♡BÖLÜM 4♡

69 37 17
                                    

NUR

"Her  işim  mi  koşturarak  olur  Allahım " diyerek inmeye  çalıştım  o her  daim  indiğim  yokuştan .Otobüsten  bir önceki  durakta  inince yanlışlıkla  şimdi  işe  yetişmek  için koşuyordum.  Allahtan  çantama babet  koymayı  akıl  etmiştim  topuklularla  yürüyemezken  daha  koşacağını  hiç  sanmıyordum.

Nefes nefese  kalmış  bir  anda  şirketin  önüne  vardım.  Nefesini  kontrol  etmeye  çalıştım  içeri  girmeden  ama  çabuk  düzeleceğe  benzemiyordu.

Tam  içeriye  girmek  üzereyken  bir  araba  durdu  yanımdan  hız  limitini  zorladığı  belli  olurcasına.

"Günaydın  Nur."

"Günaydın  Semih  bey."

"Bey  derken.  Semihe  ne oldu."

"Şey  iş  yerindeyiz  ve  alışkanlık  böyle desem  daha  iyi olacak  sanırım."

"Ama  ben hiç  hoşlanmıyorum  mesafeden."

Ne diyeceğimi  bilemedim  baktım  kaldım sadece.

"Anlaşıldı  mı  Nur?"

"Tamam."

Sesim fısıltı gibi  çıkmıştı.  Ama  Semihin  duyduğu  belliydi  gülümsüyordu.  O anda  bir  araba  daha  geldi.  Bu  sefer  daha kontrollü  bir  duruş  olmuştu  arabanın  duruşu.

"Günaydın  dostum."

"Günaydın  Semih."

"Günaydın  efendim."

Size  de günaydın.

İçeriye  girdi hızla  Erdem Bey. Peşinden  de  Semih  girdi  arkasından  Ben.

Semih  benle  konuşmaya  devam  ederken. Erdem Bey konuşmayı  bölmek  istercesine.

"Nur Hanım  derhal  odama."

"Tamam efendim."

Neden  bu kadar sinirli  olduğunu  anlamasam da  Erdem  beyin.  Hemen  arkasından  odaya  gittim.  Kapıyı  çaldım.  Sert  bir gel  sesiyle  ilkildim  ve  yavaşça  kapıyı  açtım.

Erdem Bey  koltuğunda  oturuyor  ve  masasındaki  bilgisayarla meşkul oluyordu.  Önünde de  birkaç  dosya  duruyordu.  Masaya doğru  yaklaştım.

Erdem  Bey masadaki  dosyaları  alıp  bana  uzattığında  neye  uğradığımı  şaşırdım. Birden  irkildim.

"Bu  dosyaların  incelenip özetlemesi  gerekiyor  ve  ayrıca  arşivden bulunması  gereken dosya  var. Özetlemeleri   bitir  sonra  gel araştıracağın dosya numaralarını  vereceğim. Kolay gelsin. Çıkabilirsiniz."

Hiç  kafasını  kaldırmadan,sert  bir ses tonuyla  söylemişti  bunları. Birkez  daha afalayan  ben  biraz  durakladıktan sonra  ancak  "tamam  efendim " diyerek  odadan  çıktım.  Ancak  kapının  önünde  soluğumu  bıraktığımın  farkına  vardım. Hep  böyle  sinirli  midir  bu adam diye  düşünmeden edemedim. Sonra  kendi  çalışma  masamın  bulunduğu  odaya  yöneldim.

İçeriye girdiğimde  odadaki arkadaşlar  hepsi  bir çalışma  halindeydi. Yeni  tanıştığım  arkadaşı  Gamze  beni farkedince. Önce  gülümseyerek  selam  verdi  sonra  elimdeki  bir  sürü  dosyayı  görünce

"Özetleme işi  değil  mi?  Erdem  bey  yenilere  genel  de  verir.  Kolay gelsin."

"Teşekkür  ederim.  Demekki  klasik  birşey.  Peki  arşiv  ödevi  de verir  mi?"

Aşkla Geldim Sana Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin