Multide Esila'nın instagrama attığı foto var.. iyi okumalar 😊
Kağan'dan
Üstümü değistirip onun yanına gidecektim. Salak gibi neden duraktayken peşinden gitmediysem. Ben gömleğimin düğmelerini iliklerken kapım çalındı ve 'Abi benim İlge açar mısın kapıyı?' İlge'nin sesi duyuldu. Gidip kapıyı açtım ve içeri geçmesi için elimi uzattım. Oda hiç tereddüt etmeden içeri geçip yatağıma oturdu. 'Abi nolur vazgeç. Böyle senin canın acıyor ve ben seni artık klinikte görmek istemiyorum. Zaten yeni çıktın.' Nee bu kız delirdi herhalde Esila'dan başkası olmayacağını en iyi bilen bizzat kendisi ve karşıma geçmiş vazgeç mi diyor! 'Vazgeç ha 4 yıl boyunca uzaktan izledim, sevdim, dokunmadan. O it Kerem'e sarıldığı an o piçi orada öldüresim geldi her gün. Benim omuzumda ağlaması gerekirken o piçin yanınaydı. Kusura bakma İlge ama ben asla Esila'dan vazgeçmem. İstesem de geçemem olmuyor kaç kere denedik kaç arkadaşınla tanıştırdın beni. Olmuyor iste sende görüyorsun kızım. Ben onun saçlarının arasından geçen rüzgarı kıskandım. Vazgeçmemi nasıl beklersin!' Dedim. Bu kıza noluyordu anlamıyorum acaba Esila kötü birşey mi dedi? 'Senin bana söylemediğin birşey mi var?' Dedim. 'Hayır abi senden tekrar ayrılmak istemiyorum 6 ay boyunca göremedim ve bunlrı tekrar yaşamaktan korkuyorum!' dedi. 'İlge bana söylemediğin birşey yok demi eminsin yani?' diye sordum. 'Hayır abi nie saklıyayım ki?' demek ki birsey yok sadece beni başından savmak için sevgilim var demişti. 'Peki öyle diyorsan öyledir. Benim çıkmam lazım akşam gelmeyebilirim.' dedim. 'Ya abi yine mi? Gitme yakalanıcaksın hem artık seni tanıyor riske atmana gerek yok.' Bu kıza bugün noluyordu! 'İlge yeter artık hergün yaptığım birşey bugün mü sorun çıkarıyor?'diye tersledim. 'Off abi sen bilirsin tek isteğim daha fazla üzülmemen.'dedi. 'Özür dilerim bebeğim sana bağırmam yanlıştı ama biliyorsun söz konusu Esila olunca kendimi tanıyamıyorum ve bazen ben bile yapabileceklerimden korkuyorum.' diye itiraf ettim. Ayağıya kalkıp yanağıma ufak bir öpücük kondurip çekildi ve 'Seni seviyorum ve hep destekliyorum Pandammm.' diyip odadan çıkmaya yeltkendi. Kolundan tutup yataga fırlattım ve gıdıklamaya başladım. 'Ya ahaha abi ahaha yapma nolur!' diyordu ama dururmuyum? Asla. 'Panda haaa sen görürsün bayılana kadar gıdıklamazsam bana da Kağan demesinler.' Bu kızı seviyordum beni her koşulda destekleyen tek insandı. 'Abi ahaha Esila ahaha bekler.' dedi. Aha ben onu unutmusum balkon kapısını kilitlemeden yetişmem lazımdı. 'Bu burada bitmedi küçük cadı!' deyip koşarak evden çıktım. Arabam gelmişti Audi R8 mat siyah tam beni anlatıyordu bu araba. Arabama atlayıp hergün yaptığım gibi Esila'mı izlemeye gittim. Bunu kliniğe girmediğim her gün yapardım. Son 6 aydır gitmemiştim. Ve 6 ay sonra tekrar ona yakın olabilecektim. Kapılarının önüne hemen balkonunun altına arabamı parkedip indim. İnşallah kapıyı kilitlememiştir diye umut ederek arabanın üstüne oradanda balkonun korkuluğuna zıpladım. Ses cıkarmamaya dikkat ediyordum. Balkonun köşesinden iç kısımına geçtim. Arkamı döner dönmez onu gördüm. Yine koltukta uyuya kalmıştı. Odasına geçip yatağını açıp yastığını düzelttim ve balkona geçtim. Hala deliksiz bir uyku çekiyordu. Uyurken çok tatlı oluyorsun kızım o dudaklarını öpmemek için ne çok direniyorum bir bilsen. Hemen kucağıma aldım ve oda ellerini boynuma doladı ama ne yaptığının ve beni nasıl etkilediğinin zerre kadar farkında bile değildi. Yatağına uzatırken mecburi olarak biraz üstüne doğru eğildim belkide ilk kez bu kadar yakın olmuştuk. Kalbim çarpmaya başladı. Bu his paha biçilemez birşeydi. Ellerimi üzerinden çektim fakat k boynumdaki ellerini bırakmadı ve beni kendine bastırdı. Kızım napıyorsun sen rahat dur yalvarırım. Birden saçlarımla oynamaya başladı. Bu öyle huzur veren birşeydi ki anlatamam. Bir süre sonra elleri durdu bende uyudu sanıp başımı kaldırdım ama o kocaman mavi gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Neden bilmiyorum ama gülümsedim belki bu halimize belkide hep böyle kalmak istediğime... 'Senn oo aaaa!' diye bağırmaya başladı anında ağzını kapatıp susturdum onu. 'Kızım bir sus annenler gelicek yanlış anlayacak!' diye sessizce söylendim. K sırada kapı açılmaya çalışıldı. Allah'tan kapısını kilitlemiştim. Annesi olduğunu tahmin ettiğim kadın 'Esila iyi misin? Bağırdığını duydum açsana kız şu kapıyı!' Evet annesiydi elimi ağzından çektim ve ne diyecek diye gözlerinin içine baktım. En derinine içine girmem istercesine. Oda benimkine bakıyordu ama o gözlerde korkular ve endişe vardı. 'İyiyim anne sadecd kabus gördüm bir karabasan odamı basmıştı da.' diye cevap verince bende el hareketiyle kendimi gösterip başımı olumsuz anlamda salladım oysa güldü. Kızım şöyle güzel gülmeyecektin suç sende deyip aniden dudaklarına yapıştım. Çok sıcaktı öpmedim sadece dokundurup bekledim. Karşılık vermesi için yalvardım aniden beni itip 'Ne yaptığını sanıyorsun sen!'dedi ve hemen eliyle ağzını kapattı çünkü hala annesi kapıdaydı ve bu onun sonradan aklına gelmişti. Bende kendimi tutamayıp bu haline ağzımı kapatarak güldüm. O sırada annesi 'Esila ne diyorsun kız! Aç şu kapıyı yoksa kırıcam bacaklarını!' Esila hemen kolumdan tutup beni yataktan aşşağı itti ve 'Sadece burada bekle sakın ses çıkarma yoka o güzelin sakallarına ağda yaparım .' dedi. Tehtide bak sen paranoyak bu kız lan. Başımla onayladım ve gidip kapıyı açtı annesi hemen içeri dalıp etrafa bir göz attı. Ben onu nereden mi görüyorum. Hadi ama yatağın altına girip diğer taraftaki pikesini kaldırarak onları izlemeye başladım. 'Ne var anne sadece kabus görmüşüm uyandırdıysam özür dilerim.' dedi. Annesi 'O ses neydi?' diye sorunca 'Kabusun etkileri :) ' dedi. Annesi bir iki birsey okuyup Esila'ma üfledikten sonra 'Üstünü sıkı ört sonra keçileri kaçırıyorsun.'deyip gitti. Esila kapıyı kilitleyip yatağın beni sakladığı tarafına yürümeye başladı bende diğer taraftan cıkıp yanağından öptüm. 'Napıyorsun sen be!'diye kızınca 'Pardon dayanamadım.' dedim. Ne diyorsun oğlum dayanamadım ne offff. 'Çüş yani hem sen nasıl çıktın benim odama ne hakla ukala pislik' dedi. 'Sadece özür dilemek için geldim. Burada bekle hemen geleceğim'deyip balkona geçtim oda peşimden geldi ve 'Sence özrünle ilgileniyor muyum?' dedi. Cevap vermeyince 'Hey Panda sana diyorum!' nee panda mı sende mi Esila'm yapma lan. Cevap vermeden arabama inip aldığım pastanın kutusunu alıp tekrar yukarıya çıktım. Elimdeki kutuyu görünce gözleri parladı. Bende hemen 'Karamelli ve portakallı.' deyip kutuyu ona uzattım. Beni hić takmadan kutuyu elimden çekerek alıp yatağa oturdu. Açıp tabiri caizse hayvan gibi yemeye basladı. Sadece durup izledim bu haline bile hayrandım. Benim hala burada olduğumu idrak edince öksürerek 'Ihım ıhım ımm şey sende yemek ister misin?' dedi. Kahkaha attım. 'Kızım bana bıraksan yiyicem de pek bana bırakacak gibi görünmüyorsun!' dedim ve gülümsedim. Ama o elindeki çatalı bıraktı ve kapıdan çıkıp gitti. Nereye gitti şimdi bu kız. Bir süre bekledim. Yaklaşık 3 dakika sonra elinde bir bıçak ile geldi ve bana doğrultarak bana doğru yürümeye başladı bende geri geri adım attım. Ama balkon korkuluklarını unutmuştum ve aşşağıya rabamın tepesine düştüm. İyiki arabamı buraya bırakmıştım. Esila ağzını elleriyle kapatıp bağırarak 'İyi misin? Birşey oldu mu?'
diye sorunca olduğum yere uzanıp onu seyretmeye başladım. Ellerini yukarıdan sallayarak 'Hey sana diyorum!' diye sitem etti. Bende 'Böyle ölmeye razıyım 😉' diyip göz kırptım. 'Pis sapık!' diyerek içeri geçip kapısını kilitledi. Bende arabada uyumaya karar verdim malum yarın okula beraber gidecektik.Esila'dan
Deli mi ne ya nasıl girdi benim odama pia sapık. Ama en sevdiğim pasta ayyy pasta vardı demi. Yatağa atlayıp bütün pastayı yedikten sonra oturup düşündüm. Acaba neden buradaydı asıl önemli olan şey beni neden öptü. Bunların tek bir açıklaması olabilir BU ÇOCUK KESİN SAPIK!
Koyduğum tehşisin en doğrusu olduğuna karar vererek uyumaya çalıştım. 5 dakika 15 dakika en son 20 dakikada dayanamadım ve kalkıp balkona çıktım. Arabasını inceleme fırsatım olmamıştı. İnanmıyorum benim arabam Audi R8 hemde mat siyah. Allah'ım sana geliyorum. O sırada uyuya kalmış olan onu gördüm. Arabasının üstünü açıp yatmıştı. Bir dakika ya bu neden burada bekliyordu. Off aldık başımıza belayı. Dolaptan battaniye çıkarıp yüzüne denk gelmesini umarak aşşağı fırlattım. Yerinde sıçrayarak uyandı ve bana minettar bir şekilde bakıp öpücük attı. Ayy cidden sapık. Ama bi sapık bu kadar mı yakışıklı olur yaa.. Off ben neler söylüyorum kendine gel kızım. Yüzümü buruşturarak içeri geçtim ve sonunda uyudum. Sabah uyandığımda ilk isim balkona çıkıp ona bakmak oldu ama araba yerinde yoktu. Demek ki gitmişti. Sevindim. Dolaptan okul formamın siyah olanını çıkarttım. Evet bizim okulun iki renk forması vardı. Modelleri aynı fakat renkleri farklıydı. Altına da beyaz adidas ayakkabılarımı geçirdim ve makyaj yapmaya basladım gözlerimi fazlasıyla ön plana çıkardım dudaklarıma da şeftalinin en belirgin tonunu sürdüm. Allıklarımıda şeftali tonlarında kullandım veee hazırdım. Aşşağı indim fakat kimse uyanık değildi. Bende direk evden çıktım. İyide bu araba yine burada hani sabah gitmişti. Arabanın arkasında olduğum için beni fark etmemişti. Bende onu hiç takmadan yürümeye başladım. Oda beni farkedip peşimden geliylrdu. Nereden anladın demeyin araba kapısının kapanma sesi geldi. Ben yürüdüm o yürüdü. Hiç dönüp bakmadım. Mahalleden çıkınca 'Beni beklemeyecek misin?' diye sordu. Artık cidden sabrımın sınırındaydım. Hışımla arkamı dönüp 'Seni beklemem için tek neden söyle o zaman söz beraber yürürüz!'dedim fakat der demez pişman oldum. Çünkü üstünde bizim okulun forması vardı. Üstünü eliyle göstererek 'Sence?' diye sordu. Bencede nie okul forması buna bu kadar yakışmıştı ki ...
Off ne diyorum ben 'Off tamam be ama bu son sonra bırakıcan peşimi pis sapık!' dedim. Başka çarem kalmamıştı laf ağızdan bir kere çıkar. Yolun daha kısa geçmesi için otobüse bindirdim onu. O camdan dışarıya bakarken bende instagrama girdim ve gördüğüm şey çok tatlıydı gerçekten öyle birilerini istiyordum. Hemen alıp paylaştım. Saniye geçmeden gözümün önünde bjr S7 edge sallanıyordu. Kafamı kaldırıp ona baktım. O sırada okula geldiğimizi anladım. Arabanın durmasını bekliyordum. Araba durunca 'Bu ne!' diye sordu bende cevap vermeden otobüsten indim. Okula doğru yürümeye başladım. Arkamdan 'Sorduğum soruya cevap ver kim bu itler hem sen neyi istkyorsun! Hani eğer bende de varsa o istediğin şeyden belki yardımcı olurum eminim her ikimiz içinde faydalı olur ne dersin prenses?' Ne sanıyor bu kendini sapık ya her konuyu cinselliğe bağlamasa ölür. Arkamı dönüp bir tane çarptım suratına o bunu çoktan hak etmişti. O sırada Kerem bana doğru koşarak geliyordu ama olayı gördüğünü sanmıyorum. Yanıma varıp sarıldı ve 'Ooo prenses özlettin kendini.' diye sitem etti. Tam bende ona sarılacakken araya biri girerek beni itip Kerem'e yumruğunu tattırdı. Ben çığlık atarak ağlamaya başladım. En son gördüğüm, adını bile bilmediğim bu çocuk Kerem'in üstüne çıkmış yumrukluyordu...Neler oluyor bu çocuk kim ve neden böyle davranıyor..?
Arkadaşlar biliyorum kısa oldu ama telden yazdığım için devamını bidahaki bölüme aktarıcam sevgilerr...
Bu arada herkesin kurban bayramını en içten dileklerimle kutluyorum. İyi bayramlar 😙😙😙
![](https://img.wattpad.com/cover/84211612-288-k519924.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adı Olmayan Hisler
Novela Juvenil... Otobüste yaşadıklarım yetmezmiş gibi birde peşimden geliyor ya sapık mı ne bu çattık. 'Ben sadece istersen diye söylemiştim sence de omuzum fazla konforlu değil mi ?' dedi. Ne bu kendini ne sanıyor ya ukala pislik. - Hah bide arkamdan inmiş sap...