PART 7 | Sound

111 9 0
                                    

·         Se: o kadar da değil.

·         Va: birşeyler yiyecek misin?

·         Se: hayır. Uyuyacağım. Sabah erkenden gidelim şuraya.

·         Va: tamam. yukarı çıkmanıza yardım edeyim.

·         Se: iyi olur. sonra Vanessa’nın yardımıyla üzerimi değiştirdim ve yatağıma uzandım. Sabah Vanessa beni uyandırdı.

·         Va: günaydın Serena.

·         Se: sanada günaydın Vanessa.

·         Va: kahvaltı hazırladım. Önce onu yapar sonra gideriz.

·         Se: olur. sonra üzerimi değiştirdim ve Vanessa’yla aşağı inip kahvaltımızı yaptık.

·         Va:bayan Serena

·         Se:efendim?

·         Va: siz uyurken gece ben bu adamı biraz araştırdım.

·         Se: kimi?

·         Va: kazadaki adamı. Hani vurulmuş olan.

·         Se: Ee ne oldu?

·         Va: biraz garip birkaç şey buldum.

·         Se: anlatsana.

·         Va: bu adam bir kaçakmış.

·         Se:ne kaçağı? Yani buranın vatandaşı değil mi?

·         Va: artık vatandaşı sayılıyor. Yaklaşık on dört yıl önce buraya gelmiş.

·         Se: başka?

·         Va: birde birkaç kumarhanede özellikle Vegastakilerde birkaç kaydı var.

·         Se: şimdi anlaşıldı. Kesin borcu…

·         Va: garip olan kumarhanenin ona borcu varmış.

·         Se:ne? Çok saçma.

·         Va: evet. ve adamın bir alışveriş merkezi var.

·         Se:yani zengin.

·         Va: Bradford’da oturuyor.

·         Se: yani zengin değil. Çok karmaşık. Bence bir an önce olay yerine gidelim.

·         Va: katılıyorum. Sonra Vanessa hemen masayı toparladı ve biz de evden çıktık. Arabaya bindik ve kaza olan yere gittik.

·         Se: burası olduğuna emin misin?

·         Va: evet. tüm kayıtlar buradan toplandı.

·         Se: hiçbir dükkanda hasar yok. Duvarlarda bile yok.

·         Va: şuradaki müzik market arabanın vurduğu yenin biraz ilerisinde.

·         Se: hadi gidelim o zaman. Sonra içeri girdik.  Oradaki bir personelle konuştuktan sonra burada hiç kaza görmediğini söyledi? Ne?

·         Va: peki dün burada olan bir personel tanıyor musun? Ya da patronun?

·         Adam: Jeff’le konuşun o hep buralardaydı. Sonra yaka kartında Jeff yazan adamın yanına gittik. Onunla konuştuk.

·         Se: yani dün burada bir kaza oldu.

·         Jeff: evet. oldu. Hatta kendi gözlerimle gördüm.

·         Se: peki dikkatini çeken bir şey oldu mu? Yani adamla ilgili.

·         Jeff: o adam her zaman buralardadır. Ara sıra içeri girer bir şeyler alır çıkar.

·         Se: anlaşamadığı biri?

·         Jeff: gördüğüm kadarıyla hiç kimseyle takışmadı. Hatta buradakiler ona saygıda duyar.

·         Se: peki karşı binaların çatılarını görebileceğim bir kamera var mı? Yada kaza anında o tarafı görmüş olabilecek biri?

·         Jeff: karşıdaki dükkanlara sorabilirsiniz ama ben görmedim. Tam dükkandan çıkacakken aklıma başka bir soru geldi.

·         Se: bir şey daha. Kaza olmadan önce bir silah sesi falan duydun mu

? adam biraz etrafa bakındı. Sonra anki bir şey hatırlamış biri durdu.

·         Jeff: hayır bir şey duymadım.

·         Se: emin misin? Bence bir şey hatırladın.

·         Jeff: hayır ben e zaten kazaya tam olarak tanık eğilim. Sadece araba duvara çarpınca fark ettim.

·         Se: arabada kimin oluğunu biliyor muydun?

·         Jeff: hayır. Ama yakında haberlere sızar.

·         Se: peki teşekkürler.  Sonra o dükkandan çıktık ve karşıki kefeye girdik. Orada da herkes olayı görmüştü ama karşı binayı gören yoktu. karşı binada yaşayan biri var mı diye sorduğumda ise oradaki bir kadın bana döndü.

·         Kadın: orası yaşlı bir kadının. Ve içinde sadece o oturuyor. Açıkçası  birkaç aydan beride binaya birinin girmediğine eminim.

·         Se: o binayı mı izliyorsunuz ki biliyorsunuz?

·         Kadın: tabii ki hayır. Zaten  kadının birkaç aydır orada kapalı olduğundan ölüğünü düşünüyoruz.

·         Se: o binaya bakan bir kamera var mı? Mümkünse çatıyı gösteren?

·         Kasiyer: kapısını gören bir kayıt olabilir. Size yarımcı olayım.

·         Kadın: yardımı olur mu bilmiyorum ama burada daha doğrusu iki yandaki binada oturan bir kadın var. O buradaki olup biten her şeyi bilir. Bence onunla konuşabilirsiniz.

·         Se: Vanessa sen adresi al bende Kayılara bakayım.

·         Va: tamam. sonra Vanessa masada oturan kadının yanına geçti. Ben de kasiyeri takip ettim. Bir odaya girdik. Oradaki izlediğim kaydı aldım ve incelmek için eve götürmeye karar verdim. Odadan çıktım. Vanessa’da elinde bir kağıtla yanıma geldi.

·         Se: gidelim mi?

·         Va: umarım kadın yaşıyordur.

·         Se:neden?

·         Va:bayağı bir yaşlıymış da ondan diyorum. Sonra kefeden çıktık. Adresi verilen binaya girdik. Üçüncü kata çıkarken kulağıma bazı sesler geldi: ‘‘Eğer bir şey anlatırsan bu fotoğraftakiler artık orada olmazlar anladın mı beni!’’  

CASTAWAY (Louis Tomlinson Fan Fiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin