PART 5 | Intruder

135 10 1
                                    

·         Se: tamam. kapıda beklerken arkadan biri geldi. Bende o refleksle arkamı döndüm.

·         Ni: merhaba.

·         Se: merhaba?

·         Ni:hatırlamadın mı? Sabah ofisteydik ya.

·         Se:  ah evet. unutmuşum. Kusura bakmayın.

·         Ni: adınız Serena’ydı değil mi?

·         Se: e-evet.

·         Ni: bende Niall Horan.

·         E: memnun oldum.

·         Ni: ayağınıza ne oldu?

·         Se: yarış…

·         Ni:yarış?

·         Se: hayır. merdivenden düştüm.

·         Ni: ama… her neyse. Geçmiş olsun. Umarım ciddi değildir.

·         Se: değil. Basit bir burkulma.

·         Ni: güzel. Ee kaç senedir avukatsınız? Opps! Sanırım avukat olmadığımı bilmiyordu?

·         Se: aslında daha okuyorum.

·         Ni: öyle mi? Davayla ilgilenebiliyor musunuz?

·         Se: vekil olarak evet.

·         Ni: umarım sorun çıkmaz.

·         Se: çıkmayacak.

·         Ni: sonra görüşürüz o zaman. Ah benim şu merakım!

·         Se: siz neden buradasınız?

·         Ni: şey bir arkadaşım burada da.

·         Se: emin misiniz?

·         Ni: evet?

·         Se: bay Horan lütfen bana yalan söylemeyin.

·         Ni: ne yalanı?

·         Se: hadi ama yalan söyleyeni kesinlikle anlarım ben. Ve sen basbayağı yalan söylüyorsun şu an.

·         Ni: hayır söylemiyorum. O sırada Vanessa kornaya bastı.

·         Se: yakında öğreneceğim nasıl olsa. Sonra Vanessa’nın yardımıyla merdivenlerden indim ve arabaya bindim. Niall’da kaçamak bir bakış atıp içeri girdi.

·         Va: Serena?

·         Se: efendim?

·         Va: Niall’ı değil mi o?

·         Se: sen nereden tanıyorsun ki?

·         Va: acaba dünyaca ünlü bir boy band solisti olduğu için olabilir mi?

·         Se: öyle mi? Ben bilmiyordum.

·         Va: dalga geçiyor olmalısın.

·         Se: yo ciddiyim. Sadece İrlandalı aksanı var onu fark tim o kadar.

·         Va: ondan hoşlandın galiba?

·         Se: Vanessa ayağım ne zaman iyileşirmiş sordun mu?

·         Va: üç hafta en az.

·         Se: vee tatil zehir olur.

·         Va: öyle deme evde de eğlenebilirsin.

·         Se: sen kamera kayıtlarına bakabildin mi?

·         Va: evet. ama o çevreyi çok iyi gören bir kamera yok sanırım. Yine de kontrol edeceğim birkaç kayıt daha var. Erken konuşmayayım.

·         Se: şey aslında sen dava ile ilgili tanıkları soruştur ben de o kayıtlara bakayım. Daha iyi olur.

·         Va: benim için sorun olmaz. sonra evime geldik. Vanessa yine üç basamaklık merdivenden çıkmama yardım eti ve kapıyı açtı.

·         Se: geldiğin için sağ ol Vanessa.

·         Va: yardımcı olacağım bir şey olursa beni istediğiniz saatte arayabilirsiniz bayan Bennan.

·         Se: Vanessa söyleme şunu. Sevmiyorum biliyorsun.

·         Va: tamam Serena. İstersen sana yemek falan getirebilirim.

·         S: aslında senin için sorun olmazsa bende kalabilirsin. Hem odama çıkmak için yardıma ihtiyacım olacak. 12 basamak kadar.

·         Va: zevkle. O zaman ben bir şeyler alıp gelsem iyi  olabilir ha?

Se: evet  iyi olur. sonra ben içeri girdim. Vanessa’da bir şeyler almaya gitti. Açıkçası şimdiden sıkılmıştım.neyse ki birkaç dakika sonra sanki Vanessa sesimi duymuş gibi kapıyı çaldı. ama kapıyı açtığımda onunla karşılaşmamıştım.

CASTAWAY (Louis Tomlinson Fan Fiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin