Bölüm 6

1.7K 83 16
                                        

Kalede herkes biryerlere Koşuşturuyor klan beyinin düğünü için hazırlık yapıyordu.

Nathan'ın annesi leydi jasmine kale'ye geldiği günün ertesinde kalenin bütün çalışanlarını toplamış klan beyi nathan'ın evleniceğini ve hazırlıkların başlanılmasını emretmişti. Ardından iskoçya'nın en iyi terzilerini eve çağırmış julia'ya eşi benzeri olmayan bir gelinlik dikmelerini emretmişti. Bu sırada nathan ile julia ise olayların nasıl bu kadar hızlı geliştiğini anlamamistı. Julia hergün sabah erkenden kalkıyor kahvaltısının ardından odasında terzilerin iğnelerini bir oyana bir buyana batırmasına katlanıyordu.

Julia aslında böyle gösterişli bir düğünün olacağını düşünmemişti sadece bir kliseye gidilip sade bir törenle biteceğini düşünmüştü neticede nathan ondan önce biriyle evlenmişti tekrar bir düğünü istemeyebilirdi ki tahminlerinde yanılmıyorsa Leydi jasmine'nin geldiği sabah düğün tarihinin hemen belirlenmesi ve tüm klanının gelip görmesi için çok gösterişli bir düğün yapmaları gerektiğini söyleyen leydi jasmine'yi nathan yüzünde sıkıntılı bir ifadeyle dinlenmişti.

Julia ise bu söylenen sözlere hiç Karışmamis düşünceli bir şekilde dinlenmişti. Elbette oda her genç kız gibi bir düğünü olsun isterdi ama sevdiği bir adamla olması herseyden önemliydi ki buda artık gerçekleşmeyecek bir hayaldi.

Nathan için ise durumlar çok karışık bir hal almıştı. Annesi Julia ile yaptıkları anlaşmayı bilmiyordu. Bilmediği gibi de herşeyi gerçek bir düğün gibi şatavatlı hazırlıyordu.

Düğün günü julia yatağının üzerindeki gelinliğe bakıyordu öyle güzel öyle parlak duruyordu ki ona annesi ölmeden önce kurduğu hayalleri hatırlatıyordu. Oda tıpkı annesi ve babasının evliliği gibi bir evlilik yapmak isterdi. Birbirlerine aşkla bakan bir çift...Julia için bundan önemli birşey yoktu o zamanlar. Annesi ölmeseydi belki o da gerçek bir aşkı bulmuş olurdu ama bunlar sadece bir hayaldi çünkü annesinin öldüğünü çok iyi biliyordu.

Julia yatağının baş ucunda bunları düşünürken hizmetçiler kapıyı çalarak odaya girdi. Evet zamanı gelmişti hazırlanması gerekiyordu.

Nathan çalışma odasında daha önceki evliliğini düşünüyordu. Eşi klanın en saygın ailelerinden birinin kızıydı. Klanın başına bey olarak geçtiğinde onunla evlenilmesi istenmişti ki buda onun için zor olmamıştı. Evlendiği kadın saygılı ve klanının hanımlarını yönetecek kadar yetenekli bir kadındı. Hiç kavga etmemiş dışarıdan bakan insanlar için hep birbirinine aşık iki insan profili çizmişlerdi. Çok sık sohbet etmezlerdi genelde nathan işleriyle çok yoğun olur onunla ilgilenemezdi ki eşi de bundan rahatsızlık duyduğunu hiç dile getirmemisti. Evliliğinden iki yıl sonra ise eşi ilk çocuklarının doğumunda ölmüştü. Bu acı ölüme nathanda olmak üzere klandaki herkes üzülmüştü.

Hiçbir zaman o masallarda olan aşkı aramamıştı. Sevgi ve karşılıklı saygı onun için çok daha önemliydi. aşkın varlığına inanmıyordu. Annesi ve babasında'da böyle görmüştü. Şimdi ise Klanı için tekrar evleniyordu. Abisi Alex kapıyı çalarak odaya girdi "Artık hazırlanmalısın Nathan" dedi. Bu söylediği üzerine nathan yüzünü buruşturdu. Aile'de bu evliliğin gerçek olmadığını bilen tek kişi abisiydi ona yapacakları evliliğin nasıl olduğunu anlattığında Alex "Daha öncede klan'ın istediği bir evlilik yapmıştın şimdi ise daha önce ne kadar mutsuz olduğunu bile bile tekrar aynı şeyi yapıyorsun ! Sevdiğin biriyle evlenmelisin nathan ! Bu evlilik siz yaslanip soluncaya kadar sürmeli" deyip onaylamadığını belirtmişti. nathan "Mutsuz değildim birbirimizi seviyor ve saygı duruyorduk" diyerek cevap verdi. Abisi kendisi gibi bir evlilik yapmamıştı.O aşık olduğu bir kadınla Evlendiğini iddia ediyordu. Nathan aşkın nasıl birşey olduğunu bilmiyordu ama abisi ve onun eşine baktığında birbirlerine bakışlarında sevgi görüyordu...

Julia hazırdı at arabasına bindiriliyordu. iskoçya geleneklerine göre damat gelini sadece mihrap'ta görebilirdi onun için nathan ondan önce hazırlanmış kilise'ye doğru yol almıştı. At arabası kilisenin önünde durdu. Kilise o kadar doluydu ki insanlar dışarı taşmıştı.

Mihrap'a doğru düğüne birgün öncesinden gelen babasıyla yürüyordu onun yanında yürümek ona huzursuzluk veriyor daha dikkatli olmasını sağlıyordu. Yürüdükçe heyecan basıyor elleri titriyordu oysaki arabada hiç heyecanlı değildi. Mihrap'a iyice yaklaştıkça nathan'ı gördü ve soluğu kesildi. Kaleye ilk geldiğinde'de bu adamın yakışıklı olduğunu düşünmüştü ama bugün keskin yüz hatları ve kaslı vücuduyla sanki bir krallığa hükmeden kral edasıyla tam karşısında duruyordu.

Nathan ise karşısında ki tıpkı cennetten çıkmış bir melek gibi kendisine doğru gelen bu kadın bir kaç gün önce onu nasıl'da deliye döndürmüştü. Şimdi bu anlar ona çok komik gözüküyordu. Kısa bir süreliğine'de olsa artık onun karısı olacaktı.

Babası julia'nın elini nathan'ın eline koydu ve "Mutluluklar genç adam ! kızımı sakın üzeyim deme" dedi ve mihrabı terketti. Julia ve Nathan ise bir süre birbirlerine bakıp rahibe döndüler. İkisi'de garip şeyler hissediyordu. Rahip yeminleri söylettikten sonra bir evlilikte neler yapılması gerektiği hakkında nasihatler verdi ve tören böylece bitti. Herkes kale'de verilecek olan yemek için kliseden ayrıldı.

Julia yemek boyunca tebrikleri kabul etmiş bir çok kişiyle de tanışmıştı ama bugün ona bir günde yaşamaması gereken bütün duyguları yaşatmıştı kendisini çok yorgun hissediyordu tek istediği yatağında huzurlu sessiz bir uykuydu ki buda bu gece gerçekleşmeyecek gibi duruyordu. Julia bunları düşünürken jasmine gelinin ne kadar yorulduğunu farketmiş gibi "Kızım sen bugün çok yoruldun biraz dinlen" dedi. Julia gerçek annesi olmasa'da bu kadını zaten çok sevmişti onun yorulmuş olduğunu anlamasıda onu çok mutlu etmişti. Hemen yukarı kata çıktı önce hangi odaya gitmesi gerektiğini düşündü ama ardından sessiz bir uyku istediğini düşünerek hemen kendi odasına doğru yol aldı.

Nathan ise klan beyleriyle oturmuş muhabbet ediyordu aslında daha çok dinliyormuş gibi yapıyordu çünkü bugün aklını bir türlü yeni karısından alamıyordu. Bugün onu mihrap'ta gördüğü hali sürekli aklına geliyor sürekli onu düşünmesini sağlıyordu. Bu arada julia bir süredir ortalıkta görünmüyordu.

Misafirler yavaş yavaş kaleyi terk ediyordu. Nathan'da artık kendini çok yorgun hissediyordu. Üst kata kendi yatak odasına doğru çıkmaya başladı julia ortalıkta gözükmediğine göre ondan önce odaya çıkmış olmalıydı. Büyük ve gösterişli odasına girdiğinde kimseyi göremedi odasından çıkıp julia'yı aramak için ona ilk geldiğinde verdiği odasına doğru yol aldı.

Odaya girdiginda nathan Julia'yı soluksuz bir uykuya dalmış şekilde gördü oda çok yorgun olduğunu ve birdaha kendi odasına yürüyemeceğini düşünerek üzerinde ki gömleği çıkarıp yanına kıvrıldı ve kıvrılır kıvrılmaz uykuya daldı.

Aslında bu işin bahanesiydi dostlar.. Hepimizin bildiği gibi yeni duygular açığa çıkıyordu...Ve bu iki genç için hayat yeni başlıyordu ...

SONSUZA KADARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin