Bir sabah kahvaltı sofrasındayken annem abimin eskisi gibi sık aramadığını söylüyordu.Neler oluyordu acaba .Artık gönderdiğimiz para yetmiyordu,ay daha yarı olmadan tekrar para için arıyordu.Bir gece saat 01:20' de telefon çaldı arayan abimdi sesi çok telaşlı geliyordu.Ev arkadaşının rahatsızlandığını hastahanede olduklarını söyledi.Bize gıda zehirlenmesi olduğunu söylemişti ama durum farklıydı abimle bara gitmişler aldığı haplar yüzünden fenalaşmıştı.Sabah polis aradı abimin gece bir barda ufak bir kavgaya karıştığını söylüyordu.Şaşırmıştık çünkü arda abim kavga etmez şiddetle bir şeyin çözülemeyeceğini söylerdi hep.O sırada melis bize geldi onu uzun zamandır görmüyordum.Bu sene istediği bölüme yerleşemediği için gitmemiş tekrar sınava hazırlanıyor aynı zamanda da bir mağazada çalışıyordu.Abimle ilgili kaygıları vardı.Onun eskisi gibi olmadığından şikayetçiydi.Biz pek önemsemedik ayrıydı bu yüzden normal geliyordu bize. Bu sene ben okulun tenis takımına girdim.Giresun içinde yapılan üç maçı almıştık son bir maç kalmıştı bu maçıda alırsak, okul ödül olarak bizi il dışına geziye götürecekti.Saat epeyce geç olmuş babam eve gelmemişti oysa sabah erken çıkmış topladığımız fındıkları tüccara götürmüştü.Gözlerim kapanıyordu o sirada bahçe kapısının önünde bir araç var gucüyle korna çalmaya başladı çekinerek tedirgin bir şekilde yavaşça yaklaştık .Sokak lambasının önünde camları siyah filmli ,jantları parıl parıl parlayan kırmızı bir araç duruyordu .Kimdi bu saatte? demeye kalmadan ön cam yavaşça açıldı içindeki babamdı daha bişey sormaya zaman kalmadan hadi atlayın dedi hemen bindik.Sahilde turlamaya başladık.Açık bir çay bahçesinde durduk.Çaylarımızı yudumlarken fındıkları iyi paraya sattığını söyledi.Babamın uzun zamandır kurduğu bir hayaldi araç sahibi olmak, sonunda hayalleri gerçekleşmişti.Çok mutluydu.Öyleki şimdiden uzun yol için hayaller bile kuruyordu.Hatta plan bile yapıldı,yarıyıl tatilinde istanbul'a gidecek abime sürpriz yapacaktık.Son sınavları olduk bu arada Giresun tenis spor dalında 1. olmuştuk cuma günü törende müdür bey madalyalarımızı taktı .Artık hem basarılı bir öğrenci hemde sporcuydum.Büyük bir sevinçle evin yolunu tuttum.Eve geldiğimde annem daha işten dönmemişti güzel bir sofra hazırladım ve onları beklemeye başladım.Saat epey ilerledi.Anlaşılan yine mesaidelerdi.Onları beklerken uyuya kalmışım.Bir zaman sonra bir gürültüyle sıçradım.Yalnızdım ve çok korkuyordum.Evimiz mahallenin biraz dışında ıssız yerde kalıyordu.bu yüzden babamlar abim gitti gideli hic mesai yapmıyorlardı.Bu sefer mecbur kalmışlardı sanırım.Ufak ufak çatırdama sesleri geliyordu içerden eve hırsız mı girmişti?Tek başına ne yapacaktım. Sofranın üzerindeki bıçağa takıldı gözüm hemen aldım yavaşça salona doğru ilerledim sehpanın üzerindeki çiçek yere düşmüş saksı kırılmıştı camın açık olduğunu gördüm.Korkuyor sesin olduğu yere doğruda ağır ağır ilerliyordum.Işığı açtım açar açmaz miyav miyav diye bir ses.Sarı renkte yavru bir kedi sanırım açtı yiyecek bulabilmek için açık kalan camdan içeri girmişti.Hemen dolaptan süt alıp küçük bir kaba koydum o sütü içerken kapı açıldı annemler gelmişti ,olanları anlattım korktuğum için üzülmüşlerdi.Ama yapacak bişey yoktu.Annem sabah Ayça ,ayça diye sesleniyordu.Gözlerimi ovalayarak açtım.Geç yattığımız için çok uykum vardı.Bir ses daha Ayça kızııım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİS PERDESİ
TeenfikceHayat işte boncuk gibi yıllar bir ipe diziliyor.İyi günlerim,acılarım,umutlarım tesbih gibi çektikçe başa dönüyor.