gidince kapıyı kapatıp bir oh çektim.
"Şu çocuğa eğer bir daha sana sevgilim demesine izin verirsen önce onu sonra senin işini bitiririm."
"Napıyım?" Sesim bıkkın çıkmıştı.
"Git deki seni bitiririm oğlum sikerim seni git başkalarına sark kodumun sapığı."dedikleri karşısında gözlerim büyümüştü.
"Saçmalama diyemem ona benim tek çocukluk arkadaşım"
"Benim de bir tane var ama istersem yanımdan kovabilirim."
"O senin odunluğun."
"Yeter artık gün içinde ettiğin küfürler haddini aşıyor. Eğer bir daha küfür edersen seni?..."
"Naparsın ha."dedim bağırarak. Yanımda olan Baran üzerime gelince bende geri gittim ve kapıya çarptım. Ellerini iki yanıma koydu.
"Seni..." O okyanus mavisi olan gözlerin önüne oerde çekilmiş gibiydi.
"Seni düşünemediğin şeylere zorlarım."dedi en nihayetinde.
Gözümden yaşlar geliyordu "Yapamazsın."
"Öyle bir yaparım ki bana karşı gelemezsin."
Gözlerine bakamıyordum. Baran yüzünü bana yaklaştırınca nefesimi tuttum. Aramızda çok az mesafe vardı. Gözlerimin tam içine bakıyordu.
"Dünya çok garip birisin."
"Neden?"
"Başka kız olsaydı şu an onunla beraber yatak odasına gidiyorduk." Gözlerinde çözemediğim bir bakış vardı.
"Hani istersen yapabilirdin?"
"Yapabilirim ama..."
"Ama ne?" Sanki daha çok mesafe varmışcasına bir az daha yaklaştırdı nefeslerimiz birbirine karışıyordu. Ellerim dudağındaki piercingine kaydı. Baran hâla bana bakıyordu. Çok fazla utanmıştım. İlk defa bir erkekle bu kadar yakındık. Kıpkırmızı olduğuma kalıbımı basarım. Baran dudağımın kenarına küçük bir öpücük bıraktı. O orayı öpünce orası alev almıştınve gözlerimi kapatmıştım.
"Nasıl bu kadar masum olabiliyorsun?"diye sordu bana.
"Ne anlamda?"
"Şu an birbirimize bu kadar yakınız ama seni öpemiyorum."
"Öptün ya az önce."
"O şu ana kadar yaptığım en masum şeylerden biridir."
"Benimde en fazla yaptığım şeydir."
"Biliyorum." Şu an onun büyüsündeydim. Baran benden uzaklaşıp kapıdan hiçbir şey söylemeden çıkıp gitti. Televizyonun karşısına geçtim. Uyku bastırınca gidip yattım.

Unutulan DüşlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin