Dört

31 3 2
                                    

   Arabamı apartmanın önüne park edip ağır adımlarla arabadan indim.Yemeğimizi yiyip 4 saatlik bir çalışma süresinin ardından nihayet evimdeydim.

Burası senin için iyi bir yer Açelya.Sadece henüz buna inanmıyorsun.

Şirkette an az 1 yıl bizimlesin.

Selim'in söyledikleri kafamda dönüp duruyordu.Hele bugünkü rezilliğime ne demeli?Çocuk benim kahveyi şekersiz içtiğimi bile hatırlıyordu ama ben onun hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyordum.Selim insanları tanımayı severdi ama kendini tanıtmaktan pek haz almazdı.Bu yüzden onu anlamanız birkaç yıl sürebilirdi.

Anahtarı deliğe sokup kapıyı açtım ve ayakkabılarımı ve çantamı vestiyere bıraktım.

"İreemm ben geld- Yusuf Bey?" Yusuf Bey ve İrem salonda oturmuş kahve içiyordu.İrem 'kusura bakma lütfen' bakışları atıyordu.

"S-sizin burada ne işiniz var?" Karşısına yani İrem'in yanına oturdum ve söyleyeceklerini dinlemek için bekledim.

"Açelyacım.Bilirsin bu devirde senin gibi çalışan bulmak çok zo-"

"O şirkete geri dönmeyeceğim Yusuf Bey.Sizin dikkatsizliğiniz yüzünden az daha işsiz kalıyordum ben.Hadi ben iş buldum beni boşverin,peki diğerlerine ne olacak?"

"Açelya bak her şeyi eski haline getirmeyi başardım ve kovulan elemanlara işlerini geri verdim.Tek eksiğimiz sensin."

"Kusura bakmayın benim artık yeni bir iş hayatım var.Şimdi lütfen evimden gider misiniz?"

"Selim'le çalıştığın için pişman olacaksın.." sinsice sırıtıp evden çıkarken aklımda tek bir soru vardı :

Allasen bunlar nereden tanışıyorlardı?

"Açelya sence de anlatman gereken birşeyler yok mu?" Derin bir nefes aldım.Ve İrem'in karşısına oturup olanları tek tek anlattım.

"Bak İrem,şu iş buldum dediğim şirket var ya,"

"MegHan Plaza?"

"Evet orası.Şirketin patronu benim liseden arkadaşım çıktı."

"Vay anasın-"

"Lafımı bölme de anlatayım.Bu ikisi nereden tanışıyor olabilirler ki?Biri eski patonum biri liseden arkadaşım.İmkansız yani."

"Şu çocuğun ismini versene sen bana." kaşlarımı kaldırdım. "Ne?"

"Şu liseden arkadaşın olan." gözlerimi devirdim. "Ben ne diyorum sen neyin peşindesin."

"Ya söyle hadii"

"Selim Karel." laptoptan Google'a "Selim Karel" yazıp yüklenmesini beklerken yemek yapmak için mutfağa girdim.Ben olmasam ev ne halde olurdu allah bilir.

"Oha ya.Vikipedisi bile var." Güldüm. "Bugün ne yiyelim?"

"Yakışıklıymış yani Allah var şimdi."

"İrem!"

"Tamam,pizza yap bana." kaşlarımı çattım.Bugün resmen kaşlarımla yapabileceğim her eylemi denemiştim.Kaşlarıma kramp girse yeriydi.

*****


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aşkın AÇELYA HaliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin