Sokakta kadim dostum Alan ile yürüyorduk. Alan aç olduğunu söyledi. Köşede sosisli satan bir seyyar lokanta vardı. Gidip sosislilerimizi aldık. Alan çok aç olduğundan görgü kurallarını hiçe sayarak ağzını tıka basa doldurdu. Ben ise küçük parçalar alıyordum. Karnımızı doyurduktan sonra biraz soluklanmak ve birşeyler içmek için bir kafeye girdik. Kafede kahvelerimizi yudumladık ve eve gittik. Eve giderken Alan'ın bitmeyen dertleri yine başladı
+Hey Jack! Benim tuvaletim geldi.
-Tamam şimdi eve varacağız biraz daha dayan.
+Hayır! Şu kestirmeden gidelim.
Ve Alan'ın bahsettiği o kestirmeye girdik ama orası asla kalabalık olmazdı. Tabii ki bu durumdan yararlananlar olmuştu... Karşıdan bir karaltı buraya yaklaşıyordu.
+Bunlar da kim böyle?
-Bu durum kötüye gidecek gibi...
Arkamıza dönüp kaçmaya çalıştık ama nafile. Arkamızı da kapatmışlardı. Alan'ı aldılar ve öldürdüler. En yakın arkadaşım ölmüştü. Bıçağı üzerime fırlatıp kaçtılar. Ve o arada rutin olarak devriye gezen polisler buraya geldiler. Alan'ı yerde yatarken ve beni de yanıda görünce Alan'ı morga beni de karakola götürdüler.
-Memur bey burada bir yanlış anlaşılma var.
+Siz pislikler midemi bulandırıyorsunuz!
-Ne?
+O olay yerinde bir tek sen vardın.Biz aptal değiliz evlat.
-Ama memur bey! DNA incelemesi yapılamaz mı?
+Yapmaya ne gerek var. Tek zanlı sensin zaten. Haydi yürü! Hücreler bu tarafta.
O anda hayatıma mâl olabilecek bir hareket yaparak polise yumruk atıp cebindeki tabancayı aldım. Ve yan tarafta oturan bayanlardan birini rehin alarak:
-Yaklaşma. Yoksa bu bayanın hayatına mâl olur!
+Sakin ol tamam. Şimdi silahı yere bırak.
Havaya bir el ateş ederek.
-Bana ne yapacağımı söyleme!
Diyerek çıkışa doğru yavaş yavaş ve geri geri yürüdüm. Son anda havaya 3 kez ateş ederek karakoldan kaçtım. Artık polis bana yardım etmeyecek, hatta önümdeki en büyük engel olacaktı. Tek başıma dedektiflik yapmam gerekiyordu. Tabii kılık değiştirmek için biraz paraya da ihtiyacım vardı. Bir işe girmeli ve dedektifliğimi gizli ve polise bulaşmadan yönetmeliyim.
Kafam hala dün akşam yaşanan olaya takılı kalmıştı. Alan'ın ölümü beni derinden yasa boğmuştu. Hala onun ölümünün sorumlusu olarak kendimi görüyorum. Sabah kahvaltımı hazırlayıp televizyonun karşısına geçtim. Televizyonu açtığımda haberlerin başladığını gördüm. Monoton haberlerdi yine. KT'ye araba çarptı. Hırsızlar kıskıvrak yakalandı derken bir son dakika haberi geldi. Haberi dinleyince buz kesilmiştim. Haber benden bahsediyordu. Cinayetten arandığımdan ve bulana 100.000 $ ödül vereceklerinden bahsediyordu. Yemeğimi yiyip bilgisayarın başına geçtim. Her zaman ki gibi birçok insan bu olay hakkında teori üretiyordu. Kapı hızla çalındı. Kapının deliğinden baktım ve gördüğüm kişi kardeşimdi. Girdi ve konuşmaya başladı:
+Ne halt yedin sen!
-Sam sakin ol bunu ben yapmadım!
+Neden haberlerde senden bahsediyorlar o zaman?
-Tamamen bir yanlış anlaşılma.
Salona geçtik ve olanları anlattım:
+Sana inanmam için neden ver.
-Sen benim kardeşimsin. Benim nasıl biri olduğumu iyi bilirsin. Ben yalan söyleyebiliyor muyum?
+Hayır.
-En önemlisi de şu; Kardeşler birbirlerine yalan söylemezler. Sen benim kardeşimsin
+Haklısın. Bu olayı nasıl çözeceksin
-Bir işe girip para kazanacağım.
Kardeşim cebinden 1.000 $ çıkardı ve "Bu kısa süre de olsa seni idare eder." dedi. Kardeşime teşekkür edip güzel bir sandviç ikram ettim. Karnı doyunca koltuğa yayılıverdi. Ben de internette biraz dolaşmaya başladım. İlanlara bakıyordum. Ama o an aklıma birşey geldi. Artık aranıyorum. Estetik yaptıramam hastanedeki güvenlik beni tanıyacaktır. İşe giremem çünkü her kanalda haberim çıkıyor ve her gazetede ilan veriliyordu. Artık beni herkes tanıyordu. İşe girmeye çalışsam işverenim beni ihbar edebilirdi. Soygun yapabilirdim ama suçtan arınmak istiyorum zaten. Başıma daha çok bela alamam. Kardeşim sayıkladıklarımı duyunca:
-Ben senin yerine çalışır ve sana para gönderirim. Sen de bu olayı kim yapmış araştır. Bulunca bana borçlu olacaksın bunu unutma.
+Gerek yok kardeşim. Ben bir yolunu bulurum.
Kardeşim çok iyi kalpli biriydi. İnsanlara yardım etmeyi severdi. Ama şimdi yapmam gereken, katili bulup polise teslim etmeliydim....