🎈바보 🎈

1.2K 104 24
                                    


"Bırak beni seni salak!"

Luhan var gücüyle bağırdı ve Kai'nin kolunu tutan elini ittirdi. Gözlerinden ateş saçıyordu.

"Bak Lu-"

Jongin tam birşey söyleyecekken, Luhan onun ağzına vurdu. "Sus! Seni azgın ergen! Sevgilini kıskandırmak için beni kullanamazsın tamam mı?! Şu üzerime bak!"

Luhan sinirle ıslak üzerine baktığında Jongin başını eğdi ve yutkundu. Hatalıydı biliyordu. Fakat Kyungsoo'yu geri kazanmak için bunu yapmalıydı. Ona göre..

Luhan hazırlanırken yine kendi istedigi gibi siyah pantolon ve beyaz gömlek giyip evden çıkmıştı. Restoranta geldi ve esmer teninden dolayı direk onu bulup yanına oturdu. Yemegin ortalarında Jongin durmadan yan masaya bakmaya ardından Luhan'a sırnaşmaya başladı. Oysaki Luhan olayı çoktan çakmış, köpürüyordu. Son severinde tam Lu'nun elini öpecegi esnada, yan masadan kalkan kişi -yani Kyungsoo- gelip Luhan'ın üzerine bardaktaki tüm şarabı dökmüştü. Tabi Lu bunun altında kalmayarak oda onun üzerine şarap döküp mekandan çıkmıştı.

Sonrasında gece vakti rastgele bir parkta Jongin Luhan'ı yakalayabilmişti.

"Üzgünüm Luhan.." Jongin kafasını kaldırmadan söylediginde Luhan onun kafasına bir tane geçirdi.

"Luhan mı? Hyung diyeceksin, Hyung! Ben senden en az 3 yaş büyüğüm!"

Luhan hala sinirle konuşurken Jongin kafasını kaldırdı ve onun bileklerini tuttu. "Bak bunu yapmak zorundaydım çünkü-"

"Minik Soo'nu geri kazanman gerekti."

Luhan göz devirerek söyledikten sonra bileklerini çekti. Jongin tekrar kafasını egip parmaklarıyla oynamaya başlayınca derin bir nefes verdi. Neden böyle çocuksu duruyordu ki? Hani, süt dökmüş kedi gibi.

"A-ama Hyung o.."

Jongin'in sesi boguklaşmaya başlayınca Luhan kalbinde bir sızı hissetti. Direk Jongin'in kafasını kaldırdı ve sicim gibi akan göz yaşlarını gördü. Anında yumuşarken ona yaklaştı.

"Hey Jong! Ne oldu? Ağlama."

Jongin bu defa hıçkırınca alt dudağını ısırdı ve ona sarıldı. Anında karşılık alırken Luhan onun sırtını sıvazlıyordu. Dışarıdan bakınca sert ve erkeksi gözüken bu esmer beden, aslında pamuk kadar yumuşacıktı.

"Beni asla affetmeyecek Luhan Hyung. İşleri bir yolla düzeltmeye çalışırken daha çok bozdum. Sen..senide-"

"Ben seni affettim Kai. Sadece sinirliyim."

Jongin derin bir nefes verdi. Sonra kafasını Luhan'ın omzuna vurdu. "Soo beni asla affetmiyecek."

Luhan gülümsedi. "Seni seviyormu?"

Jongin Luhan'ın omzundaki başını salladı. "Hı hı."

"O halde affeder."

"Affetmeyecek."

"Sus be." Luhan komik sesi ile çıkıştığında, Jongin minik bir kıkırdama bıraktı. Bunun sonrasında Jongin'in numarasını alıp ona Kyungsoo hakkında taktikler vermeyi düşünüyordu. Çaktırmayın kendisinin bu konularda bilgisi sıfırdı. Belki Soo'nunda numarasını alabilirdi. En azından durumu ona açıklayabilir ve Jongin'in onun için ağladığını söylerse, afferdi.

Jongin ve Luhan yavaşça ayrıldı. Ikisininde suratında ufak bir tebessüm vardı. Luhan Jongin'in ve Kyungsoo' nun numarasını alıp telefonunu geri cebine attı.

"Şimdi direk eve git. "

"Ama-"

"Sus! Velet! Eve gitmeyip napacaksın, kapısında mı yatıcaksın?"

Aptal 바보 // KrisHan Texting // ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin