Kusursuz İkili

Bölüm 12

(Medyadaki NOGAY ATAHAN)

Ayaklarını sürüyerek içeri girdi Aslı.
Yorucu bir gün geçirmişti. Selin ne kadar ısrar etsede onlara gitmemiş eve gelmişti. Çok yorgundu ve dinlenmek istiyordu.
Tam merdivenlere dönüp odasına çıkacaktı ki annesinin sesini duydu.
Birisiyle konuşuyordu. Ses salondan geliyordu.
Yavaşça salona doğru yürüdü. Kapıdan kafasını uzattı.
Oda ne!
Dayısı gelmişti.

"Dayıı!" diyerek daldı içeriye.

Annesi birden ayağa kalkarak
"Aslı. Kızım bak Nogay geldi!"

Aslı annesini duymadı bile, dayısının boynuna sarılarak
"Bu ne güzel bir sürpriz böyle dayıcığım." dedi
"Geleceğinizden haberim yoktu."

Dayısı Aslı'ya sarılıp öpdükten sonra
"Benim için de biraz ani oldu." dedi.

Aslı geçip yanına oturdu ve gülerek
"Eee! Anlat bakalım Nogay bey, hangi rüzgar attı sizi buralara?"

Dayısı gülümseyerek
"Ne bileyim, öyle çıktım geldim işte." Biraz duraksadı.
Şakayla karışık
"Abim Tugay çok ısrar etti de, dayanamadım atlayıp geldim hemen."
Dönüp ablasına göz kırptı.

Daha sonra
"Size daha şaşıracağınız birşey söyleyeyim. Artık Türkiye de olacağım. Tugay birşeylerden bahsetti. Holdingte olmam gerekiyormuş falan.
Bensiz daha fazla yürütemeyecek sanırım (gülerek)
Bende ne yapayım, gideyim de şu işlere bir el atayım dedim."

Elini Aslı'nın omzuna atarak
"Ee! İyi yapmış mıyım bakalım cimcime!"

"Off dayı! Bana cimcime deme lütfen."

Daha sonra şımarık bir sesle
"Ne olur bizimle kal dayıcığım. Bu evde bizimle yaşa lütfen."

Nogay gülerek
"Olmaz küçük hanım" göz kırparak
"Benim de bir özel hayatım var ama değil mi?" dedi.

Aslı
"Off! Tamam ama uzağa gitme bari. Yakında ev tut."
Sonra kendi kendine
"Ayy! Yaşasın ya. Dayım artık hep yanımızda olacak. Arada sana da kaçarım artık" dedi annesine yan gözle bakarak.

Daha sonra annesine giderek
"Annelerin sultanı. Üzülme hemen. Seni de yalnız bırakmam merak etme."

Annesi gülümseyerek
"Hadi oradan!" dedi
"Eve geldiğin mi var. Selin'lerden çıkamıyorsun bir türlü."

Aslı dudak bükerek
"Öyle deme be anne! Ben de orada mutlu oluyorum ne yapayım. Hem Selin ilede çok iyi anlaşıyoruz biz."

Annesi ayağa kalkarak
"İyi iyi tamam." dedi.

Sonra Nogay'a dönüp
"Hadi gelin birşeyler yiyelim. Masada da konuşuruz yine" diyerek mutfağa gitti.

Aslı koşarak merdivenlerden çıkarken cevap verdi
"Tamam. Üzerimi değişip iniyorum hemen."
Bütün yorgunluğunu unutmuştu dayısını görünce.

********

İki tane dayısı vardı Aslı'nın.
Tugay;
İstanbul da yaşıyordu.
35 yaşında evli ve bir oğlu vardı.
ATAHAN HOLDİNG in başındaydı.
Aslı'nın babası sağken o da bu holdingte çalışırdı.
Dedesi kurmuştu bu Holdingi.
Daha sonra iyice yaşlanınca elini çekmiş ve eşini de alarak gidip Amerika'ya yerleşmişti. Holdingi yönetmekte Tugay ile Nogay'a kalmıştı.
Gayet büyük bir iş yeriydi.

Nogay;
29 yaşında, sarışın uzun boylu ve gayet yakışıklıydı.
Amerika da eğitim almış, açık görüşlü ve her daim kendini geliştiren birisiydi.
Amerika da özel bir şirkette çalışıyordu. Abisi arayıp çağırınca başta tereddüt etmiş, daha sonra Aslı'nın başına gelenleri öğrenince onları yalnız bırakmamak adına Türkiye'ye yerleşme kararı almıştı.
Cansu'yu yeni kaybetmişlerdi.
Aslı'ya birşey olursa dayanamazlardı.
En çok ta bu yüzden gelmişti.
Ablasının ve biricik yeğeninin yanında olacaktı hep.