K.Ç Bölüm 6

142 12 1
                                    

Medya : Rüzgar

Bölüm şarkısı:Mithat Can Özer Ateşböceği

Sabah kendi kendime uyandım. Bu sefer rüya görmemiştim. Küçüklüğümden beri hem kabusum , hem mutluluğum olan rüyalar bana veda mı ediyordu. Yataktan kalktım ve odada olan banyoya gitip rutin işlerimi hallettim. Banyodan çıkıp bir jean ve siyah göbeğimi açık bırakacak bir kazak giydim. Üzerime bir bomber ceket giydim. Ve burnuma septum piercingimi takarak aşağı indim. Ateş erken kalkmamıştı. Sanırım hala uyuyordu ya da evde değildi. Onu boşverdim ve botlarımı giyip evden çıktım.Evlerimiz yani onun ile benim evim aynı civarda olduğu için aynı durkta bekledim. Ve 10 dk sonra otobüs geldi. Boş bir yer olmadığı için ayakta zorlu bir yolculuk atlatarak okula yakın olan bir durakta indim , okul için iki sokak yürüyecektim. Eskiden baba dediğim adam ehliyetini yok ve yaşım tutmuyor diye bana araba sürdürmezdi. Heralde bana bişey olur diye korkmuştu o zamanlar ya da o paraları içkiye ve karılara ayırdığı için bana araba alıcak parası yoktu. İkinci seçenek daha normal kalırdı onun yanında heralde.Ve bu adam birkaç gün önce karısını ve kızını dövüp kızının evden kaçmasını ve karanlıkta kayıp olmasını sağlamıştı. Üstelik kızının intihar etmeye çalışması da cabası.Kızını onu yakın gören ve tüm acılarına ilaç olan bir çocuğa mecbur bırakmış ve beyaz kalpli bir genç kızın kalbini kömüre bulamıştı. Ve çocuğuda.Ah ne adamı ya adam lafı ona yakışmaz hatta iğrenç durur. Pezevenk herif.Ateş aklıma yer geldiğinde ona bağlanmıycam derken muhtaç kaldığım gerçeği yüzüme çarparken kestirme diye bildiğim ve bar bulunan bir sokağa girdiğimi iki sarhoş zibidiyi görünce anladım . 1 aydan beri kalabalık caddelerden okula gidiyordum , neden kestirmeyi seçtim diye kendime lanet okudum . Sokak çok uzun değildi hızlı gidersem sızacak gibi duran zibidiler belki beni görmezler diye düşünüp hızlı hızlı yürümeye başladım. Bu hız ters tepip onların dikkatini daha çok çekmişti. Pislik adamlar yüzüne piç gülüşü yerleştirirken bana doğru hızla gelmeye başladılar. Ve üç adımda hızımı arttırmama rağmen bana yetişmişlerdi. Pis elleriyle kolumu çektiklerinde "bıraksanıza it herifler !,bırakın benii!!İmdat!!!," diye bağırıyordum "korkma güzellik daha sen bize lazımsın "" piç kuruları, siz pezevenklerin soyunun tükenme zamanı geldi diyip beni tutanın erkekliğine tekmeyi geçirdim ama diğeri benden seri davrandı ve beni yere yatırıp bacağımın üzerine oturdu ve ellerimi tuttu. "Çok zevkli oluca....." derken adamın yere yığılmasıyla ebediyete giden gözyaşlarımı salmış olduğum için ağzımdan bir hıçkırık kaçtı ve etraf kararmaya başladı. Uyandığımda hastanedeydim, başımın ucunda bekleyen genç bir adam vardı. İri  mavi gözleri denizi anımsatıp bana bakarken "ohh en sonunda uyandın küçük " dedi. "Ben Rüzgar bağırışlarını duydum ve yanındaki şerefsizleri biraz benzettik sevgilinle erkekliğin yüzkarası bunlar sonra sen bayıldın ama merak etme sevgilin burada doktordan çıkış izni almaya gitti gelir birazdan" ne demek istediğini anlayamamıştım. Sevgilim vardı da haberim mi yoktu acaba (!). Yorgun olduğum için birşey sadece teşekkür ettim. Olayın şokunu atlatmaya çalışırken Ateş kapıdan içeri girdi. "Ah uyandın mı Sevgilim " sevgilim derken dişlerini sıkmış ve  Rüzgara bakmıştı. Nasıl bu kadar rahat olabilirdii bir insan .
Kafamı salladım ve ona bunu sana soracağım bakışımı attım. Gamzeleri ile karşılık verdi bana. "Doktor artık çıkabilirsiniz hastaneden dedi bana hadi hazırlanda çıkalım "dedi. Rüzgar ise "bak Gece buraya numaramı bırakıyorum , yalnış anlama seni kardeşim olarak görüyorum acil durumlarda arayabilirsin. Şimdi benim çıkmam gerekiyor, sevgilim beni bekliyorda. Üzgünüm."dedi. "Herşey için teşekkür ederim Rüzgar bende seni abim olarak görücem İyi şanslar"dedim . Rüzgar el sallayıp odadan çıktı. Ateş sinirli sinirli bana bakarken konuşmaya başladı "sabahın 7 sinde evden çııyorsun ve beni beklemiyorsun sonra da barlar sokağına dalıyorsun ve kötü şeyler yaşıyorsun Gece bak bende bilmiyorum biz neyiz ama bunu beraber olunca çözebiliriz. Sen çekip gidersen ben düşünemem ki Gece. Beni senden mahrum bırakma lütfen. Kaç sene sonra seninle konuşma cesareti almışken bunu bana yapma Gece . Lütfen bana zaman tanı be Gece. " bu söyledikleri içime hançer saplarken kendimi azda olsa suçlamıştım. Çocuk bilmiyor işte Gece ne bu atar ya işin içine sıçıyorsun. Üzdün çocuğu ya .  Evet gerçekten onu üzmüştüm o benim diğer yarımdı onu bensiz bırakıp onunda yarım kalmasını sağlamıstım."ben çok özür dilerim Ateş. Yani seni yarım bırakıp kendimi tamamlayabileceğimi sandım ama parçalandım. Gerçekten çok özur ddiilerrim."dedim ağlayarak. Ateş bana sarıldı ve bende kendimi tamamladığım o kollarda güçlendim. Kapı açıldı ve içeri Emre girdi. Ateş hemen benden ayrılıp "ne işin var lan burda şerefsiz herif kızın kalbini kırdın artık yeter lan. Siktir git lan burdan istemiyoruz seni" dedi. Emre piçi ise "sana sormuyoruz koçum ben aşkıma soruyorum."diyerek bu günkü kaşınma hakkını bitirerek Ateşten yumruk yedi ve yere düştü. Karışmadım çünkü haketti . Ateş onu biraz hırpaladıktan sonra bıraktı ve "senle daha sonra görüşücez Emre , bu sadece hazırlıktı. " dedi ve güldü. Ay emre çok üzüldüm sana (!). Emre yakasını silkti ve patlamış kaşıyla odadan çıktı. Ateş ise bana montumu getirdi ve giydirdi bizde odadan ayrıldık. Ateş elimi tutmamıştı. Ben onun elini tuttum ama elini çekti . "ateş ne oluyor ya !" dedim . "hiçbirşey olmuyor Gece sadece çok sinirliyim ve sinirli olduğum için canını yakabilirim o yüzden elimi tutma tamam mı?" "tamam Ateş ama sakin olmalısın sende " dedim. Bana gülümsedi ve siyah arabaya doğru ilerledik. Arabaya bindiğimizde eve gelene kadar çok aşırı konuşmamıştık ama Ateşin her sollayana küfür etmesine gülmeden geçememiştim . Yine onu biri solladı ve "şerefsiz köpek ehliyetini nerden aldın lan " diye bağırdı . Onun bu sinirli hali komiğime gitti ve gülmeye başladım. "Hahahhahah " "gülme sende komik değil bu durum önüme sollamak için yürek yemesi lazım hasta var diye hızlı gitmiyorum ila hızlı gitmemi istiyorsan gidebilirim Gece"dedi. Ben hala biraz minicik kahkaha atıyorken gaza çok yüklenmesiyle kafamı vurdum . Şimdi ise o gülüyordu "Ateş komikmi ya kafamı vurdum ben burada of" dedim. Gülmeyi kesti ve Ateşin evine doğru gitmeye başladık. Artık kendi evime taşınmam gerekiyordu , en kısa zamanda ev bakmaya başlamalıydım. Eve gittik ve Ateş "benim karnım acıktı Gece birşeyler hazırlayabilir misin ? " dedi. Ona karşı hala kendimi suçlu hissediyordum. Ve onu onaylayıp mutfağa gittim. Ve sandiviç * nasıl yazıldığını mesaj atarsanız minnet duyarım.* yapmaya başladım .  Sandiviçler hazır olduğunda yanına kola koydum. Dolaptan ise browni buldum. Hepsini tepsiye koyup aşağı indim. Ateş teşekkür edip yemeye başladı. "Ateş ben daha fazla sana yük olmak istemiyorum o yüzden başka bir eve çıkmak istiyorum." dedim. "Gece bana yük olmayı nereden çıkardın . Ayrı eve çıkmak istersen yanında olurum merak etme tamam mı ? Ama bir şartım var Gece" "Ne " "ben seçicem evini ve yakın arkadaşlarınla kalıcaksın " "neden sen seçiyorsun " " gece ben 5 yaşından beri seni izliyorum ve seni çok iyi tanıyorum biliyirsun bunu sen tek başına ev dekore edemeyecek ve tutamayack kadar kararsız bir insansın " evet doğruydu ben aynı renkte ve aynı modelde olan tshirtten birini seçemeyecek kadar kararsız bir insanım. O yüzden genelde alışverişlerimi tek başıma yapamazdım. "Tamam ama benim zevkimi bilecek kadar beni izlediğini umuyorum Ateş " dedim. "Ayıp ettin be Gece tabiki biliyorum ,sen pembe renge bayılırsın " dedi. Ben pembeden nefret ederdim . Ateşe iğrenerek baktım . " şaka yaptım bordo siyah ve beyazı seversin, ama mavi renk tercihindir"dedi. Beni benden iyi tanıyıyordu beyefendi. Onu kafamla doğruladım. Beni tamamlama özelliği yine iş başındaydı. Ve ben o özelliği seviyordum. Ölesiye kadarda sevmek istiyordum...

Bölüm sonu. Okunma sayısı 100 ü biraz geçti. Ama arttırabilirsiniz​. Sizi seviyorum. Görüşmek üzere xoxo.

Karanlıktaki Çocuk  #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin