ÖZLEM.

158 12 2
                                    

Bir hafta geçmiş ti.
Zehra Arafata çıkmış oradada karşılasmistı Zeyd ile...
Zehra Zeyd 'i sevmişti saf kalbini temiz kalbine Zeyd'i koymuştu artik her duasinda Zeyd'i Allah'tan isteyerek gözyaşı dökmüştür .
Zeyd de aynı şekilde.

birbirinden habersiz birbirlerini Allah için ,Allah tan isteyen iki temiz kalp sanki bir birleri için yaratılmışlar gibi sanki biri ölürse diğeri de ölecekmis gibi severler bir birlerini ama bir türlü konuşma fırsatı bulamaz Zeyd ona olan sevgisini diline dokmek ister ama fırsat bulamaz her fırsatta bir engel çıkar karşısina ve Zeyd anlar artık ancak Allah isterse karşılaşıp anlatir derdini sevdigine o günden sonra Zeyd pek ustelememis ve artık Allah'a
Bırakmış kendisini .
Zehra ise uzun zamandır göremediği sevdiğine yanıp tutuşurken gözlerinden yaşlar eksilmez arkadaşları sorar ama Zehra tek kelime etmez ve anlını secdeden kaldırmaz tam bir hafta geçmiştir ne Zehra Zeyd'ini görmüş nede Zeyd Zehra'sını görmüş .
Iki yürek bir biri icin yanıp tutuşurken .ikiside birbiri için allah a yalvarmislar .

elden ne gelirki Allaha tövbe etmekten baska, Allah'a dönmekten başka ne gelirki elden.

Zehra artık umudunu yitirmiş Zeyd'ini görmediği ikinci haftasına girmişti Üzgündü ama toparlanması gerekiyordu bu şekilde kendini salmamasi gerekirdi bunu anlamıştı ve artık kendini allaha adamış bir şekilde Kâbe ye doğru yürümeye başlamış. Yine heyecanlanmisti.
Kâbe yi ilk gördügü anki heyecanla gitmiş Zehra .
Kâbe yi ilk gördüğü zamanki gibi ağlamaya başlamıştı LEBBEYK ÂLLAHUMME LEBBEYK,LEBBEYK KELA SERIKELE KE LEBBEYK.
Zehrada her kes gibi tekrarlayip diğerlerini takip ediyorduu bunu her yaptıginda içi huzur buluyordu...

Zehra tavaftan sonra yeşil hutbeyi izlemeye ve bir yandanda Allah'i zikretmeye başlar tesbihatini bitirip namaza durur.

Bir anda yanı başında bir hareketlilik olur Zehra 'nın, Zehra başını secdeden kaldırır ve selam verip önüne bakar yaşlımı yaşlı bir teyze vasfina dayanmış ayakta durmaktan bir hitap düşmüş.
Zehra yerinden doğrulur ve teyzenin koluna girerek yere oturtur hemen çantasından suyu teyzeye icmesi için verir ama yaşlı teyze suyu guzel bir dille ve oruçlu olduğunu söyleyerek geri çevirir Zehra utan digi icin başını önüne eğip ağlamaya başlar.
Yaşlı teyze ne olduğunu anlamak için Zehra nın başını kaldırır, ve
"Kızım kötü bir şey mi söyledim yoksa? Kalbini mi kırdım?neden ağlıyorsun ? ." Der teyze Zehra ise teyzeye sıkı sıkı sarılıp ağlamaya başlar .
Annesini özlemişti Zehra özlemini teyzeye sarılarak bir nebze olsun azalmıştı hemen teyzeden uzaklaşıp.
"Estağfurullah teyze ben sadece annemi özledim de kusura bakma."
Der ve tam ayağa kalacağı sırada yaşlı teyze.
"Güzel kızım bana yardım edebilirmisin otelime kadar."
Der ve mahçup bir şekilde Zehra ya bakar.
Zehra hemen.
"Tabiki götürürüm teyze."
Der ve teyzenin koluna girip ayağa kaldırir.

.........

Zehra teyzeyi oteline bırakıp kendi oteline yola koyulur.
Odasına gidip biraz dinlenip tekrar Kâbe ye gidecektir çünkü artık buradaki son gunleriydi özligcekti Zehra buraları aklına gitmesi gerektigi geldiğinde gözünden yaşlar akardı.
....

Yaşlı teyzeden sonra üç gün geçmişti.
Artık gitme vakti gelmişti herkes sonkez hüzünlü bir veda gerçekleştirirken Zehra da ağlıyordu gidecekti belki birdaha kısmet olmayacak buralara gelmek bunu her düşündüğünde hickirarak ağlıyordu Allah aşkıyla yanıp kül olurken bir yandanda Zeyd'ini düşünemeden edemiyordu belki sadece son kez görse içi rahatlayacakti Zehra'nın.

Herkes otobüslere binip gitmislerdi Zehra nın otobüsude kalkmak için hareket etmeye başlayacaktiki bir anda durdu ve kapıları açıldı ,
Zehra heyecanlanmisti Zeyd sanmisti ama Kâbe de gördügu yaşlı teyze binince teyzeye hüzünlü bir tebessüm yollayarak yanına oturtur ve yolculuklari başlar.
Artık Adana'ya gelmişlerdi Zehra yı eve bırakan Sedef ve abisi kendi evlerinin yollarını tuttular.
Eve geldiklerinde Sedef'in abisi Suat kardeşine dönüp.

"Sence artık Zehra 'ya açılmalimiyim
Onunla evlenmek istediğimi söylemelimiyim.
Sedef bir şey söyle bana."

Sedef hernekadar şaşırsada abisinin bu kadar acele etmesine. yinede bozuntuya vermeden.

"Abi acele etmiyormusun?"

Çünkü Sedef farkındaydi Zehra'nın
Kalbi Umrede kaldıgini hernekadar Zehra hiç bir şey söylememiş olsada anlamıştı Sedef en yakın arkadaşını.
Ama nasıl abisini ikna edebilirdi onu iyi düşünmesi gerekti. Abisinin ilgisini uzun zamandır farkındaydı ama Zehra ya hic bir sey söylememisti
Heleki şimdi hic olmazdı.

"Sedef, Sedef,Sedeeeffff."

"Hııı"

"Ne oluyo sana bu aralar aklın nerede iki saattir seni kendine getirmeye çalışıyordum iyimisin sen."

"Abi bir nefes al iyiyim ben sadece dalmışım."
Der Sedef

"Sana diyorum neden acele ediyormusum bilmediğim bir şey mi var?."
Abisi korkmakta haklıydı eğer Zehra'nın aklında başka biri varsa bilmesi en doğal hakkiydi.

"Abim yok senin bilmediğin birşey yok merak etme sadece Zehra şu zamanlar biraz duygusalmi desem nasıl desem bilmiyorum ama şuan sırası değil bence."

Sedef gözlerini kapatıp içten bir ohhhh ceker ve abisine doner ...

Zehra,ailesiyle hasret giderip odasına çekilmişti,
Sabah okul olmadığı için içi rahat bir şekilde namazını kılıp uyumaya karar vermişti.

Sabah ezan sesiyle uyanan Zehra namaz kılıp tekrar yatmak için yatağına uzanmıştiki telefonu çalmaya başlar,
Sedef'in aradığını görünce hemen açıp.
"Efendim canım"

"Zehra nasılsın,? uyku tutmadıda namazdan sonra, bende seni arayayim dedim, insaAllah uyandırmamisimdir uykundan ."

" iyiyim Sağol canım sen nasılsın benide uyku tutmadı."

"Bende iyiyim Sağol Zehra saba 09:00 da buluşalımmı?"

" tamam Olur hadi görüşürüz o zaman."

" görüşürüz"

Sedef arkadaşinin kalbinde
Hâla o adamın olup olmadığını sormak ister ama başına geleceklerden habersizdir.

Zehra daha fazla yatakta oyalanmayip üstünü giyinip kahvaltı hazırlamaya başlar.
Kahvaltılarını yaparken bir anda babası
"Zehra kızım"

"Efendim baba"

"Hani Sedef'in abisi varya Suat"

"Evet baba,ne oldu kötü bir şey yok ya"

"Yok kızım kötü bir şey yok sadece, uzun zamandır sana görücüye gelmek istiyorlardi, eğerki seninde gönlün varsa çağıralim diyorum ne dersin."

"baba biliyorsun biz beraber büyüduk Suat abiyi olmayan abim bildim oyüzden kusura bakma baba"

"Tamam kızım"

Zehra'nın eli ayağına dolaşmisti babasından böyle şeyler duyunca bi acayip olmuştu utanmıştı Zehra abisi bildiği adamla hiç böyle bir karede görmemisti kendini üzülmüstü Zehra.
Babasına Sedef ile buluşacagini söyleyip evden çıkar durağa gelip beklemeye başlar otobüsu gelince binip buluşacaklari yere gelir ve Sedefi aramaya başlar,
Sedefin bir adamla tartıştigini goren Zehra hemen yanına gidip.

"Sedef napiyorsun ne bu hal"

"Bu adam gelip meyve suyunu başımdan aşağıya döker gibi üzerime döktü bende hesabını sormaya çalışıyorum."

"Bakın hanım efendi yanlışlikla oldu Özür dilerim tekrar"

Zehra adama donerek yüzüne bakmadan.

"Önemli değil siz arkadaşimin kusuruna bakmayın iyi günler size."

Der ve Sedef'in koluna girip lavaboya sürükleyerek götürur ,orada bi güzel sorguya çektikten ,sonra uzerinide islak mendille halledip.
Büyük salona geçerek,
oturmak için boş masa varmı diye bakacaklardiki.
Zehra bir anda o Kâbe deki yaşlı teyzeyi görür, yaşlı teyzeyi görünce Kâbe gelir aklına Zehranin gözleri dolmaya başlar çünkü Zeyd düşmüştu aklına. hemen kendisini toparlayip teyzenin yanına gider....

KÂBE DUAM.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin