YENİ BİR BEN YENİ BİR SEN

11.BÖLÜM

Arkadaşlar kalp hastası olmayanlar gif i izlesin.😁 Cenk'in Deniz'i öptüğü sahneyi canlandırıyorlar. Okuduktan sonra anlayacaksınız iyi okumalar😍😀

Bu arada bana bu güne kadar yazmam için cesaret veren arkadaslarım için olucak bu bölüm, onlara ithaftır theekinist shawn_melikee Zehrass_ ♡

~Cenk'in ağzından~

Deniz'i evde bırakıp evden çıkmak zorunda kalmıştım. Telefonuma gelen mesajla neye uğradığımı şaşırmıştım. Deniz'e kısa bir işim çıktığımı söylemek zorunda kalmıştım. Ona yalan söylemek hoşuma gitmiyordu ama mecburdum.

Adımlarımı hızlandırarak mesajda verilen adrese doğru yola koyuldum. Mesaj eski karım Begüm'dendi. Gelmezsem yanımda olanlara zarar vereceğini söylüyordu. Son kez konuşmak istediğini yazsada son olmadığını biliyordum. Yanımdaki insanlardan kastı sadece Deniz olabilirdi,ondan başka kimsem yoktu.

15 dakika sonra söylediği noktaya gelmiştim. Etrafıma bakındım. Yerde oturuyordu. Yanına oturmadan ayakta durdum.

"Ne istiyorsun benden Begüm?"

"Aa canım neden böyle konuşuyorsun. Yanıma otur lütfen."

İğneleyici konuşmasından iğrensemde yanına oturdum.

"Ne istiyorsun Begüm,hala ne istiyorsun? Beni rahat bırak artık. Mutlu olmak istiyorum. Hayatımı yaşamak istiyorum. Begüm anla artık seninle ben olamayız. Üzgünüm ama bu imkansız. Beni defalarca kandırdın ve seni istemiyorum. Sevmiyorum . Özel hissetmiyorum yanında. Rahat bırak beni şirketteki hisselerinide bana sat. Ederinden fazla vereceğim söz veriyorum. Eğer söylediklerimi kabul etmezsen boşanma davasında bişiy kazanamayacağını ve olanlarında elinden gideceğini biliyorsun. Seninle böyle konuşmak istemezdim ama bunu bana mecbur bırakıyorsun"

"Benimle özel hissetmeyen adam o şişkoyla mı özel hissediyor. Aramızda yaş farkı var evet ama o kızdan genç gözüktüğümün farkındayım. Bu kadar düşme Cenk."

----

~Deniz'in ağzından~

"Cenkk telefonuun"

Kapıdan çıktıktan sonra masada bıraktığı telefonu görmüştüm. Arkasından kapıyı açıp bağırdıysamda duymadı. Telefona baktıktan sonra çıkması gerektiğini söylemişti. Sevgilim olduğunu aklıma getirerek gelen mesaja baktım. Özeline girdiğimde vicdan azabı yapsamda merakıma yenik düşmüştüm.

Begüm'den" Cenk yarım saat içinde Orman Parkında olmazsan , sevdiklerine zarar vermekten çekinmem. Şaka yapmayacağımı biliyorsun. Bekliyorum."

Cenk bu kadınla evlenecek kadar nasıl kör olabilmişti anlamıyorum. Hemen üzerime birşey geçirip anahtarları kaptığım gibi dışarı çıkmıştım. Cenk' e zarar verme ihtimali korkutuyordu. Mutluluğa yeni kavuşmuşken kaybetme ihtimali beni yıkardı.

Koşarak geldiğim için nefessiz kalmıştım. Yarım saatir hiç durmadan koşuyordum. Geç kalma ihtimalim beni korkutuyordu. Etrafıma bakmaya başladım. Göremiyordum. Biraz daha ilerledim. Sağıma ve soluma bakarak ilerliyordum. Göremediğimde adımlarımı hızlandırdım,endişeleniyordum. Artık çok hızlı yürümeye başlamıştım.

Gördüğüm şeyle olduğum yerde kaldım. Cenk onu öpüyordu. Gözleri kapalı tek eli yanağındaydı. Diğer eliyle onun belini okşuyordu. Zorla öpmüyordu,bu çok belliydi. Aklıma gelen ilk şey zorla olabileceğiydi fakat zorla değildi. Titremeye başlamıştım. Hareket edemiyordum. Kandırılmış,aşık edilmiştim. Napacağımı nasıl hareket edeceğimi unutmuştum. Sadece Cenk'in yüzüne bakıyordum. Elimde duran telefon betona düştüğünde çıkan sesle bana dönmüşlerdi. Cenk gözlerimin içine bakıyordu. Ayağa kalkar gibi olduğunda bi adım geri çekildim. Yanıma gelmesini bana dokunmasını istemiyordum. Aptaldım. Tekrar kandırabilirdi.