Medya : Gece
Evet herkese merhaba yeni bölüm ile karşınızdayım. Bu bölüme ise 10 okunma ve yine 3 vote istiyorum. O zaman yeni bölüm gelicek.Her okuyan bölüm hakkında duygularını yazabilir. Bazen telefonum okunma ve oy sayılarını güncellemiyor ona kızıyorum. Ve arkadaşlar iyi gidiyor okunma ve oy sayıları ama bence arttırabiliriz çünkü bir bölüm en az 600 kelime oluyor en fazla ise 1200 yaptım bu güne kadar . iyi okumalar ...Bölümün şarkısı : Pinhani - Yıldızlar (multi)
Hayatta bazı dönüm noktaları vardır. Benimki ise sensin Çocuk. Kendime daha itiraf edemesemde seni seven kalbim var artık. Eskiden atmayan çocuk kalbim...
❤💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙Ateş ile terasa çıkmış gökyüzünü inceliyorduk. Ateş karşımda bana gülümserken "Ateş gökyüzüne baksana ne kadar güzel değil mi ?"dedim. Ellerimi tuttu ve gözlerime baktı." Evet Gece çok güzel"dedi. Demekki gece olan gözlerim yerini gökyüzüne bırakmıştı. O zaman bende onun kahvelerine baktım ve ellerini tuttum , hiç bırakmıyacağım ellerini , bana güven veren ve kalbimin attığını hissettiğim ellerini."bu gece burda uyuyalım "dedim. "Tamam " dedi. ve sanırım battaniye almaya gitti. 5 dakika sonra geri geldi elinde bir battaniye , iki yastık ve hırka duruyordu. Terasta olan kilimin üstüne yattım ve o da yanıma yattı ona güvenim sonsuz olduğu için yanyana yatmayı teklif etmiştim. Huzurluydum ve mutluydum. Kafamın altına yastığı koydu ve üzerime hırkayı giymemi söyledi. Ve bende giydim.Yatmadan önce biraz gökyüzünü incelemeye karar verdik. Ve onu gözlerimi değilde bu sefer gerçekten gökyüzünü incelemesi için ikna ettim.
İzledik ,izledik ve izledik. Onun yanındayken çocukluğum gözümün önünden geçti. Ve tüm boşlukların yerini onun kalbi aldı. O an hissettim tüm hücrelerim ile kalbim atmaya başladı. O an birşey daha anladım ; hayatımın dönüm noktası o çocuktu. Kalbimi yeniden çalıştıran doktor da oydu. O benim kahramanımdı. O an bir yıldız kaydı.Ve bana baktı kahramanım gözlerinden anladım dilek tutalım diyeceğini o da anlamış olacak ki önüne dönüp gözlerini kapattı . Bende kapattım ve tüm hücrelerimle "kalbimin yeniden atmasını hissettiğim kişi ile kalbim durana kadar mutlu olmak istiyorum". Dileği diledikten sonra gözlerim kapanmaya başladı. Huzuru bulduğum kişi ile gözlerimi kapattım ...👇👇👇👇👇👇👇👇👇👇👇👇👇👇
Sabah gözlerimi açtığımda odadaydım. Ateş beni odaya taşımıştı demekki . Ama yanımda Ateş yoktu. Aklıma türlü türlü korku filmi sahnesi gelirken bunların deli saçması şeyler olduğunu anladım ve yerimden kalktım. Kalktığımda dün üzerime giydiğim pijamaların yerini Ateşin olduğunu umduğum bir kazak ve bana ait bir eşorfman aldığını gördüm.Ateş o an bana daha önemli geldiği için bunu sorulacaklar listeme ekledim, Battaniyeyide üzerime aldım ve Ateşin odasına daldım. Fazla dalmış olucam bir anda belinde havluyla Ateşi görmemle arkamı dönmem bir oldu. Ateş " günaydın Gece " dedi. Bende "günaydın " dedim. Çekmecelerin açılma sesini duydum ve "giyindin mi " dedim . "evet" dedi ve önümü döndüm. Önümü dönmemle annemin zorla götürdüğü ve beni odaya çekip dövdüğü altın günlerinde yaşlı teyzenin hapşırdığı gibi hapşırınca uzun zamandır yapmadığım birşey yaparak kahkaha attım. Ateş bir anda yere yığılınca bu kahkahanın yerini şaşkınlık ve hüzün aldı. Hemen yanına koştum Ateşin "ateş uyan ne oldu sana ateş!" diye bağırırken yüzünü ellerimin arasına aldığımda birşey fark ettim. Ateş hasta olmuştu bu tanıya varmamın sebebi cayır cayır yanan yüzüydü. Belkide bana belli etmemek için kendi yöntemlerini kullanarak iyileşmek için duşa girmişti.
Bunun benim kıyafetlerimle ne alakası var diye sorulara cevap ararken Ateş inlemeye başladı.Onu yatağa yatırdım. Şuan aklıma gelen tek şey daha çok sıcaklamaması için birşeyler yapmak oldu. İlk olarak Ateşin üzerine giydiği kazağı yoğun bir inilti şeklinde çıkardım ve Ateş " üüşüyorrum Gece çççook"diye kekeledi. Onu onayladım ve elini tuttum. Elini bıraktım ve üzerinde olan battaniyeyi biraz sıyırdım ve aklıma kafasına sirkeli bez koymak gelince merdivenleri aşıp mutfağa indim.Hemen mutfaktan bir kap buldum ve içini su ile doldurdum. Çekmecelerden ise sirkeyi buldum , suyun içine iki kaşık kadar koydum. Ama bez bulamadım. Elimde kap ile yukarı çıktım ve bir tshirtümü yırtıp bez yaptım. Hala inleyen Ateşin yanına gittim ve hemen yanan alnını öpüp ateşini kontrol ettim. Hala düşmemişti. Sirkeli bezi alnına koydum ve üzerinde battaniyeyi alıp yere attım. Titriyordu hala. Gözlerini açtı ve bana gülümsedi. O an sanki elektrik çarptı ve ben elimdeki bezi yere düşürdüm. Sonra hemen toparlandım . Ateşin elini tuttum ve bezi alnına tutmasını , sakin olmasını benim hemen geliceğimi söyledim. Mutfağa indim . Evdeki malzemelere biraz baktım ve babannemin ben ateşlendiğimde yaptığı tarhana çorbası aklıma geldi. Hemen bildiğim veya hatırladığım gibi çorbayı yaptım . Yanına bir adaçayı yaptım bunlar mutfakta dururken yukarı çıkıp Ateşin telefonunu buldum ve evdeki olan şurupların ne için kullanıldıklarını aradım. En sonunda bir ateş düşürücü ve aynı zamanda soğuk algınlığı ile ilgili olan şurubu alıp tepsiye koydum ve elimde tepsiyle yukarı çıkmaya başladım.Ateş biraz rahatlamış olacakki yatakta doğrulmuş oturuyordu ama yüzü ve burnu hala kızarıktı. Elimdeki tepsiyi üzerine koydum ve onun yemesini beklemeden çorbayı içirmeye başladım. İlk kaşığımda nasıl olmuş der gibi ona baktım "hayatımda yediğim en güzel çorba " dedi. Ona gülümsedim ve o muhteşem gözleriyle bana bakarken kızarmamı gizleyerek ona çorbayı içirmeye devam ettim. Ateş bebek gibi yiyordu. Hatta bebekler gibi heryeri çorba olmuştu. Peçeteyle dudağının kenarını silcekken tepsiyi yana bıraktı ve beni kendine çekti. Sarıldı birdaha hiç göremiyecek gibi ve sonra bu mükemmel anı bozarak " bugün Pazar ve yarın okul var Gece hanım. Gece biz terastayken yağmur yağdı ve seni içeri taşıyım derken hasta oldum.Ben hastanız Ateş olarak sizin okulunuzda olduğum için ve seni o piç Emreyle tek başına bırakmıyacağım için bu anı ve bu konuşmayı burda bitirmeden önce iyileşmem gerektiğini bildirmek isterim" dedi. Bu sözler ondan nasıl çıkmıştı ve nasıl bu kadar saçmaladı derken tepsiyi aldı ve tekrar üzerine koydu. Az kalan çorbayı bitirdi ve adaçayını hızlıca içti " ateş dur o çok sıcakk!!" dememe rağmen çayı içmiş bulundu , şurubu da içti. Beni kendine çekti ve yan yana yattık. " Ateş biz neyiz sevgili mi ? " dedim. Şuan o güzel gözler sadece bana baksın , o çocuk kalbi sadece benle dolsun çok istedim. Beni kendine çekti ve "sen ve ben iki siyahız. Biz karanlığız Gece. Siyah ile beyaz eşit olurmu hiç? Hani geçen gün dedin ya "beyaz olmaya çalışırken siyaha bürünüyoruz"bilmiyorum gece inan bana senin bana karşı beslediğin duyguların aynısı benim kalbimdede var ma bilmiyorum " söylediği sözler beynime kazınırken kızlığımı konuşturup "sevgili değiliz yani " dedim. Birşey demedi. Bende yataktan ayrılıp diğer yatağa gittim.
💑💑💑💑💑💑💑💑💑💑💑💑💑Evet sayın okurum bu bölüm 1200 kelime oldu. Gelecek bölümlerde
Geceyi büyük bir sürpriz bekliyor olucak.
Bu bölüme 10 okunma ve 3 oy istiyorum. O zaman yeni bölüm gelicek . Sayılar artarsa çok mutlu olucam öpüldünüz xoxo
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktaki Çocuk #Wattys2017
Teen Fiction™ Tüm hakları saklıdır. Çalmak iyi bir yöntem değildir. Dünyadaki tek yağmur yarım insanlara yağarsa , yetmezmiş yağmur damlaları işte o zaman karanlıktaki çocuk olurmuş. Siyah ile siyahın beyaza dönüş hikayesi. Onca griye rağmen.Bir genç kız ve onu...