Bölüm 3 : Sen Kimsin ?

69 5 0
                                    

Canlarım geçen bölüm çok kısaydı biliyorum ama cidden yazamadım çünkü telden girmiştim ellerim uyuşarak yazdım anca o kadar oldu ama bu bölümde telafi edeceğim inşallah İyi Bayramlar...

Multide Esila'nın yemekte giydiği elbise var ve dans şarkıları...

Kağan'dan

Her şey o kadar güzeldi ki dün yaşananlar ve bugünkü sitemli hali. Her haline hastayım bu kızın. Otobüse binmek istediğini söyledi bende itiraz etmedim. Otobüste ona bakmamak için kafamı cama çevirdim. 2 dakika sonra telefonuma bir bildirim geldi. İnstagrama bir şey atmıştı. Acaba ben camdan dışarıyı izlerken ikimizi mi çekip atmıştı? Hemen bildirime tıklayıp attığı fotoya baktım. Hoppp! Bu ne lan! İstiyom ne!! Hışımla ondan tarafa döndüm 'Bu ne!' diye sordum cevap vermeden kalkıp gitti. Bende peşinden indim ve 'Sorduğum soruya cevap ver kim bu itler hem sen neyi istiyorsun! Hani eğer bende de varsa o istediğin şeyden belki yardımcı olurum eminim her ikimiz içinde faydalı olur ha ne dersin prenses?' dedim. Bunu neden yaptım bilmiyorum ama ona böyle davranınca hoşuma gidiyor. Utanıp sığınacak birini araması, işte benimde istediğim şey o sığınağının ben olması. Ve olacak ben asla vazgeçmem onunda isteğiyle olmasını istiyorum. Onunda beni sevmesini benim gibi kıskanmasını, üstüme delirmesini istiyorum. Sadece istiyorum işte, elimden hiç bir şey gelmiyor ki! Arkasını dönüp tokadını yüzüme geçirdi. Afalladım işte bunu beklemiyordum. Bu kadar kırılacağımı asla tahmin etmemiştim. Hiç bir şey söylemedim, söyleyemedim. Sessizce bakıyordum gözlerinin tam içine. Beni anlaması, koruması, sahiplenmesi için ama o beni asla kabullenip, benim onu sevdiğim gibi sevmeyecekti. Gözüm arkada bir yere takıldı. Kerem iti koşarak bize doğru geliyordu. Oda gözlerimi takip ederek baktığım yere baktı ve gülümsedi. Ne gülümsedi mi? Yapma kızım valla dayanamam. Bu kadarı çok fazla oluyor bazen bu yükü taşıyamayacağımı düşünüyorum. Kendimi tuttum ve bir şey söylemedim. Taki Kerem iti Esila'ya sarılana kadar! Yeter bu kadar! Esila da tam ona sarılacakken Esila'yı ittirip Kerem'e yumruğumu geçirdim. Bunu ne zamandan beri yapmak istiyordum ve sonunda :D . Esila çığlık atıyordu, etraftan yardım istiyordu fakat kimsenin olaya karışmaya niyeti yoktu. Kimse başına bela almak istemiyordu. Ben Kerem'in üstüne çıkıp yumruklamaya devam ettim. O sırada Esila'mın ağladığını duydum ve Kerem'i bırakıp yanına koştum ama bayılmıştı ve etrafında okuldan arkadaşları vardı. Aman Allah'ım ben ne yapmıştım. Hemen kucağıma alıp revire taşıdım. Başında beklerken Kerem'i de revire getirdiler ve Kerem beni görünce sustu. Çünkü oda beni tanıyordu. Esila'yı takip ettiğimi anlamıştı ve uzak durmam için tehdit etmişti. Bende elinden geleni yapmasını istemiştim. Sevmiyordum bu çocuğu. Hep Esila'nın dibindeydi ve bu beni çok rahatsız ediyordu. Esila'nın yanındaki yatağa oturdu. 'Asla vazgeçmeyeceksin demi?' diye sordu. Buda soru mu! Asla ondan vazgeçmem helede bu kadar yakınlaşmışken. İlk kez içimden geçenleri birine döktüm. 'Olmuyor onu üzmek istemiyorum ama yapamıyorum. Kendime engel olamıyorum her dakika onun yanında olmak istiyorum ve bunu engellemek inan bana çok zor senden ricam şimdilik birşey söylememen en kısa zamanda ben söyleyeceğim zaten.' olmuyordu belki başkaları yalan söylediğimi düşünüyordu ama öle değildi. 'Sana yardım ederim.' Ciddi miydi bu şuan onun boynuna bile sarılabilirdim. Ayağıya kalkıp yanına gittim ve ilk kez ona bir dost gözüyle baktım ve dostça bir sarılma yaptık o sırada  Esila uyandı ve Kerem diye sayıkladı. 'Bak işte sonra bana beni niye sevmiyorsun derler senin adını sayıklıyor.' deyip güldüm. Oda güldü ve 'Ben onun abisi gibiyim beni öyle görüyor inan bana fazlası yok.' dedi. Biz beraber gülerken Esila'nın sesini duyup sustuk. 'Noluyor burada!' diye sitem etti. Sonunda deyip yanına gittim ve anlından öpmeye kalkıştım fakat o beni itip geri çekilmemi sağladı. Ki haklıydı ben kendimi fazlasıyla aşmıştım ve durduramıyordum. Hemen yerinden kalkıp Kerem'in yanına gitti. Ellerini yarasında gezdirip yüzünü buruşturdu. 'İz kalmaz demi?' diye sordu Kerem'e. 'Hayır kalmaz eminim.' dedi Kerem. Bense hala onun beni itişinin şokunu atlatamamıştım. Bana bakıp 'Açıklamak istediğin birşey var mı adını bile bilmediğim çocuk?' doğru ya adımı bilmiyordu. 'Ben Kağan' dedim. Oda ee derecesinden bi bakış attı. kendi devam etmek zorunda hissettim. 'Zamanla tanırsın güzellik' deyip göz kırptım. Çok korkutmuştu beni, ya ona bir şey olsaydı.Napardım hiç bilmiyorum. Ders zili çalınca sınıfa girdik 3 boş yer tek vardı. Biri bir kızın yanıydı. Birde Esila'ların sırası boştu. Kerem benden erken davranarak o kızın yanına oturdu ve bana göz kırptı. Bense minettar bir şekilde ona gülümsedim ve başımı öne eğdim. Boş sıra duvar kenarındaydı. Bu çok iyiydi Esila o etekle en azından fazla görünmezdi. Geçmesini bekledim fakat oda beni bekliyor gibiydi. ondan erken davranıp sıraya oturdum duvar ve benim aramdaki sıraya oturmak zorunda kalacaktı. 'Orası benim yerim!' diye çıkıştı. 'Artık benim tatlım istersen kucağıma oturabilirsin pek yabancı olduğun söylenemez zaten ha :D' dedim. 'Bela mısın sen kalk hemen yerimden' ben tam cevap verecekken arkadan bir kadının sesi sınıfı doldurdu. 'Esila boş olan yere otur hemde hemen!' dedi. Esilla sinirle yol vermemi beklerken ayağıya kalkıp geçmesi için izin verdim. geçip homurdanarak yerine oturdu. Tabi dikkati başka yerde olduğu için eteğini düzeltmeden oturdu ve 1 karış boyunda olan etek gittikçe yukarı çıktı. Yüzümdeki damarların hepsi göz önüne çıkmıştı. sinir damarlarımı tek tek yoklarken elim eteğinin ucuna gitti ve hışımla çektim. Ama hiç beklemediğim bir şey oldu, etek yırtıldı. Allah'tan sınıftakiler konuşuyordu da kimse o sesi duymadı. Esila kocaman gözlerle bana bende ona bakıyordum. İkimizde şoka girmiştik. Eteğine baktığımda neredeyse iç çamaşırının belli olduğunu fark ettim. Oda bunu anlamış olacak ki elimi tutup ittirdi ve diğer eliyle çantasını bacaklarının üstüne koydu. Elini bırakmadım, bırakamadım. o elini çekince çantasından eşyalarını çıkartmak için çantasını kaldırdı. Ben görüyorsam yan sıradakiler ve ön sıradakiler hay hay görürdü. hemen elimi çantasının üstüne koydum. Ne yapıyorsun derecesinde bir bakış atınca, çantanın fermuarını yavaşça bacaklarının üstünde açtım ve alt kısımını tutarak çantayı açtım. Oda içinden eşyalarını çıkardı. sonra tekrar kapattım. Fakat hala içime sinmiyordu çok açıktı ya biri kenardan köşeden görürse diye içim içimi yiyordu. Onu resmen duvarla benim aramda kalacak şekilde sıkıştırdım. böyle içim daha rahattı. 

Adı Olmayan HislerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin