Yağmur hafif hafif çiselerken genç adam boş sokakta yürüyordu. Bir yandan sızlayan kaşını tutuyor , bir yandan da arkadaşının telefonu açmasını bekliyordu. Bir kaç çalıştan sonra hattın diğer ucundan tiz bir kız sesi duyuldu.
"Buyrun Arda'nın telefonu".
Genç adam hırıltılı bir nefes aldı ve "Arda'yı ver telefona".
"Siz kimsiniz? Arda şuan meşgul".
Genç adam sabırsızlıkla dişlerinin arasından adeta tısladı.
"Şu lanet telefonu Arda'ya ver artık!".
Telefonda birkaç hışırtı oluştu ve hattın öteki ucundan arkadaşının uykulu sesi duyuldu.
" Ural abi sabah sabah ne var ya?".
"Önemli Arda çok önemli sana geliyorum birazdan orada olurum. Gönder o kızı da konuşacağız".
"Kardeşim birşey mi oldu?".
"Gelince konuşuruz hadi az kaldı". Dedi ve telefonu arkadaşının birşey demesine izin vermeden kapattı.
Ural normalde Arda'ya asla böyle davranmazdı ama nihayet istediği sonuca ulaşmasına bir adım yaklaşmıştı. Bu yüzden yaptıklarını kontrol edemiyor bir an önce bütün engelleri kaldırmak istiyordu.
Ural ara sokaktan çıktı ve hızlı asker adımlarıyla caddede ilerlemeye başladı. Sanki gittikçe yol uzuyordu. Birden birşeye çarptı ve düşmekten son anda kurtulup dengesini sağladı. Çarptığı bir kızdı. Upuzun ve simsiyah saçları olan kız kafasını yerden kaldırıp Ural' a yöneltti. Kızın gökyüzü gibi masmavi gözleri Ural'ın derin bal rengi gözleriyle buluştu. Kızın yüzünü görünce Ural'ın kaşları çatıldı. Dudağı patlamış, sol gözü mor, yüzünde çizikler olan cılız bir kızdı.
Ural kıza elini uzattı ve sabırsız bir şekilde tutmasını bekledi. Kız titreyen elini zorlayarak ve ürkerek Ural' a uzattı ve Ural onu yerden kaldırıp birkaç özür geveleyip gitmeye yeltendi. Giderken gömleğinin kolundan tutuldu ve güçsüz bir şekilde geriye çevrildi. Ural sabırsızlıkla ve anlam veremeyerek kızın eline ardından da yara bere içinde kalmış yüzüne çevirdi bakışlarını. Kız çarpıştıklarından beri ilk defa ağzını açtı ve cılız bir sesle ağzından şu kelime döküldü.
"Yardım!".
Ardından kızın küçük bedeni yere yığıldı.***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Kış
Teen Fiction"Bizim aşkımız güneş ve ayın bir arada olması gibi birşeydi, eşsiz ve bir o kadar da imkansız". *** "Kapana kısılmış gibiyim. Sanki bir yangının ortasındayım. Etrafımda yardım edebilecek birsürü insan var. Ama kimse görmüyormuş gibiyim. Hani ateşin...