Bağımlı

Yeni hayat!

Yolculuğumuz iki saat sürdü. Daisy arka koltukta uyuyordu. Onu kucağıma aldım. Mert ''Unutmuşsundur sen buraları beni takip et!'' dedi. Kapıdan içeri girdiğimde herkes bana bakıyordu; dedem,babaannem,halam,kuzenlerim...

''Hoş geldin kızım.'' dedi dedem. Sonra hepsiyle sarıldık. Bahçeden salona geçtik. 

''Çok özlettin kendini be. Ne zamandır göremiyoruz seni.'' dedi halam. Bende onları nasıl özledim bir bilseler. ''Bende hala bende. Hepinizi nasıl özledim bir bilseniz.'' dedim. 

Tam olarak bir saat sürdü konuşma faslı. Önceki evimden falan konuştular. Bundan sonra her şeyin daha güzel olacağını falan söylediler. Biliyordum. O kadınsız her şey daha güzel olur. Halam ''Hadi gel AVM' ye gidelim. Hem sana yatak örtüsü falan alırız. Sonuçta artık bizimle kalacaksın değil mi? Kendi eşyalarını kendin seç.'' dedi. Ben dedemlerde kalmayacak mıydım?

''Yoksa sizinle birlikte mi kalacağım?'' dedim. ''E tabii ki.'' dedi. Mutlu olmuştum. Halam benim arkadaşım gibidir. Onu çok severim ben. ''Hadi o zaman gidelim'' dedi.

 ***

AVM' ye varmamız kırk beş dakika falan sürdü. Antalya'da trafik fazlaydı. Ama Alanya ile arasında pek fark yoktu. Sokaklar yine ışıklıydı. AVM' nin otoparkına indik. Arabayı park ettik. AVM' ye girdiğimizde gözüme ilk çarpan haribo standları oldu. Mağazalara doğru ilerledik. Bir mağazaya girdik ve halam ''İstediğini seç beğen al. Ama senden deli gibi alışveriş yapmanı  istiyorum. Yoksa kabul etmem!'' dedi.  Anlaşılan dedemin işleri çok iyi gidiyor. Bende halamın dediğini yapayım bari. Bu kıyafet mağazasında harika şeyler vardı. Birkaç  tane ürün beğendim. E birde bu aldıklarımı denemek var. Kabine doğru ilerledim. Gömleğimi çıkardım. Siyah elbiseyi boynumdan geçirdim. Sıra eteğine gelmişti.

''Ne yapıyorsun sen? Ne işin var burada?'' dediğimde bir erkek benim kabinime dalmıştı. İyi ki elbise tam olarak üzerimdeydi ki bir şeyler görmedi.

''Pardon bir şey arıyordum.''
Bir şey arıyormuş. Kadın kabininde bir erkek ne arayabilir ki?

''Kadın kabininde ne arayabilirsin? Sen bir erkeksin. Ayrıca kadın bile olsan görmüyor musun? Kabin kapalı!'' dediğimde çok öfkelenmiştim. 

Kabinin içine girdi ve kapıyı kapattı. ''Sen ne yapıyorsun? Hey!'' dedim. Ne yapıyordu bu? Yaptığı yetmiyormuş gibi birde kabinin içine giriyor.

Beni cama doğru hafifçe ittirdi. Canım acımamıştı. Kollarını iki omzumun yanına koydu.

''Özür diledim uzatma tamam mı? Zaten bir daha görüşmeyiz. Ben gördüklerimi aklımdan silerim ki zaten bir şey görmedim. Hadi şimdi beni unut ve hiç bir şey olmamış gibi davranmaya devam et!'' dedi. Ses tonu ve kokusu sanki beni uyuşturmuştu. Sanki bana nefesiyle uyuşturucu vermişti. 

Kollarını indirdi ve çıktı. Az önce ne olmuştu? Acaba şizofren falan mı oldum?  'Ne saçmalıyorum ben' dedim ve kendime geldim. Yarım kalan elbise giyme işlemimi tamamladım. Kabinin içindeki küçük ayna işime yaramıyordu. Dışarı çıktım. Biraz göz gezdirdim. Gitmişti. Halam yanıma geldi ve ''Çok güzel olmuş. Ama her şeyini siyah almışsın canım.'' dedi. Kendime yeni bir hayat açtım ve bu hayatın içinde artık beyaz değil siyah olacaktı. Şirinlik bitti artık. Yepyeni simsiyah bir sayfa. İşte ben buna harika derim. 

''Hala, biliyorsun ben yepyeni bir hayata başladım ve ben siyahı çok severim. Şimdi sana nasıl bir çocukluk geçirdiğimden bahsetmemi istemezsin herhalde. Şimdi ilk defa kendim seçiyorum. Lütfen.'' dedim. Kafasını evet dermiş gibi salladı. ''Hadi o zaman bunları alalım da yatak örtüsü almaya gidelim'' dedi. Kasaya doğru ilerledik. Kıyafetlerin hepsini aldık. Ve gerçekten de hepsi de siyahtı.