Katil Kadın Kumru

•2• Zamanı Gelince

20.12.2021

Depo baskınından sonra çocukları yurda göndermiş gidip hepsiyle tanışmıştık.

Selim Ağabey benimle özel bir şey konuşmak istediğinden bahsetmişti, Şuan İstanbul,ben ve Hanife hanım mutfakta puding yapıyorduk. Selim ağabey çağırınca,onları yalnız bırakıp çalışma odasına çıktım. Mert,Sarp,Yakup,Latif ve Behzat beni bekliyordu. Anlaşılan Kumsal yine sırra kadem basmıştı. Selam vererek içeri girdim ve sandalyeye oturup arkama yaslandım. Sessizliği bozan Sarp olmuştu.

"İzan" dedi çekinerek "Çiğdem..Seninle tanışmak istiyormuş.. Seneler sonra ilk kez biriyle iletişime geçmek istedi. Yani demek istedi-"

"Öncelikle Çiğdem kim? Beni nereden tanıyor? Ve niçin kimseyle iletişime geçmiyor?" Dedim daha yaygın bir şekilde öğrenmek için.

''Çiğdem benim sevgilim. 4 sene önce dayısının tecavüzüne uğradı ve benden başka kimseyle konuşmuyor. Depo olayını anlattığımda seni görmek istediğini söyledi.'' diyerek yerdeki bakışlarını yüzüme kaldırdı.

''Sen,depo olaylarını başkasına mı anlattın?'' dedim dirseklerimi dizlerime yerleştirip yüzümü desteklerken.

''İnan tanışırsan anlayacaksın Kumru,lütfen''

''Tanışacağım tabii ki,sadece bir daha operasyonlardan birine bahsetme. Bu onun iyiliği için.'' Gülümsedim. Sarp ani bir hareketle bana sarılıp

''Çok teşekkür ederim,gerçekten çok teşekkür ederim'' diye tekrarlamaya başladı. Yavaşça kendimden uzaklaştırdım. Yakın temastan hoşlanmazdım.

Etraftaki gergin hava dağılmasının sebebi,Selim Ağabey'in odaya bodoslama dalmasından başka bir şey değildi.

Masanın diğer tarafına geçip oturduğunda,bakışlarını bize kaldırdı. Hazır olduğumuzu gören Selim Ağabey konuşmaya başladı.

" 'Cesur' çiftini tanıyorsunuz. Selen ve Fatih Cesur. Kendileri Cesur Holding'in sahipliği dışında çocuk ve uyuşturucu kaçakçılığı yapıyor. 6 ay sonra büyük bir operasyon olacak. Aldığımız bilgilere göre yarın Brezilya'dan dönüyorlar. 6 ay sonrası için çalışmaya başlayacaklar. Ve ben bu süreç içerisinde,onların içine yardımcı olarak girmeni istediğimden bahsetmiştim İzan" Dediğinde Behzat ağzını açtı. Selim Ağabey sert bir şekilde bakarak devam etti. "Sus. Her neyse,aralarına sızacaksın ve bulabildiğin bilgileri getireceksin,çoğunlukla kodlu olacaktır. Çözebilirsek,kurtarabiliriz.Onlara güven vermen lazım. Sadece 6 ay." Dediğinde bana baktı.

"İstanbul? " Dediğimde gülümsedi.

"Dikkat çekmemek için,bir çocuğunun olması daha iyi olur,İstanbul'u bilebilirler."

"Amca bu çok tehlikeli! Tek başına nasıl göndeririz İzanı!?" dedi Sarp. Behzat'ın yakın arkadaşı olduğu için amca diyordu muhtemelen. Yakup'tan kıkırdama sesi geldi,bakışlarım ona döndüğünde gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı.

"Sarp,bana düşme-" diyemeden kahkaha atmaya başladı. Bende onun gülüşüne kıkırdadım. Bir kaç saniye yada dakika sonra gülmekten akan göz yaşlarını sildi. Hayretle ona bakıyordu herkes. Devam etti kesilen konuşmasına.."Bana düşmez ama,'tek başına' nedir oğlum? İzanın kaçırıldığı zaman,ameliyat masasında narkozla kalkıp adamlara neşter çekmişti. İzandan başkasını gönderirsek tehlikedeyiz asıl." Dedi sırıtarak. "Hem görmedin mi depoyu yakmadan önce nasıl patakladı şerefsizi" Bu sözler kendimi daha iyi hissetmemi sağlamıştı. Sarp diyecek bir şey bulamamış olmalı ki sustu.

"Zaten tek değil. Içeride var adamlarımız. Onları tanımanı sağlayacak şey senin gibi boynunda kılıç dövmeleri var." Dedi Selim Ağabey.