KOMŞUM=ZORAKİ EŞİM

"Onu seviyor musun?"

Üç dakikadır birbirimize sıkıca sarılıyorduk -kapının önünde- "Esin merak edicekti hani, git istersen"  niye açıyorsam ağzımı sanki gitmesin kalsın birlikte uyuyalım hatta -tamam biraz abarttım ama yanımda olsun yani olmalı o benim kocam olacak- neyse sonuç olarak birbirimizden ayrıldık. "iyi geceler" dedim Diycek başka bir şey bulamıyorum ki gitme diyemem o kadar cesaretim yok! "iyi geceler" sesindeki çaresizlik beni bitiriyordu. Bu kadar mı yalnızdı. Kapıyı kapattığımda içimde bir burukluk oldu, "gitmeseydin belki.... belki.. ah kimi kandırıyorum kendime bile itiraf edemiyorum!!!!" 

-Sabah 06:46- 

Gece uyuyamadım, neden? Çünkü salak aklımdan bir türlü çıkmadı. Şimdi ben işe gidicem ve onun yüzünü görücem tekrar ve tekrar kendimi kötü hissedicem. Neden yeni yıla onunla girdim ki bana sırf o yüzden sarıldı öyle ama neden yeni yıla benimle girmek istedi? 

Üstümü giydikten hemen sonra evden çıktım kahvaltı falan yapamam saat 07:56 ve ben hala evden çıkamadım. Kapıdan çıkarken gene onu gördüm hemde Esin'le pis sürtük nasılda sarılıyor kocama(!) Ediz'in beni farketmesiyle arabaya koşarak gittim. Kendimi ezdiremem dün gece benimle bu sabah onunla!

"kendinize gelin Ediz bey"  "750.000$ son"  "700.000$ dediğim gibi kabul etmezseniz kapı orda"  "peki kabul" "ne?" "kabul daha fazla zorlamıycam" "iyi yaparsınız" diyerek toplantı odasını terk ettim. Daha fazla yanında kalamazdım, gıcık, aptal, bok çuvalı... Neden bu kadar sinirlendim bilmiyorum. 

"gir" demez olaydım içeri giren salak Edizcik "buyrun ne vardı?"  "konuşalım  mı?"  "ne hakkında" "yüzüme bakarmısın?" "işim var görmüyo--- noldu sana?" tamam kızgınım sinirliyim ama savaştan çıkmış gibi "Esin'in sevgilisiyle kavga ettim" "kendinle mi kavga ettin?" "hayır Göktürk'le" şaşkınca ona bakıyordum, kendimi hemen toplayıp "baya pataklamış seni" dedim. "ha-ha-ha ne kadar komik" "ama öyle"  "bak yanlış anladın sen beni ben Esin'le çıkmıyoruz" "bunları konuşmayalım lütfen beni ilgilendirmiyor! lütfen çıkarmısın?"  "Umut lütfen bak, bu knuyu halletmeliyiz evlenicez ve kavgalı mı olalım, küs olmamalıyız!" "git!"  "affet" "ya gidermisin?"  "sevgilim lütfe--" "Burhan?" "merhaba sevgilim"  "ne işin var burda?" "seni görmeye geldim patron olmuşsun"  Ediz bir anda önüme geçti ve "git lan burdan!" "sanane lan!" "bana bak!" demesiyle gözüne yumruğu yedi tabi ben bağırmayı eksik etmedim. "Burhan napıyosun?!" "yürü gidiyoruz" diyerek kolumu tuttu ve Ediz'in karnına tekme attı. Ediz'im nasılda kıvranıyor yerde "sevgilim? ah lanet olsun bırak kolumu!" Burhan "onu seviyormusun?" hadi bakalım ver cevabını Umut!