MESAJ

26 13 6
                                    

               Lend, sabah alarmın sesiyle uyandı. Gece ağlarken uyuya kalmış olmalı.
Telefonu aldı. - Bir haber var mı? Diye bakacaktı. - Ekrana baktı ama ne cevapsız arama vardı ne de bir mesaj.
Kahvaltı hazırlamak için aşağıya indi.
Arianna, kahvaltıyı çoktan hazırlamıştı bile.
Elini, yüzünü yıkadı, sofraya oturdu.

Abi bir haber var mıymış?

Bilmiyorum, Lend. Kimse aramamış. Biraz daha bekleyelim, kimse aramazsa, ben arar bakarım. Olur mu?

Tamam, olur.

             Yemeklerini yedikten sonra bir haber gelmediği için Reth, Polis Memuru'nu aradı;

Alo

Efendim, bir haber var mı?

Ekibimizi hazırladık ve araştırmak için sizin evinize gidiyorum. Bir haber gelirse ararım. Bay Reth.

Tamam.

Reth, telefonu hoparlöre aldığı için tekrardan anlatmasına gerek kalmadı. Arianna;

Lend şu kitabı getirir misin?

............

Lend!

Efendim.

Kitabı getirir misin?

Abla, dün ben baktım saçma sapan şeyler var yaa.

Ne oldu sana?

Rüyâmda Evie'yi gördüm. Çok kötüydü. Yarım et diye bağırıyordu, her yer karanlıktı. Ama Evie bana seslenirken, bir el bana doğru uzanmıştı.

Aman Allah'ım. Evie neredesin sen?

*****

           Saat, 15.00 olmuştu. Bu sefer Reth değil, Lend arıyordu Polis Memuru'nu. 2-3 kere aradı, fakat açan olmadı.
Telaşlandılar. Reth, Arianna'ya;

Hayatım, sen burada kal. Biz de Lend ile beraber eve gidelim, neler oluyor bakalım.

A-ama (Lend Arianna'nın sözünü kesti ve;)

Abim haklı.

Dedi. Bu sözün üstüne Arianna, kabul etmek zorunda kaldı.
Sonunda, Reth'in evine vardılar.
Eve girdiler. Bir de ne görsünler? Herkes ölmüştü. Lend;

Abi! Neler oluyor burada?

Bilmiyorum, Lend. Çabuk dışarı çıkalım.

Tamam.

Hemen karakolu aradılar. Her şeyi anlattılar.
Polis'ler geldi. Reth'i tekrar dinleyip içeri daldılar.
Peşinden, Reth'e seslendiler ve ikisini de içeri çağırdılar.
Her odada ölüler vardı. Polis Memuru;

Duvarda ki yazıyı gördünüz mü?

Hangi duvar?

Arkanızda ki.

(KURCALAMAYIN!!!!!)

Hayır, görmemiştik. Biz girişte ki ölüleri görünce hemen dışarı çıktık. Sonra sizi aradık. Ama Memur Bey, geçen sefer de böyle kanlarla yazılmıştı duvar.

Nasıl olur? Bu kim? Bu kadar kişinin kanına giren hangi psikopat.

Bilmiyoruz.

Tamam. Ama mecburen sizi karakola götürmek zorundayız. İfade verdikten sonra serbest kalırsınız.

Tamam, Memur Bey.

*****

            İfadelerini verdikten sonra eve geldiler. Olanları bir bir Arianna'ya anlattılar.
Bu sefer Arianna dayanamadı, bayıldı.
Hastaneye götürdüler. Tansiyonu düşmüş. 3'nünde telefonuna mesaj geldi. Mesaj, Evie'nin soruşturmasını yapan Polis Memuru'nun telefonundan gelmişti.
Sorunsa o Memuru'n ölmesiydi...

KORKU DOLU ANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin