be thankful for that | yoonmin pt.2

8.1K 411 83
                                    

Bizi canlı tutan tek şey; aşktı.

~

"Hey," diye mırıldandı Yoongi. Karşısındaki miniğe bakarken içinde kopan fırtınaları kimse tahmin edemezdi. "bu gece birlikte film izleyebiliriz."

O an için kim olduğunu, ne olduğunu aklından çıkarmıştı. Sadece Jimin ile biraz daha yakın olmak istiyordu. İki haftadır onunla sadece okulda görüşüyordu, tamam belki telefon numarasını da başkanlık mertebesini kullanarak gizlice almış olabilirdi ama asıl istediği bu değildi.

Asıl istediği, Park Jimin'in kendisi için gülmesiydi.

Bunu hak edip etmediğini hiç bilmiyordu.

Jimin, kendisini kurtaran başkana utangaç bir bakış atıp onunla neden ilgilendiğini merak etti. Okulda onu seven çok kişi olmadığı için popüler Yoongi'nin onu evine çağırması garip geliyordu.

"Olur," dedi Jimin. "okuldan birlikte çıkalım o zaman."

Başına nelerin geleceği hakkında en ufak fikri bile yoktu.

Yoongi'nin karanlık gözleri bir anlığına kırmızıya geçiş yaptığında Jimin, çantasını eline almış yürüyordu. Yoongi, gülümseyerek kendine hakim olmayı diledi.

Eve geldiklerinde Jimin'in içini bir korku sarmıştı çünkü Yoongi'nin evi alışılmadık bir hava içeriyordu. Tüm koltuklar bembeyazdı ve üstlerinde en ufak bir toz bile yoktu. Açık mutfağı gördüğünde ise daha çok şok oldu. Mutfak, ev yapıldığından beri hiç kullanılmamış gibiydi. Jimin, onun nasıl yaşadığını merak etti. Onun hakkında her şeyi merak etti. Ona doğru çekiliyordu ve bu girdap, duracak gibi değildi.

"Otursana," dedi Yoongi ve saçlarını karıştırarak titremesini belli etmemeye çalıştı. "filmi seçip geliyorum."

Jimin dakikalar sonra filmi izlerken acıkmaya başlamıştı ama Yoongi, tüm dikkatiyle seçtiği aksiyon filmini izliyordu. Kocaman salon takımındaki çift kişilik koltukta dip dibe oturmaları, Jimin'in kendine gelmeye çalışmasında ayrı bir etkendi. Kanı sanki Yoongi ile yan yanayken daha hızlı akıyordu. Bir şekilde hissediyordu. Kalbi, on yedi yıllık hayatında hiç bu kadar telaşlı olmamıştı.

Küçük parmaklarını Yoongi'nin omzuna değdirdi ve Yoongi saliseyle birlikte yüzünü ona çevirdi. Burunları arasında santimler varken Jimin derin bir nefes aldı. Yoongi'nin verdiği nefes Jimin'in akciğerlerine dolarken huzurla dolmuş gibi hissetti.

"Acıktım," dedi Jimin ve gözlerini büyüterek mutfağı gösterdi.

Yoongi kendi salaklığına söverken kendisinin ihtiyacı olmadığı için Jimin'i de düşünmediğini fark etti. Filmi durdurup neredeyse hiç kullanmadığı mutfağa girdi ve abur cubur aramaya başladı. Sonunda her şeyden bir kase doldurup içmesini umduğu kolayı bardağa döktü ve Jimin'in karşısındaki sehpaya bıraktı.

Jimin belli belirsiz teşekkür ederken Yoongi ilk kez birine hizmet etmenin hoşuna gittiğini düşündü. Film biterken Jimin doymuş hissediyordu ve kolayı Taehyung'tan dolayı sevdiği için tek dikişte bitirmek istedi. Küçük parmakları buna izin vermezken cam bardak ellerinin arasından kaydı ve keskin parça Jimin'in serçe parmağını çizdi. Taze kan pıhtılaşmadan dökülmeye başladığında Yoongi'nin kahveleri kırmızıya döndü ve elleri buzlu suya girmişçesine donmaya başladı. Yapamazdı henüz ilk buluşmalarında ona her şeyi anlatamazdı. Gerçek kimliğini onun gibi bir meleğe söylemekten utanıyordu. Jimin acıyla Yoongi'ye döndüğünde dişlerini sıkan ve gözleri animelerinkine benzeyen kırmızı daireler gördü. Parmağındaki kanı kokladı ve Yoongi'nin içini çektiğini duydu.

Korku, somut bir taş gibi kafasına yüzlerce kez düşerken ayakları gerilemeye başladı taa ki sırtı gri renkle boyalı duvara çarpa dek. Yoongi derin nefesler alırken yutkundu.

"Özür dilerim," dedi. "senden uzak durmalıydım ama senden hoşlanmaya başladım. Açıkçası seni düşünmeden duramıyorum. Konu, kanının harikulade kokması değil. Seni sadece o masum kalbin için seviyorum, inan."

Korkudan dizleri titreyen Jimin'e yaklaşırken kelimelerini düzgün seçmeye çalışıyordu. Jimin, gözleri hala kırmızı olan adama inanmak istiyordu.

"Ben uzun süredir hayvan kanıyla besleniyorum. Yalnızca sana olan ilgim yüzünden yaşadığım kriz beklenmedikti. Bir daha böyle bir durum olursa," dedi ve Jimin'in kanı kurumuş parmağını eline alıp dudaklarında hafifçe emip yaladı. "sana kırmızı gözlerimi göstermeyeceğimden emin olabilirsin."

Jimin'in dudakları acı ve istekle açılırken Yoongi'ye geri dönülemez bir şekilde tutulduğunu fark etti.

"Sorun değil," dedi ve dudaklarını solgun suratlı adamın aç dudaklarına yerleştirmeden fısıldadı. "onları sevdim."

Aşık vampir ile masum gencin gecesi, güneş Yoongi'nin çıplak sırtını kızartana kadar devam etti.

----

smut yazamadım hevesim kaçtı
çünkü bu oneshotlar ilgi görmüyor
zaten boşa gibi geldi bana
neyse vampir au her zaman severim denemiş oldum
artık istek gelmeden one-shot yazmayacağım
suicide room adlı yoonmin kurguma
ve perfect adlı yoongi (het) hikayeme bakabilirsiniz
yine bir çift hakkında oneshot değil de tüm bir fic isterseniz özel mesaj ya da yorum atıp konuşabiliriz?
insan yemiyorum lol

bangtan boys :: one-shotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin