Ertesi sabah Nathan başında büyük bir ağrıyla uyandı anlaşılan dün gece içkiyi biraz fazla kaçırmıştı aslında çok fazla içki içen biri değildi ama dün her nasılsa sinirini atmak için bu yola başvurmuştu !
Dün deyince aklına sivri dilli müstekbal gelini julia aklına geldi. Kız onu bir güzel sinirlendirmiş ardından hiçbirşey olmamış gibi arkasını dönüp gitmişti !
Julia'yının delicesine kendi adını sayıklamasını aklına kazımasını istiyordu ve bugünden itibaren planlarını yapmaya başlayacaktı. Daha önce kimse onu bu kadar sinirlendirmemiş ve bir teklif veya istekte bulunduğunda yapmamazlık etmemişti ve "etmeyecekte" diye düşündü.
Julia sabah kalktığında kendini hem mutlu hissediyor hemde olacaklardan korkuyordu dün lord nathan'la nasıl bu kadar rahat konuştuğunu o da bilmiyordu.
Ama söylediklerinden'de pişman değildi. Istediği Herşeyin olmasına alışkın o dük bozuntusu için çok iyi bir ders olmuştu "ama umarım aşırı bir sinir dalgası ile karşılaşmam" diye düşündü ardından üzerini giyinip kahvaltı için yemek salonuna doğru yol aldı...
Kahvaltı lord alex ile Nathan'ın klanla ilgili sorunları konuşmaları ile geçti bayanlar ise sessizce onları dinledi.
Julia kahvaltıdan sonra odasına çekilmiş düşünmeye başlamıştı.Bu olanlar onun için fazla garipti çünkü sabah kahvaltı masasına geldiğinde lord alex ile eşi masadaydı lord nathan ortaklıklarda gözükmüyordu "Günaydın" deyip yerine oturmuş lord nathan'ın nerede olabileceğini düşünmeye başlamıştı ki lord nathan geldi. Çekici bir tebessümle julia'ya bakıp "Günaydın" demiş ardından yerine oturmuştu Julia şaşkınlık içinde bir cevap verememiş ardından vermesine gerek kalmadan beyler klandan konuşmaya başlamışlardı. Şaşırmıştı çünkü buraya geleli bir kaç gün olduğu halde lord nathan ona hiç Günaydın dememiş kendisi dediğinde bir baş selamı ile savuşturmuştu ! Bu sabah ise çekici bir tebessümle " Günaydın" demişti Julia ne düşündüğünü hemen farketti "Çekici bir tebessüm !!" lord nathan'ın tebessümü çekici miydi ??! Sesli bir şekilde inledi "Neler düşünüyordu böyle ?? Daha önce gülen birçok kişi görmüştü niye lord nathan'ın ki çekiciydi" Kendi kendine "Alt tarafı bir tebessüm abartıyorsun julia"dedi ve bir daha bu konuyu hatırlamamak üzere rafa kaldırdı. Tabi rafa kaldırdığı gibi indireceğinide bilmiyordu .
Nathan o sabah özellikle geç kalmış Julia'nın onun neler yapacağını düşünerek biraz daha can çekişmesini istemişti. Biraz geciktikten sonra kahvaltıya inip en beğendiği ve bir zamanlar kızları kendisine aşık etmede kullandığı tebessümü ile özellikle julia'ya bakıp "Günaydın Leydim" demişti ! kızın nasıl şaşırdığını görünce içinden kahkahalarla gülmek gelmiş yinede kendini tutup alex'in klan ile ilgili verdiği bilgileri dinlemeye yönelmişti. Kahvaltıdan sonra Julia'nın odasına çıktığını görmüş oda bu sırada halletmesi gereken işleri yapmak için odasına çıkmıştı. Nathan işlerine yoğunlaştığı bir sırada kapı çalmış hizmetçi kız "Efendim leydi Elizabeth geldi sizi görmek istiyormuş" dedi. Nathan onu görmek istemiyordu ama görmezse ortalığı ayağa kaldıracaginida biliyordu. Elizabeth eşi öldüğün beri sadece ihtiyaçlarını gidermek için kullandığı bir kadındı ama Elizabeth bunu ısrarla reddiyor ve birgün onunla evleniceğini sanıyordu. Klanı onun evlenmesine karar verdiğinde oda Elizabeth'e bir daha gelmeyeceğini bu son görüşmelerinin olduğunu söyleyip Elizabeth'in evinden ayrılmıştı...
O günden sonra Elizabeth durmadan onu rahatsız etmiş onu sevdiğini böyle ayrilamayacaklarina dair sözler sarfetmisti ki bu nathan'ı hiç etkilememisti. "kesinlikle evlenicegimi duymuş olmalı" diye düşündü ki Sarayı'nda herhangi bir terbiyesizlik görmek istemiyordu ayrıca julia'nın da bugün olanlardan sonra bu kadını görmesi hiç iyi olmazdı ! Hizmetçi'ye "onu buraya gönder" dedi ve sükunetle kadına "bir daha burada onu görmek istemediğini sözünü dinlemediği takdirde neler olabileceğini hatırlatmayı düşündü"
Elizabeth bu sabah 1 yıldır birlikte olduğu lord nathan'ın evlenmek üzere olduğu haberini alınca çıldırmıştı evet ayrılmış olabilirlerdi ama bu birleşmeyecekleri anlaminada gelmiyordu ! 1 yıldır lord nathan'ı seviyor onunla evlenme hayalleri kuruyor ondan başka kimseyi gözü görmüyordu.Bu sabah sinirle at arabasına binmiş ve lord nathan'ın kalesine doğru yol almıştı.O bu kalenin hanımı olacaktı. Düşündüğü tek şey buna izin vermemekti her ne olursa olsun nathan onundu ve hep öyle kalacaktı.Elizabeth hizmetçinin yönlendirmesi ile Nathan'ın odasına girdi.
Nathan "leydi Elizabeth sizin burada ne işiniz var size daha önce de söyledim ve tekrar söylüyorum siz benim hiçbirşeyim değilsiniz ve olamazsınız kendinizi lütfen kandırmayın ve bir daha sizi herhangi bir yerde yakınımda görmek istemiyorum eğer aksini yapıcak olursaniz olucaklara katlanmak zorundasınız !"
"Nasıl böyle acımasızca konuşabilirsiniz sizinle 1 yıllık geçmişimiz var bu, bu kadar çabuk harcanacak bir zaman dilimi değil ! Anlamıyor musunuz ? Sizi seviyorum !! Sizi kimseyle paylaşmak istemiyorum"
Elizabeth'in konuşması önce bağırmaya ardından çığlık çığlığa konuşmaya dönüştü ve kalede çalışanlar merak içinde kadını dinlemeye başladı.Tamda bu sırada Julia odasında bir kitap okuyordu ve bir bağırış sesiyle odasından çıktı. Bağırış sesleri giderek daha'da artmaya başladı ve lord nathan'ın çalışma odası olduğunu tahmin ettiği oda'da son buldu. Sessizce kapıda bekliyor girmek veya girmemek arasında tereddütle bekliyordu. Az sonra kadının bağırışları son buldu ve sesli bir şekilde iç çekişlere döndü. Julia kadın için gerçekten üzüldü "ne yaşamıştı da bu kadar acı çekiyordu ?"
Nathan artık sinirine hakim olamıyordu bu kadın laftan niye anlamıyordu birlikte oldukları süre boyunca hiçbir sevgi sözcüğü söylememis kadınla konuşmaya bile arada bir kaç sözcükle son vermişti. Nasıl oluyordu'da bu kadın onun kendisiyle evleniceğini sanıyordu !! Sinirle "Kalemi hemen terketmenizi istiyorum ! dedi ve kadını kolundan tutarak kapı dışarı etti.
Julia şaşkınlık içinde önüne atılan kıza baktı. Lord nathan onu görmemişti ama onu çok iyi görmüştü !!
Elizabeth sersemlemis bir şekilde ayağa kalktı ve o anda julia'yı gördü. "Sen !! Nathan'ın evlenmesi için ingiltere'den getirilen o kız olmasın !! O benim anlıyor musun ! o benimle evlenicek biz uzun zamandır birlikteyiz ve bu birliktelik hiçbir zaman son bulmayacak ben onu seviyorum ! o da beni seviyor yakında o da bunu anlayacak ve seni kapı dışarı edecek !!" dedi ve ardından arkasına bakmadan merdivenlerden aşağıya indi.
"Buradan ilk geldiğim gün gitmeliydim bu saygısız insanların içinde nasıl yaşarım ?" Julia bu düşüncelerle odasına girmişti. Dadısı Margaret onu orada bekliyordu anlaşılan o da konuşmaları duymuş diye geçirdi içinden...
Sevgili kızım biliyorum daha önce böyle şeyler görmedin bu insanların tavırları kaba olabilir ama zamanla alışırsın"
Dadısı konuşurken Julia'nın aklına nathan'ın sabah ki gülüşü geldi .. Kim bilir ne acılar çekmişti. Nathan'ın yerinde kendisi olsaydı bu acılara dayanamaz ölürdü ...
Belkide birilerine biraz fazla haksızlık yapılmıştı kim bilir ??
