Kader ya beklenmedik bir anda çıkarır karşınıza birini. Ne seviyorum diyebilirsin ne de seviyorum bi nevi arafta kalmışsındır. Bazen onun sana bakışlarını yakalarsın sanki o da seni seviyormuş gibi hissedersin zaten iki seçenek yok mu? Ya severek bakıyordur yada öylesine. Bazen gülüşünü yakalarsın sende onla beraber gülersin ama neden güldüğünü bilmezsin bile onu sevmiyosundur ama ondaki bazı şeyler sizi çekiyordur ve bunu kendinize itiraf edemezsiniz. Aslında her şeyden hemen emin olmamak gerekir herkese hemen güvenmemek gerekir zaten bu zamana kadar bundan yanlız kalmadık mı? Emin olamadığımız duygularımızdan, birilerine düşünmeden erkenden güvendiğimizden, dalgasına olan bir şeyi ciddiye aldığımızdan ya da onlardan farklı olduğumuzdan. En çokta bizi farklı olmakla suçlamıyorlar mı zaten, bir şeyleri deli dolu yapmayı sevdiğimizden, sevdiğimizden emin olunca itiraf ettiğimizden, sürekli güldüğümüzden, sonuçta eğlenmek için bir gündüzümüz var ağlamak için, üzülmek için, düşünmek için geceler yeterince bizim...
Yine sizleri konudan konuya sürükledim sanırım. :)
