Kapıyı açar açmaz babamı yatakta öylece yatarken görünce ağlamamak için kendimi zor tuttum ki işte dayanamayıp gözlerimden bir kaç damla yaş aktı elimin tersiyle iki gözümüde sildim babam makinaya bağlıydı neler olmuştu hiçbir şeyden haberim yoktu."Babam neden böyle ne oldu ona."
"Baban felç tatlım."
"Ne bu samimiyet tatlım falan ayrıca babam ölmüştü raporları vardı ne yaptınız lan siz."
"Ümit bey yani doktorunuz birazcık ürktü ve baban felç.Herkese güvenilmez ki Su'cuğum."
"Babam ne yaptı size ne istiyorsunuz bizden."
"Baban öyle bir şey yaptı ki ileride öğreneceksin."
"Herneyse babam uyanmayacak mı?"
"Hayır,hayır asla şuan sen varsın baban uyuyacak seninle bir anlaşma yapacağız."
"Neymiş o lanet olası anlaşman."
"Biliyorsun ki babanın ölmesi bir kabloya bağlı çektiğimde tahtalı köyü boylar e sende doğal olarak bunu istemezsin."
"Saadete gel."Sesini birden bir ciddiyet kaplayarak boğazını temizledi.
"Baban uyanınca ona bağırıp çağırıp ondan nefret ettiğini söyleyeceksin hatta senin soyadını taşımaya utanıyorum deyip ve benimle geleceksin ha tabutuna sarılıp toprağını öpmek istersen babanla kal her ölüm yıl dönümünde beni hatırla."
"Yapamazsın hayır senle asla gelmem."dememle babama yaklaştı ve fişi tuttu bana bakarak o aptal gülüşünü sergiledi."Tamam,tamam seninleyim."
"24 saatin var baban uyurken ona doya doya bak uyanıncada işini hallet."
Lanet olsun çıldırmak üzereyim biliyorum güçsüzüm fazla büyük işlere kalkıştım ama bulmuştum babamı Rüzgar çıkmasa ne olurdu sanki beyin hücrelerim yandı babama bugün hayatımda kullanmadığım kelimeleri kullanacaktım çok üzülürdü ki Rüzgarın zayıf noktasını bulmadan elimden bir şeyde gelmez.Rüzgara karşı zayıf da olamam.Düşüncelerim birbirini kovalarken içimdeki Su akışına bırak eninde sonunda herkes ölecek diyordu ama vicdanım el vermiyordu.Geriye 12 saat kaldı ve babamın elini hâla bırakmamıştım bırakamazdım.Ağlamakta boştu ağlamak sadece acizlikti.Annemin göz rengini dahi bilmezken babamın herşeyini biliyordum aslında çok saçma ama gerçek duygusal nöronlarım tavan yapmış bulunmaktadır zaten bir an iğrendim.Gözlerimden uyku akıyordu uyumak istemiyordum ama mecburen istemesemde uyuyacaktım.
Geriye kalan yarım saat.Babama bağırmama kalan yarım saat Rüzgardan nefret ediyordum onum nefretinden de nefret ediyordum.Aslında istesem kaçabilirdim ama neden kaçmıyordum bilemiyorum babamı riske atmaktandı başka ne olacak saçmalıyorum işte babamın gözleri yavaş yavaş aralanıyordu.Babam uyanınca sarılmak istedim ama yapamayacaktım yüz ifademi değiştirip.
"Senden nefret ediyorum,babam olmandan nefret ediyorum,soyadını taşımaktan nefret ediyorum."bunları söylemeyi Nasıl becerdim bilmiyorum ama babam dolu gözleriyle yalvarır gibi bakıyordu felç olduğundan konuşamıyordu da ama babama bunu yapanların yanına bırakmayacaktım.Soyadımı değiştirmem için Rüzgar elime bir kağıt tutuşturmuştu ve babamın imzasıyla yani imzalayamayacaktı parmak bastıracaktım.Su Öztürk olmaktan çıkacaktım düşündükçe beynim eriyordu kendimi dövmek istiyordum.
"Buna parmak basacaksın."Ada'm zaten konuşamıyor ben onla diyalog kurmaya çalışıyorum.Elini tutup parmak bastırdım yüz ifadesinden anlaşılıyordu bunu yapmak istemediği ama Rüzgar tehlikeliydi.Odadan çıkınca karşıma dikildi.
"Halletmişe benziyorsun."Dik dik bakıp kağıtları yüzüne fırlattım.
"Oo yavaş sen fazla cesaretlenmişsin."
"Gidiyorum ben."
"Nereye gidiyorsun."sinir bozucu sırıtışını sergiledi her zamanki gibi.
"Evime!."
"Volünü kıs ve artık benim gözetimimdesin eskisi gibi bir hayat yok lider benim."
"Yok artık istediğini aldığını sanıyordum."
"Hayır yanlış alarm."
Arabaya doğru ilerledik yani zorluk çıkarabilirdim ama benim on katım olduğu için belimi kavrayıp arabaya atması çocuk oyuncağı.Arabaya binince dik dik bakmaya devam ettim.
"Ne istiyorsun."
"Babamın hıncını almak için o zavallı ağzına sıçmak."
"Su benimle bu şekilde konuşamazsın karşında askerlik arkadaşın yok seni ve babanı her an öldürebilecek biri var Nasıl bu kadar rahat davranabilirsin."bana bağırarak konuşmasından fazla ürktüm gerçekten katil olduğunu şimdi anlayabildim fakat kendimi ona ezdirmezdim bir söz vardır ya konuşmayın sessiz kalın sessizlik herkesi mahveder bunu uygulayacaktım.
"Bugün soyadını değiştireceğiz ve Çınarınkiyle aynı olacak birde Hatay'a döneceğiz.""Konuşmamayı tercih ediyorsun peki ama bana karşı sert olamazsın."bu beni öldürür be valla korkuyorum ne yalan söyleyeyim ben kim adam öldürmek kim.
"Bu akşam yola çıkıyoruz hazırlan."
"Tamam."
Arabadan indim.Eve koşup Çınar'ı bulmak için Allah'a yalvarıyordum ki evdeydi.
"Çınar sıçtım abi ben sıçtım."
"Ne oldu lan tanrıça."
"Tanrıça demeyi kimden öğrendin lan sen."
"Gizli numaradan."
"Bi git işine ya.Rüzgar soyadımı değiştiriyor ve Hatay'a gidiyoruz."
"Ha o iş.Kızım sıçmadın sıçtık.Rüzgarcık benide kaçırıyor heheyt be."
"Senin soyadın ne?"
"Kozan."
"Artık benimde."
"Evleniyor muyuz."salak sırıtış ve salak imalı bakış.
"Sıçtırma evlenmene hazırlan."
