That Blonde.

Frambuazlı Pasta

"Fazla olmaktan korkma.Fazla duygusal, fazla çocuksu, fazla düşünceli.Seni tüm 'fazla'larınla sevecek biri her zaman olur, seni sen olduğun için, tüm o fazlalarınından büyülendiği için.''

''Onu görüyor musun? Adamın Seungri'ye sulandığına yemin edebilirim.'' Seunghyun sırıtarak söylediğinde Yejin kaşlarını kaldırıp adamın işaret ettiği yöne baktı.Daesung'un garip doğum günü kutlamasından sonraki gün tekrar denize gitmeye karar vermişlerdi ve Seungri Mina'yla birlikte kumsalda eğlenirken aniden bir adam kızıyla yanlarında belirmişti.

''Kızlar arkadaş olmuş gibi görünüyor.Bence abartıyorsun.'' Yejin fısıldayarak söyledi ama Jiyong'un Seungri'yi henüz farketmediği açıktı, adam Youngbae'yle konuştuğundan diğerlerinin olduğu tarafa henüz bakmamıştı.

''İddiaya var mısın?'' Seunghyun serçe parmağını kıza uzatıp sorunca Yejin kaşlarını çatıp ona baktı.

''Bunun bir flört olduğuna inanmam için bana üç neden ver.''

Seunghyun sırıtıp işaret parmağını havada kaldırdı.

''Bir, yüzük parmağında yeller esiyor.'' Yejin'in bakışları hızla adamın parmağına kaydığında Seunghyun'un haklı olduğunu farketti. ''İki, sürekli gülümsüyor ve Seungri'nin o kadar komik olmadığını hepimiz biliyoruz.''

Cidden...Adam eğleniyor gibi görünüyordu.

''Üç, şu vücuduna bir bak.Biseksüel ya da gay olduğu çok açık.''

Yejin hızla adama döndü.

''O da ne demek?''

''Şimdi...Önce bir Jiyong'a bak.'' Kız anlamsızca bakışlarını Jiyong'a yöneltti. ''Ne görüyorsun?''

Yejin sarı şortuyla parmaklıklara yaslanıp Youngbae ile sohbet eden adamı süzdü.

''Dövmeyle dolu, cılız ama çok da göze batmayan bir vücut.''

''Şimdi Youngbae'ye bak.''

''Oh...''

''Bingo!'' Seunghyun sırıttı. ''Büyük fark var değil mi? Ayrıca Youngbae ve Jiyong'un gayet normal konuştuğu buradan bile farkediliyor.''

Bu kadar haklı olması sinir bozucuydu.

''Şimdi dönüp tekrar adama bak.''

Yejin kafasını hala Seungri'yle konuşan adama çevirdiğinde vücudunun hiç de fena olmadığını farketti.Ama cidden adama dikkatli bakınca Youngbae gibi durmadığı da açıktı.

''O gerçekten de Seungri'yle flört ediyor.''

''Söylemiştim.'' Seunghyun sırıtıp onlara doğru yaklaşan Daesung'u yakınına çekti.

''Hyung, sanırım sahilin öteki tarafına ilerlesek güzel olacak.'' Daesung adama Seungri'yi gösterdi. ''Kavgaları başımı ağrıtıyor.''

''Bunu kaçırmak istemiyorum!''

Daesung iç çekti.

''Çok mu kıskançlar?''

Daesung gülüp kafasını salladı. ''Sadece kıskançlıkları hakkında bir ansiklopedi yazabilirsin---Aman Tanrım---hyung--oraya gidiyor--''

Herkes kafasını Seungri'ye doğru çevirdiğinde Jiyong'un oraya doğru ilerlediğini yeni farkedebilmişlerdi.

''Gay mıknatısı olduğunu söylemiştik.'' Jiyong'un gitmesiyle yalnız kalan Youngbae onların yanına geldiğinde mırıldandı.