Okumalar için teşekkür ederim. Daha fazla olsaydı daha çok mutlu olurdum. Bu bölümü hem Şubat hem Devrim adına yazdım. Multimedia'da Devrim var. Iyi okumalar :))
Gözlerimi açtığımda başımın ağrısı tekrar gözlerimi kapatıp ufak çaplı bir çığlığa sebep oldu.
Tanrım kafam öyle cok ağrıyordu ki.
Zor da olsa olduğum yerde oturup etrafıma baktım. Nerdeyim ben?
Üzerimde bana bol gelen bir erkek ceketi ve sigara kokan bir oda.
Hayır hayır dün kimseyle yatmadım. Yatmış olamam çünkü yapmam yani yok yok.
"Uyanmışsın küçük" gelen sesle yerimden fırlayıp yorganı üzerime çektim.
"Ben neden burdayım, noldu kimsin sen?" çaresizce bağırırken bana doğru yaklaşan erkeğe baktım. Üzerinde yeşil üstünde hard yazan bol bir tişört altında basketbol şortu vardı. Siyah saçlı beyaz tenli yeşil gözlüydü.
"Gerçekten mi? Dün gece ismimi cok haykırdın halbuki" dedi umarsızca. Hey ben bu çocukla ne yaptım??
Tekrar yanıma yaklaşıp işaret parmağıyla yorganı gösterip:
"Üzerini örtmene gerek yok o ceket de benim ve onu geri almak istiyorum."
"Bana dün gerçekten ne olduğunu anlatana kadar bu odadan dışarıya adım atmam." sinirlenmiş gibiydi. Elleriyle saçlarını tutup kafasını eğdi.
"Bak dün gece kafan trilyonken yanıma gelip saçma sapan çocuksu hareketlerde bulundun sonra da bayıldın bende, gördüğün gibi işte buraya getirdim seni" gözlerimin birini hafifce kapatıp kaşımı kaldırdığımda bana boş boş bakıp:
"Hadi ama, sana dokunmadım bile."
"Burda uyumadın değil mi?" diye sorduğumda kahkaha atıp şaşkınca bana baktı
"Gerçekten bunu mu merak ediyorsun? Her kız benimle uyumak ister ama hayır seninle değildim."
"En son hatırladığım şey aptal arkadaşımın beni bırakıp gitmesiydi. Bana bıraktığı ağrı kesici de sanırım ağrı kesici değildi"
Tekrar kahkaha atmıştı. Hadi ama yapma şunu çok sevimli oluyorsun.
"Yani sen hap atmadın başkası verdi sana öyle mi sakar?"
"Nesi komik ki bunun?" diye sorduğumda kafasını başka tarafa çevirip elini sallarken:
"Ceketi ver ve çık artık şu odadan isim gücüm var" aptal mı ya bu çocuk?
Ceketi çıkarıp ona uzattıktan sonra yataktan kalkıp yürümeye başladım. O ise cebinden sigarasını çıkarmış bir eliyle de çakmakla sigara yakıyordu.
Kapıyı açtığımda karşıma esmer kırmızı elbiseli koca dudaklı bir kız çıktı. Bana sanki iğrenç bir şey görmüş gibi bakarken:
"Devrim? Dün geceden beri seni arıyorum nerdeydin hayatım" dedi. Evet bu o çocuğun sevgilisi olmalıydı. Ah yanlış anlamış olabilir miydi sonuçta odadan çıktım.
"Burda ne işin var Sıla okula gitsene sen"
Kızın yüzüne bile bakmadan ceketini giyip kapıya yaklaştığında tekrar bana bakıp:
"Hala burda mısın küçük? Eve gitme vaktin gelmedi mi?" diye sorduğunda dilimi çıkarıp yürümeye devam ettim.
Bardan çıktığımda telefonumu açıp baktım ve bingo. 18 cevapsız arama 23 mesaj. Babam aramış Sevda aramış ve Veli abi.
Bit-tim. Tek kelimeyle hayatım kaydı.
Sedef'in numarasını yazıp aramaya bastım. Biraz bekledikten sonra:
"Şubat nerdesin sen dün geceden beri seni arıyorum" diye bağırdı. Tesadüfe bakın ki bende onu arıyorum ve yine tesadüfe bakın ki beni barda bırakıp giden o.
"Ya sen aptal mısın ha? Sen gerizekalı mısın Sedef?" sinirden titreyen ellerimle telefon düşmesin diye uğraşıyordum.
"Devrim'le birliktesin diye duydum" sesini alçaltmış sinsi sinsi konuşuyordu.
"Telefonumda bil bakalım kaç cevapsız arama var ve bil bakalım kim aramış?" bağırırken taksiyi durdurup içeriye oturdum.
"Olamaz, baban? Veli abi? Boku yedik Şubat"
"Dün gece bana bıraktığın ağrı kesiciler var ya hani Sedef"
"Ee?"
"Onlar uyuşturucuymuş ama sen bunu bilmiyordun tabi değil mi?" diye sorduğumda ses gelmedi. Sonra telefon kapandı. Bu kızı öldürücem hemde yarın.
Taksiden inip Mehmet amcalara doğru yürürken deliymişim gibi kendi kendime konuşuyordum. Babam orda olabilirdi ve en son çok sinirliydi. Kapıyı çalıp beklemeye başladım. Bir kaç saniye sonra Mehmet amcanın eşi Sevgi teyze kapıyı açtı.
"Şubat baban çok sinirli içerde seni bekliyor." dediğinde anladım ki başım büyük belada.
Oturma odasına gelip kafamı hiç kaldırmadan yürümeye devam ettim. Babam bana bakıp eliyle koltuğu gösterdi. Koltuğa oturup ona baktım. Sinirli değildi sadece garipti. Onu böyle görmemiştim.
"Şubat bir daha Devrim'e gitmeni istemiyorum anlaşıldı mi?"
"Sen.. Nerden biliyorsun?" diye sorduğumda elleriyle kafasını tutup tekrar bana baktı.
"Biliyorum Şubat benim öğrenmeyeceğimi mi sandın. Ben her şeyi bilirim. Şimdi eve gidiyoruz hazırlan." işte şimdi sinirlenmişti. Hemen yerimden kalkıp Sedef'e küfür etmeye başladım. Evden çıkıp arabaya bindik ve kendi evimize gitmek için yola koyulduk.
-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.
"O kız kimdi Devrim" bu kızdan sıkılmaya başlamıştım. Sırf Tekin'in sevdiği kız diye takılıyordum ama bu kaltak bana aşık olmuştu.
"Bu seni ilgilendirir mi?"
Ceketimi üzerime geçirirken gelen koku başımı döndürdü. O kızın kokusu olmalıydı ki çilek gibiydi. Ceketim kız kokuyordu bu hiç hoş değildi. Ceketi çıkarıp koluma aldım ve diğer ceketi üzerime geçirdim. Seren ise kapıdan hala yavru kedi gibi bana bakıyordu. Yaklaşıp dudaklarını öpmeye başladım. Hemen yumuşadı. Kollarıyla saçlarımı çekip bacaklarını belime doladı. Ah bu kız uslanmaz.
"Seni her gün istiyorum Devrim be etrafında gördüğüm kızlar sinirimi bozuyor hele de liseli küçük bir kız. O kızla ne işin vardı tanrı aşkına?"
Uzaklaşıp kapıdan çıktım. Arkamdan yürümeye devam ederken aynı anda söyleniyordu. Arkamı dönüp:
"Yaptıklarım seni ilgilendirmez anladın mı? Memnun değilsen siktir ol git." diye bağırdığımda olduğu yerde kaldı.
Bardan çıkıp yürümeye devam ederken Selim yanıma yaklaştı.
"Dün odana çağırdığın kız?" dediğinde kafamı eğip tekrar ona baktım:
"Adı ne?"
"Şubat Yergi. Arkadaşım olur Devrim bu kız diğerlerine benzemez bırak uğraşma onunla."
"Nasıl anlamadım?"
Başını kaşıyıp konuşmaya devam etti.
"Bak Şubat kırılgan bir kızdır ve... Onun yaşadıkları... Sana kız bulurum Şubat'ın peşini bırak sadece tamam mı?"
Selim kardeşim sayılırdı. Onun söyledikleri benim için hep önemliydi.
"Tamam sorun değil zaten dün gece uyudu ona dokunmadım." dediğimde rahatlamış gibi yapıp el salladı ve uzaklaştı.
Dün uyurken sayıklamıştı ve bu çok komikti. Şubat Yergi. Sikiyim ne diye bunu düşünüyorum ki ben.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Devrim
Teen Fiction"Şeytan olan senmişsin sakar." Hala ağlıyordu, suçluydu ona acıyordum. "Tek kelime et, tek kelime et ki seninle olmam için bir sebebim olsun." Konuşuyordu. Bittiğini farkındaydı. Beni kandırmak ona hiç bir şey kazandırmamıştı. "Konuş lanet olası" k...