UMUTSUZ ÇUKUR BÖLÜM 6
"PARTİ PART\1"
İNTİKAM,insanın benliğini kurutan elindekini kaybetmesini sağlayan,karşındakine derin yaralar açan,hiç bir zaman bitmeyecek olan bir savaşın başlangıcıdır.
"Annen ile seni bu yaz bizim evde temizlik yaparken görmüştüm. Başta tanıyamamıştım ama sonradan çıkarttım, zaten kendini belli ediyorsun."
"Nasıl belli ediyormuşum neyi belli ediyormuşum bayan çok bilmiş ay dur dur bayan badana merkezi!"
"Davranışlarında farkirlik ve acizlik akıyor. Görmüyormusun hepimizden farklısın!" aşağılayıcı şekilde yüzüme bakarken aynı anda küçümseyici şekilde sıratıyordu.
"Siz neyseniz bende oyum! Tek bildiğim gerçek senin gibi baba parasıyla değil,kendi bileğimin hakkıyla burdayım!"
Yüzü mors olmuştu,bu gerekliydi ona ağızının payını vermek zorundaydım. Yoksa ona karsı küçük düşecektim.
Arkamdan bağırdığını duymuştum;
"Kork benden!"
Neyinden korkucakmışım ki onun? Uzun tırnaklarındanmı? Hiç sanmıyorum. Şunu biliyorumki o boyalı yüzün arkasında sakladığı bir beyin bile yok.
Arkamdan omzuma dokunan elle şok olmuş bur vaziyette arkamı döndüm. Bu Eceydi bana ışıldayan gözlerle bakıyordu;
"Şu Suya nası laf soktun kanka sen öyle?"
Muzipçe gülümsedim ve cevabimi verdim;
"Onun gibi beyinsiz değilim kızım ben."
************************************
İkimizde kıkırdayararak ilerliyorduk okulun koridorunda,o benim koluma girmiş bir sağa bir sola yampalayak yürüyorduk. Sınıftan çantalarımızı aldıktan sonra,merdivenlerden zıplayarak iniyorduk. Fazla oyanlandığımızdan daha doğrusu fazlaca bi konuştuğumuz için,okulda kimse kalmamıştı.
Birden ayağım takıldı ve ne olduğunu anlamadan yere yapışmıştım adeta. Tekrar o aşağılayıcı o sesi duymuştum;
"Hahahhahah baksana kanka galiba temizlikçi yerleri siliyor,kolay gelsin!"
Bir hışımla ayağa kaltım beni ece tutuyordu. Yoksa şimdiye haşet etmiştim boya mağazasını.
"Sen kime temizlikçi diyorsun kızım?" kükremiştim adeta
"Burda yerlere senden başka paspas yapan başka birimi var?" etrafa göz göz gezdiriyordu ve tek kası havadaydı.
"Birincisi ben paspas yapmıyorum. İkinci o paspasın sopasını..."
Sözüm ecenin eli sayesinde yarıda kesilmişti.
"Buse sakin ol onun seviyesine düşmeyelim,gel eve gidelim."
"Tamam sakinim ben." bu cümleyi söylerken biraz yalan atmış olabilirim çünkü,şu anda açıklamam gerekirse gözlerimden ateş çıkıyordu ve bacaklarım titriyordu. Her zaman böyle olur ama sakinleşmem pek uzun sürmez. Ece benim keyfimi yerine getirmeyi başarmıştı bile.
Eve geldiğimde düşüncelerim kafamı kurcalarken bir yandanda annemin her zamanki gibi bıraktığı okuyordum;
"Dolapta yemek var kızım,acıkırsan yersin."
Canım annem benim,beni eksiksiz büyütebilmek için dişini tırnağına takmış bir kadın. Bazen kavga ederiz ama beni çok sevdiğini biliyorum,hissediyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umutsuz Çukur (Düzenleniyor)
Novela JuvenilDenklemin bilinmeyenini bulabilmek için bilinen karşı tarafa geçirilir. Peki ya bu denklemde bilinen yoksa bilinmeyeni nasıl buluruz. Karmaşık bir denklemin içindesin, ne yapacağını bilmiyorsun, en çok korktuğunda sevdiklerini kaybetmek. Bir kız düş...