12. Bölüm

32.4K 1.1K 205
                                    

Nereden geldiğini bilmediğim silah sesi geldi kulaklığıma..

Aras hoca kolumu tuttup masanın altına çekti. Sinirli ve öfkeliydi.  Sert sesiyle konuşmaya başladı.




Aras hoca : sakın masanın altından çıkma ben gelicem "




belinden silahını çıkardığında gözlerim doldu.  elinde silahla kapıya doğru yürümeye  başladı gözüm abime takıldı oda belinden silahını çıkarıp aras hocanın arkasından koşmaya başladı.  






Silah sesleri hemen  kesildi. Korkuyorum ne yapacağımı bilmiyorum. 





Ellerimle kulaklarımı kapattım ağlamam şiddetlendi. Etrafımda sesler geliyordu.   Ama ben tepki vermek istemiyorum.



Biri ellerimi kulaklarımdan çekti yüzüne  bakmama fırsat vermeden başımı göğsüne bastırdı sert göğsünden ve kokusundan anladığım kadarıyla aras hocaydı. 





Saçlarımı okşamaya başladı.  Ama bir türlü korkum geçmiyordu. Başımı kaldırıp aras hocaya baktım.  O da bana bakıp yüzümü avucunun içine aldı. Baş parmağıyla göz yaşlarımı sildi sakince   Konuşmaya başladı




Aras hoca : ağlama " dediğin de gözlerim abime kaydı omzundan vurulmuş kanıyordu.  Gördüğüm an tedirginlikle konuşmaya başladım.





B: k-an ol- muş " aras hocanın sinirle abime bakıyordu   Gözlerim karardı kendimi güçlü kolların arasına bıraktım





Arasın ağzından

Mezarda ereni ayzayı yan yana  gördüğüm de  sinirlendim.ama  bir haftadır  aradığım ayza meğerse yanı başımdaymış.  Çok şaşırdım.  





Bir hafta önce erene söz verdim kardeşini bulucam diye.   Ayzanın kan tutması, bu kadar  mahsum,  saf ve ürkek  olması onu kendi kirli dünyamıza nasıl dahil edicez bilmiyorum





gerçi ayza ya  hiç kimse bir şey yapamaz. Beni karşılarına almaya cesaret edemez. 





Benim atamanlar ile dostluğumu herkes biliyor. Kimse benim yakınım daki kim olursa olsun zarar veremez onun için içim rahat ayza konusunda. Ona zarar gelmesini istemiyorum. Sebebini de gerçekten bilmiyorum. Onun yanında kendimi huzurlu hissediyorum 





Ailesiyle tanıştıktan sonra masaya geçtik ayza benim yanıma oturdu.




Yemek yerken  dışardan silah sesi geldi hemen ayzanın kolunu tutup masanın altına çektim. Küçüğümü  uyardım masadan çıkmasın diye ama sinirli olduğum için sert  konuştum  ona zarar gelsin istemiyorum. Gerekirse canımı bile veririm   






Silahı çıkardığım da ayzanın gözleri doldu kıyamam ben küçüğüme. Ama onunla daha sonra ilgileneceğim. 




Hemen kapıya doğru yürümeye başladım arkamdan eren de koşmaya başladı.  Kapıya çıktığımda eve saldırı yapan adamlar beni görünce hemen silahlarını indirdiler. Tabi eren omzundan vurulduğunu gördüm yanına gidip omzuna baktım kurşun sıyrılmış. Adamların    yanıma gelmelerini işaret ettim.  Her kimse ölüm fermanını imzaladı.







Atamanlara atılan her kurşun bana sıkılmıştı.  Adamlar önüme dizildi.  En korkutucu ses tonuyla konuşmaya başladım






B: siz kimsiniz de benim olduğum mekanı kurşun sıkarsınız  ( sinirle  birinin kafasına sıktım ondan sonra konuşmaya  devam ettim ) kim size bu emri verdi " dediğim de önümdeki  titreyerek konuşmaya başladı






Adam :  il- yas a-bi bi-ze bu em-ri ver-di biz si-zin ol-du-ğu-nu-zu bil-mi-yor-duk ba-ğış-la bi-zi  a-bi " dedi





B: Bağışlamak mı  ölüm fermanınızı  imzaladım bile." 





Hepsinin kafasına tek tek sıktım. 
Yanımdaki erene dönüp konuşmaya başladım.





B: bunları paketleyip sahibine yolla ve yarın o köpeği özel zindanım  da görmek istiyorum anlaşıldı mı" dedim itiraz istemeyen  ses tonuyla konuştum.  Eren hemen konuştu






Eren: anlaşıldı abi" eren hep böyledir benim lafımın üstüne laf söylemez.







erene bakmadan  eve geri döndüm.  Salona geldiğimde ayzayı o şekilde görmeyi beklemiyordum elleriyle kulaklarını kapatmış şiddetli bir şekilde  ağlıyordu. Annesi ve babası bir şeyler söylüyor ama hiçbirini dinlemiyor






Dayanamayıp  yanına gittim ellerini kulaklarından çektim kafasını göğsüme bastırdım saçlarını okşamaya başladım tek istediğim sakinleşmesi. 






Başını kaldırıp bana baktı. bende yüzünü avucumun içine alıp baş parmağım ile göz yaşını sildim.  Onu görünce az önce ki sinirim yok oldu.  Konuşmaya başladım





B: ağlama " dedim sadece çünkü gerçekten ağlamasını istemiyorum. 





onun bir damla gözyaşı için dünyayı yakarım.  ilyas şerefsizi en büyük cezayı hak ediyor ve hak ettiğini de vericem. 





Bakışlarını ben den çekip erene baktı bende baktım erenin omzunda kanı görünce erene bir güzel sövdüm ayzanın sesini duyunca bakışlarımı ona çevirdim





Ayza: k-an ol- muş " o güzel sesi kekelemişti





sinirli bakışlarımı erene diktim. Ben  daha ne olduğunu anlamadan   ayza bayıldı. Hemen küçüğümü kucağıma aldım merdiven den odasına çıkardım. meleğimin papatya kokusu burnuma geldi.









Küçüğümü  yavaşça yatağa
yatırdım Hiç  düşünmeden alnından öptüm uyurken o kadar mahsum ki onu herkesten korurum da kendim den nasıl koruyacam onu  bilmiyorum









Herkes den çok özür dilerim yeni bölümü daha erken yazıcam
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum arkadaşlar

MAFYANIN KÜÇÜĞÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin