12.Bölüm

9.1K 575 27
                                    

Bölümü dün gece yükledim fakat hata verdi.

Tekrardan yüklüyorum.

Keyifli okumalar!


12.BÖLÜM

Ne yapacağımı bilemez halde öylece bekliyordum.

"Lütfen kapıdakinin sen olduğunu söyle bana," dedim. Sesim bir mırıltıdan farksızdı çünkü korkuyordum. Yalnızca deli gibi korkuyordum.

"Kapıdaki mi?"

Hiç tanımadığım bir adamdan medet umuyordum. Kapıdakinin o olmasını istiyordum. Ama bu bile, kapıdakinin o olmama ihtimalinden daha fazla korkutmuyordu beni. Bu saatte kapıma dayanan kim olabilirdi?

"Kapıda biri var."

"Bu saatte mi?"

Gözlerimi kapatarak yatağa oturdum.

"Bu saatte, tam seninle telefonda konuşurken..."

Derin bir sessizliğin ardından, "Meyra, korkma," dediğini duydum. Ardından, "Belki arkadaşındır," diye devam etti.

"Burcu bu saatte gelecek bile olsa mutlaka haber verir bana. Korkacağımı bilir."

Neden hala ona laf anlatmaya çalıştığımı çözemezken, "Neden aradığını bilmiyorum ama kapatıyorum," dedim.

"Hayır, sakın kapatma!"

"Kapatıyorum," diye tekrarladım. Açık açık üstümü değiştirmem gerektiğini ve başımın çaresine bakmak zorunda olduğumu ona söylemek istemiyordum.

"Hayır dedim sana."

"Kapatıyorum. Üstümü giyinmem lazım ve..."

"Çıplak mısın?" Aniden cümlemi kesince sinirlenmeme engel olamadım.

"Hoşça kal." Tam telefonu kapatacaktım ki, zilin tekrar çalmasıyla kaskatı kesildim. Korkuyordum, bunu inkar edemezdim. Ve bu korku dolu anımda Hakan'ın sesini duyuyor olmak kendimi bir nebze daha iyi hissetmemi sağlıyordu.

"Meyra, kalk üstünü giyin. O kapıyı da açma sakın."

Ona sen kimsin, diye soracaktım fakat buna gerek duymadım. Kim olduğu, ne hakla bana müdahale ettiğini daha sonra da sorabilirdim. Asıl önemli olan şu anı kurtarmaktı. Telefonu hoparlöre alarak yatağımın üzerinde bıraktım ve hızla giderek dolabımdan bir şeyler çıkardım.

"Ne yapıyorsun?" dedi çıkan hışırtıları duyarak. "Giyiniyor musun?"

Pijama altının iplerini belimde sabitledikten sonra, "Kapıya gideceğim," dedim.

"Gitme."

"Gidip bakacağım ve polisi arayacağım."

Şimdi daha sakin durabiliyordum. Beni ikna etmiş, beni sakinleştirmişti. Telefonum elimde küçük adımlarla ilerleyerek odamdan çıktım.

"Oradasın değil mi?" diye sordum.

"Buradayım, sakin ol."

Güvenle biraz daha ilerledim. Kapının önünde durduğumda uzanıp delikten dışarıya bakacaktım ki zil tekrar çalınca küçük bir çığlıkla yerimden zıplayarak birkaç adım geriye kaçtım.

"Ne? Ne oldu? Meyra? Ne oluyor?"

Cevap veremeden kapı daha fazla çalınmaya başladı. En iyi ihtimalle, birisi bu kadar sese çıkıp kapıya bakar diye düşünüyordum ama bu apartmanda da pek mümkün değildi. Sesimi duymuş olmalıydı ki, artık kapıya hem vuruyor hem de bağırıyordu.

KIRMIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin