-8-

1K 6 0
                                    

Ahh...! Bu neydi bee kolum kırıldı resmen.
"Lan yavaş olsana aq çocu!!!"
"Pardon özür dilerim görmemişim"
Önemli değil dedim ve yoluma devam edecekken bu çocuk bana çok tanıdık gelmişti.
"Şey Azra beni tanımadın mı?"
Bu saf ne diyordu böyle yaa nerden biliyor ismimi.
"Pardon ama tanımam mı gerek?"
Ya aslında bu çocuk bana tanıdık geliyordu ama nerden? Hem de çok yakından. Bi dakika bi dakika hatırlıcam ölmüş lanet olası beyin hücrelerimi tekrardan çalıştırmam gerek.
"Ben doğukan. Okuldaki hatta bizim sınıftaki."
Oha amk nasıl hatırlamam ya bu meriçin, kavga ettiği çocuk!!!
"Aa kusura bakma hatırlayamadım. Ama bi dahaki sefere daha dikkatli ol!"
"Aa tabikide"
Dedi ve öylece baktı bana ne istiyordu bu şimdi? Biraz inceledim de kalın kaşları, simsiyah gözleri, kalın dudakları,hafif benden uzun boyu ve son olarak da hafif kasları vardı. Yani normal olarak gideri var ama benim tipin değil.

"EE ne yapıyosun, ne işin var burda?
Sanırım biraz hesap sorar gibi olmuştum.
Ellerini havaya kaldırıp;
"Sakin Azra hanım, sadece geçiyodum ve sana çarptım."
Cidden gülmemi eksik edmedim. Oda sadece tebessüm etti.Biraz yürüdük sahilde, oradan buradan konuştuk.

Sonra beni evin yakınlarında bırakmıştı. Yani iyi bir arkadaş olmuştuk. Yanlız anlamadığım birşey var. Bu kadar iyi sevecen hatta 'Bol espiri yapan' bir çocukla meriç nasıl olurda kavga ediyordu. Aklım almamıştı doğrusu. Neyse ben bunları düşünmeyeyim yoksa biraz daha kurcalarsam beynim yanabilir.

Akşam olmuştu anneannemle yemeğimizi yiyip koltuğa geçtik ve her zamanki gibi kanal 7 'deki  'Bir Garip Aşk' Hint dizisine bakıyorduk birden anneannem öksürmeye başladı. Ona su ile ilaçlarını getirdim.
"Anneanne noldu iyi misin? Noldu şimdi birdenbire sana?"
"Tamam kızım sakin ol iyiyim ben. Endişelenecek bir durum yok ortada."
"Nasıl anneanne baks-"
Yine sözümü kesmişti.
"Kızım iyiyim ben merak etme."
Peki deyip geçtim. Ama aklım kalmıştı doğusu. Neden böyle oldu ki şimdi.
Telefonum çalmıştı bi anda arayan Eda'ydı açtım;
"Kızım olaylar olaylar"

"Sakin eda noldu? Ne olayı?"

"Okuldan 11/A sınıfında benim gizli bir ağşığım varmış. Buğra gelip söyledi bana da ama fazla detay vermedi çok merak ediyorum acaba kim diye  kendi kendime sorguluyorum lakin bulamıyorum ya yardım et kızım bulalım şu çocuğu"

"Edacım sen bi nefes al önce Buğra'ya iyice sorsaydın ya kim olduğunu!"

"Off Azra saf mısın kızım sen. Buğra ya sordum ama söylemedi. Zamanı varmış."

Nasıl ya aklım iyice karışmıştı. Şimdi okuldan bir çocuk eda'yı seviyor, ama bunun kim olduğunu bilmiyoruz sadece Buğra biliyor ve bunu da söylemiyor, zamanı var diyor. Kesin birşeyler dönüyor.

"Eda var ya kızım kesin birşeyler dönüyor. Ne demek ya zamanı var diye neyin zamanıymış. Neyse yarın buğrayı bulalım ve soralım, ama benim içime bir kurt düştü diyebilirim.

"Bilmiyorum Azra ya en iyisi senin dediğin gibi olsun. Ama ben o kadar nasıl sabredicem zamanı var dedi ya off"

"Halledicez"

Eda telefonu kapattı. Ve ben yarın neler olucak diye sabırsızlıkla bekliyordum. Aklımı kurcalayan bir çok şey var elbette.
Ama bunları şuan düşünemem, iyi bir uyku çekmem gerekir.

Uzun bir aradan sonra tavanı izledikten sonra  uykuya dalmıştım.

YATAK MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin