PART 2 | Accident

175 9 0
                                    

·         Lo: Miranda Bennan siz misiniz?

·         Se: hayır. Sekreterimiz söylemiş olmalı. Annem Paris’te.

·         Ni: peki siz ne okuyorsunuz?

·         Se: bence bu tarz soruları geçip konuya gelelim. Tahmin edeyim. Acemi şoför hatası. Ya ölü ya da ağır yaralı var. Ve kazayı yapan kişi de esmer olanınız.

·         Za: benim hatam değildi birden önüme ırlayıverdi.

·         Se: tabii. Tamam anlıyorum.. şimdi olay bence siz abayı ürerken adam önünüz çıktı ve siz de onu fark etmediniz. Hatalı bir frenle hem adamı yaraladınız hem de arabanız bir ye çarptı. Hastane’de de adamın karısı sizi süründüreceğini söyledi değil mi?

·         Ha: bu ne hız?

·         Ni: ilginç.

·         Li:nereden anladınız?

·         Se: öncelikle esmer olanınızın yanağında bir çizik var. Ve sağ tarafta. Yani araba bi ye vurmuş. Büyük ihtimalle de bir kadınla başınız belada olduğu için geldiniz. Ve adam ağır yaralı olmasaydı bu kadar acele etmez beklerdiniz.

·         Za: iyi teoriler. Beni nasıl kurtaracaksın bu durumdan.

·         Se: önce inceleme yapmalıyım. Çevredeki kamera kayıtlarına falan bakmalıyım. Ama sorunun zaten sizden kaynaklandığını sanmıyorum. Ehliyetiniz var mıydı?

·         Za: evet yeni almıştım.

·         Se: işte bu kötü oldu. Demene bölümünde kaza. Büyük ihtimalle ehliyetinize bir süre el koyacaklar. Sakın itiraz etmeyin. Ve  lütfen polislere zorluk çıkarmayın, dediklerini yapın.

·         Za: ya tutuklarlarsa?

·         Se: sorun etmeyin. sadece muhabirlerden sakının yeter.

·         Za: yani beni tutuklayacaklar.

·         Se: suçsuzluğunuz kanıtlanana kadar.

·         Ni: en kısa sürede…

·         Se: halledeceğim. Sonra saate baktım. ‘‘Vanessa’ya adınızı söyleyin gitmeliyim.’’ Sonra koşarak odadan çıktım ve gidip yarış kıyafetimi giyip çıktım ve arabaya bindim. hızlı bir şekilde piste gittim. yetişmiştim.

İçeri girdim arabayı kontrol ettiler ve  pisteki yerimi aldım. Yağmur bardaktan boşalırcasına yağıyordu. Aman arkadan başlamıştım ve hızlanmalıydım. Ben de gaza bastım. Kulaklıktan : ‘‘sen delirmişsin yavaşlamazsan bariyerlere gireceksin!’’ tarzı sesler geliyordu.

Doğruydu ama ayağıma frene bastımda şok oldum. Bozulmuştu. Araba gittikçe hızlanıyordu ama bir şey yapamıyordum. Ben de artık ne olacaksa olsun dedim ve ayağımı frenden çekip sadece önümdekileri geçmeye çalıştım.

Yanımdan arabalar hızla geri gidiyorlardı. Sonra arkamdakilerden birinin bariyerlere çarptığını gördüm. Ama ben bir şey yapamıyordum çünkü inanılmaz bir hızla istemsiz olarak önümdeki iki arabayı da geçiyordum. Sanki ayağım gazlaymış gibi araba hızlanıp duruyordu.

 Saat 470 km hızla gidiyordum. Arkamdakiler ikinci turdayken ben dördüncü  turdaydım. Korkmaya başlamışım. Ve son turu da bitirdikten sonra arabayı durdurmaya çalıştım. Olmadı. En sonunda bariyerlere çarpmaya karar verdim.

Gerçi parçam kalacak mı bilmiyordum ama. En sonunda direksiyonu sola kırdım ve demirliklere  çarpacağım anda arabadan atladım. Çimlerin üzerine düştüm. Kimse ne olduğunu anlayamamıştı. Ben de dahil. Sonra omzumun üzerine düşmüştüm. Geçekten acıyordu.

 Sonra gözlerim karardı ve devamını bilmiyorum. Gözlerimi hastanede açtım. 

CASTAWAY (Louis Tomlinson Fan Fiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin