Adı Olmayan Hisler

BÖLÜM 6 : GERÇEKLER

İyi okumalar inşallah beğenirsiniz.

Bana noluyordu. Neden onu Esra'yla görünce bu kadar etkilenmiştim. Kafam karmakarışık oturmuş, Diyarbakır'ı seyrediyordum. Kağan'ın gittiğini kendine bir şey yaptığını düşünürken o nerde kiminle karşıma çıkmıştı. Umrumda mıydı? Hayır! Olamazdı, olmamalıydı. O benim bende onun canını yakardım. Biz olamazdık. Okulun ilk haftaları olduğu için dersler boş geçiyordu. Yeni öğretmenler, yeni öğrenciler. Arabadan telefonumu alıp Kerem'i aradım.

'Alo Kerem?'

'Esila neredesin çabuk yerini söyle!'

'Her zamanki yerdeyim. Geleceksen tek gel olur mu?'

'Tamam bir yere ayrılma hemen geliyorum.' Telefonu kapatıp arabanın önüne yere oturdum. Ağlıyordum ama neden ağladığımı bile bilmiyordum. Bir süre sonra yanıma biri oturdu. Kerem olduğunu parfüm kokusundan anladım. Yüzüne bakmadan başımı omuzuna koyup ağlamaya devam ettim. 'Esila nolduğunu anlatır mısın artık? Neden böyle ağlıyorsun? Artık bir şey söyle!' yaşadıklarımı nasıl anlatacaktım. Kendim bile bilmezken. Neler hissettiğimi, neden hissettiğimi, en önemliside neden korktuğumu ve endişelendiğimi BİLMİYORDUM. 'Ben ona benim yüzümden bir şey oldu sanıyordum. Geceleri uyuyamıyordum. Çıkıp gelecek diye bekliyordum Kerem. Ama onu bugün kendi zevkinin peşindeyken yakaladım. Tahmin et kiminle?!' diye sordum. 'Kağan asla böyle bir şey yapmaz seni ne kadar sevdiğini çok iyi biliyorum Esila!' bugün beni çıldırtmak için toplanmışlardı. 'Gözlerimle gördüm Kerem! Eğer 5 dakika sonra gitseydim ikisini iç içe bulacaktım. Zaten Esra da bundan faydalanıyor.' Haklıydım eğer 5 dakika daha geç gitseydim belkide hayatım daha farklı olacaktı, onunkide. Kerem bana dönüp 'Şaka yapıyorsun? Bizim okuldaki şu sizinle uğraşan kız?' neye şaşırıyordu acaba! 'Evet Kerem neyi anlamıyorsun?' kızarak cevap verince sustu. 'Tamam sustum anlat hadi bu olayın seni etkileyen kısımını?' içimden sonunda deyip konuşmaya başladım. 'Toz kondurmadığın Kağan böyle biriymiş işte birine onu sevdiğini söyleyip sonraki gece başkasıyla ilişkiye girebilen biriymiş. Bundan banane diyorum ama olmuyor Kerem! Beni bu denli etkileyip üzen ve korkutan şey ne henüz bilmiyorum. Onu orada Esra'nın üstünde görünce içimde birşeyler koptu. Ateş gibi hani bir rüzgar eser ve küller yeniden alevlenir ya hani sonra dahada çok büyür o ateş işte Esra'ya olan nefretim böyle artıyor. Rüzgar estikçe onu öldürmek istiyorum. Galiba bu rüzgarımızın adı Kağan. Ama niye Kağan'ın beni üzebildiğini bilmiyorum. Bir yerde bir açık bırakıyorum ama o açığımı bulamıyorum. Sanki Kağan da o açığımdan faydalanıp beni yaralıyor ama ona kızamıyorum. Benim suçummuş gibi. O açığı ben açmışım gibi ona kızamıyorum. Bana noluyor anlamıyorum Kerem. Napacağımı hiç bilmiyorum.' Ağlamam kesilmişti ama bi burukluk hala vardı ve boğazımdaki o düğüm gitmiyordu nefes almama kastı var gibi orada duruyordu. Sesli bir şekilde yutkundum. 'Bence ona karşı birşeyler hissetmeye başladın. Bu yaşadıklarından da olabilir bilmiyorum ama kötü anlarında yanında olduğunu, geceleri odana tırmanıp üstünü örtecek kadar sevdiğini bildiğin içinde olabilir. Ya da klinikte senin yüzünden yattığını düşündüğün içinde ona karşı bir sempati beslemiş olabilirsin. Ama en kolayı ne biliyor musun? Bence sen ona aşık oluyorsun. Senin için yaptıklarını ve yapacaklarını bildiğin için.' Kerem ne dediğini sanıyordu. 'Ben ona aşık falan değilim! Kendine gel Kerem!' diye kükredim. 'Ben sadece olabilecekleri söyledim Esila. Kızmana anlam veremiyorum?' niye kızıyordum. Neden ona aşık olmaktan bu kadar korkuyordum. 'Kerem gidiyorum.' Dedim. Gidecektim bir süre kafamı dinlemem gerekiyordu. Nereye gidecektim? Sanki içimi okurmuş gibi Kerem aynı soruyu sordu. 'Nereye gideceksin?' düşündüm nereye gidebilirdim ki. Annemlerin kızmadığı ve rahat olabileceğim bir yer, tek seçenek abimdi. 'Annemlerin ve kimsenin beni rahatsız ve huzursuz edemeyeceği tek yer abimler. Orada da abimle sorun yaşamasam yeter benim için hem eve dönünce de annemin sesi kesilir.' Diye sordum çünkü Kerem'in fikirlerini önemsiyordum. 'Haklısın en mantıklı yer orası ama kaç gün kalacaksın?' kaç gün kalırdım bilmiyorum ama kafamı toplamadan dönmeyeceğim kesindi. 'Bilmiyorum ama en fazla 1 hafta olur. Daha fazla kalamam zaten okul var.' Dedim. Başıyla onayladı beni 'Arabayıda yanına al orada arabasız kalmanı istemem.' Dedi bu çocuk çok düşünceliydi. 'Hayır olmaz sen napacaksın?' diye sordum. 'Babamın arabalarından birini alırım ya da koleksiyonumdan bir tanesini çıkarırım kızım merak etme sen.' Kerem'in araba koleksiyonu vardı. Yarış arabaları ve dünyada sınırlı sayıda olan birkaç arabaya ilgi duyuyordu. Yaklaşık 15 tane arabası vardı tabi yenisi eklenmediyse. 'Teşekkür ederim Kerem. Herşey için.' Gülerek bana döndü ve saçlarımı karıştırdı. 'Abinlere bu halle gidersen bir daha buraya geri dönemezsin kızım!' haklıydı lan eğer ben böyle gidersem beni öldürürdü. 'Urfaya giriş yaptığımda birşeyler alırım. Sağol hatırlattığın için yoksa cidden ölmüş olurdum.' Kahkaha atıyorduk ikimizde. Ruh halimiz cidden bozuktu. Sorunluyduk az önce hıçkırarak ağlayan ben şimdi kahkahalarla gülüyordum. Cidden bazen çok acayip oluyordum. 'Kerem nereye gittiğimi senden başka kimse bilmesin olur mu? İlge bile.' Diye uyardım ona güveniyordum söylemezdi ama belli de olmazdı. İlge bir şekilde ondan öğrenedebilirdi. 'Tamam prenses ama her gece uyumadan ve sabah uyanınca ilk işin beni aramak ok?' aramazsam öldürürdü. 'Emredersiniz beyefendi, başka bir arzunuz?' diyerek dalga geçtim. 'Imm arabayı dikkatli kullan ve yetişene kadar saat başı mesaj at olur mu? Aklım kalmasın.' Bu çocuğu çok seviyordum benim herşeyimdi. Dönüp ona saıldım ve yanaklarını sıkarak 'Sana bayılıyorum Kralım benim.' Dedim. Ellerimi çekerek 'Tamam yavşama hadi git!' diye yalancı bir sinirle kızdı. 'Tamam.' deyip kalktım. Arabaya binerken 'Kağan'la konuşucam kendini üzme ve aşık olma çünkü çekilmezsin.' Dedi gülümseyerek haklıydı şimdi bile bazen çok çekilmez oluyordum. Eğer aşık olursam kimse beni çekemezdi. 'Haklısın aferim ama bence konuşma gerek yok çünkü ilgilenmiyorum.' Yalan söylüyordum. Esra'yla nasıl tanıştığını o raddeye nasıl geldiklerini cidden çok merak ediyordum. Ya da ben Kağan'ı tanıyamamıştım. Kapıyı kapatıp arabayı çalıştırdım ve yola koyuldum. Bir mağazanın önünden geçerken aklıma üstümdeki kıyafetler geldi. Cidden eğer böyle gidersem dönüşüm olmazdı. Arabadan inip mağazaya girdim. Siyah pantolon üzerinede beyaz V yaka salaş bir tişört seçtim ve kabinde giydim. Tişörtü pantolonun içine katınca tam oldu. Görevliye seslenip üzerindeki etiketi ve alarmı çıkarmasını istedim. Kabinde onları hallettikten sonra kasada parayı ödeyip çıktım. Saat 1 e geliyordu. Annemden nasıl izin alacağım diye düşünüyordum. Aramaya karar verdim. Çaldı çaldı ve sonunda açtı.