Hayalleri Gömülmeye Yüz Tutmuş Kadın

75 2 0
                                    

Uyandıgımda saat epeyce ilerlemisti. İlk defa , haftasonu tam saatinde oturmam gereken kahvaltı masasında yer almamıstım. Babamın bu noktada asırı derece bir zaafı vardır. Haftaici pek vakti olmadıgı icin kahvaltısını acele ile yapıp hemen sirkete gider ,gec saatlere kadar islerini halletmeden gelmezdi eve. Yatagımdan yavas hareketlerle kalkıp, banyoya ilerledim ve aynada yüzümü inceledim. İyi gibi gorunuyordum.

Bir aksam vaktinde butun hayalleri gömülmeye yüz tutmus birine göre cok olmasada iyiydim işte..

Odamdan dısarı adım attıgım an, yıne evde bir hareketlilik vardı ve bu sefer ne oldugunu tahmın edebılıyordum. Her ne kadar babamın yüzünü görmek istemesem de calısma odasının yolunu tuttum, kimseyi umursamamaya calısarak. Calısma odasının kapısıını tıklattıktan sonra babamın: ' Gel ' demesini bekledim. Kapıyı actım , görüs alanıma babamın girmesini beklerken yabancı biriyle göz göze geldim. Üstelik babamdan yasca oldukca kücük ve babamın oturması gereken yerde oturuyordu. Bir süre saskın bakıslarımın ardından babama dönüp:

' Bu adamda kim ve senin yerinde ne isi var?' diye sordum.

Babam: ' Brukan Asireti'nin tek varisi Miran Ağa. Aynı zamanda da mustakbel kocan kızım.' dedi.

'Bu da ne demek baba? Ben buraya senınle böyle bir şeyin olmayacagını ve her seyın ıc yuzunu sormaya gelıyorum, karsıma sacma sapan bır ağa bozuntusu cıkıyor. Hani okuyacaktım? Hani ailemizin ilk hukuk okuyan kızı olacaktım?'

Ah! Ailemizin dedim. Yanıldım yine, buraların okuyan ilk kızı olacaktım. Halbukı sımdı olanlar , hicte kabus gıbı görünmüyor!

Aga bozuntusu dedıgım ıcın sınırlenmıs olacak kı; hemen ayaga kalktı ve hızlı adımlarla yanıma geldı su Aga bozuntusu bey. Kolumu sertce sıkıp sarsmaya, bagırmaya basladı:

'Sen kendını ne sanıyorsun da bana aga bozuntusu dıyorsun lan!'

Canım cok yanmıstı. Korkmustum da ama belli etmemeliydim.

Ben de ona aynı sınırle : 'Asıl sen kendını ne sanıyorsun da kolumu sıkıp ,bana bagırabılıyorsun? Haddini bil!' dedim.

Tabi söylediklerim onu dahada sinirlendirmis ve koluma daha da baskı yaptı, morluklar olusacagına emınım. Bunlar olurken, babam sesızce bır kenarda bızı ızlıyor sesını dahi cıkaramıyordu. Demekki bu aga bozuntusu gercektende onemlı bırısı. Daha önce duymuştum aslında; Adana, Van, Mus, Bitlis ve civarlarının ağası olacak ve babasının söz sahibi oldugu kesim bile ona itaat edecekti. Baksanıza koskoca babam Berdan Aga bile önünde el pence duruyor... Ağa Bozuntusu Bey bir sey soylemek icin tam agzını actıgında, arkadan gelen bır sesle soyleyeceklerini yutup kolumu bıraktı ve ceketını düzeltti.

' Ne yapıyorsun sen saygısız! ' diyen sese döndüm bende.

Muhtemelen 55-60 yaşlarında, kirli sakallı, normal boylarda heybetli bir adamdı bu kişi. Başka hiçbir şey demeden babamın koltuguna yöneldi ve oturdu. Hayır anlamıyorum bugun herkesin gözü babamın yerinde miydi? Eliyle oturmamızı işaret etti. Ben de babama uyup yanına oturdum. Bir süre sessizlik çöktü odaya. Odadaki eşyaları incelemeye baslamıstım artık sıkıntıdan. Taki gözlerim onun ayakkabılarına takılana dek. Simdiye degin inceleme fırsatım olmamıstı cemkirmekten. Sert bakıslarımla bir süre süzdüm. Babamın yerinde oturan adama karsı hala aynı şekildeydi. Çok şaşırmıştım: Babamın yanında yırtıcı bir hayvan gibi kükreyen adam, şu an karşısındaki adamın önünde kedi gibiydi. "Kimdi acaba bu adam?" Diye düşünürken, birden söze girdi beklemiyordum açıkcası.

' Hepimiz olanların farkındayız. Bu sebeple fazla dillenmeden en kısa zamanda düğün kurulmalı. Ne sizin aşirete söz gele, ne bizim aşirete. '

Dedi. Buna karşılık olarak babam:

' Haşim Ağa bir daha oturup düşünelim, konuşalım. Böyle bir karar çok mühim. Hem çocuklarında rızasını almalı. ' Dedi babam.

' Berdan ağa ağzımı açtırma. Çoktan oturup konusuldu karar verildi. Ne dersin sen! Töreye karşı mı gelirsin? Hem bunları diyene kadar oğluna sahip çıkarlar. '

Haşim Ağanın bu sözleri büyük bir telaş etmeme neden olmuştu. Ne töresinden, ne oğluna sahip çıkmasından bahsediyordu Allah aşkına bu adam? Ortanca ağabeyimin küçüğü Fırat ağabeyim, kaç günlerdir ortada yoktu.

Acaba ondan mı bahsediyordu? Ne yapmış olabiliridiki?!

Doğudaki Aşk : Bir Dakika! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin