Kitaptan Kesitler

13.8K 398 140
                                    





1.🖤

Kız

"Öldürmeyeceksen bana ne yapacaksın?" Diye sordu çaresizce.

Adam kara gözleriyle kızın gök rengi gözlerinin içine baktı, ve güçlü bir sesle yanıtladı.

" Koruyacağım."


2.🖤

İçeri giren hemşireyi gördüğünde, genç adam eğildiği yataktan doğruldu.

'' Sayıklamaya başladı.'' Dedi sıkıntılı bir yüzle.

Kadın yumuşak bir edayla gülümseyerek yatağa doğru yaklaştı.

'' Anesteziden uyanırken böyle olabiliyor." Diye açıkladı. " Adını seslenip, yanında olduğunuzu söylerseniz daha kolay kendisine gelir.''

Yaman onaylarcasına başını sallarken, tam da o anda Rüya

'' Yaman...'' Diye fısıldamıştı tekrar.

Rüya'nın bir kez daha adını sayıkladığını işiten genç adam, durduğu yerde irkilmekten kendisini alamadı.

Serumu kontrol eden hemşirenin bakışları da kıza çevilmişti.

Genç kız bir şeyler daha mırıldandı, ancak söyledikleri ikisinin de kulağına ulaşamadı. Yalnızca, net bir biçimde şunu söylediğini duyabildiler;

'' ... Kahraman...''

Ve kız hem rahatsız, hem de gülümser bir ifadeyle tekrar yatakta kımıldandı. Hemşire müzipçe gülümseyerek

'' Anlaşılan Yaman adında bir kahramanımız var.'' Dedi.

Bunu duyan Yaman ise yüzünde tuhaf bir ifadeyle, sanki koca bir taş yutmuş gibi kala kalmıştı...


3.🖤

'' Beni korumak için mi...öldürdün?'' diye sordu. Kırık bir fısıltıydı sesi. Gözleri çaresiz bir deliliğe hapsolmuş gibi bakıyordu.

'' Keşke beni öldürseydin.''

Yaman bir tokat yemiş gibi irkilirken '' Keşke o kurşunu bana sıksaydın...ama yine de o adama dokunmasaydın!''

Adam dişlerini birbirine kenetlediğinde her ne söylecekse söylemesine izin vermeden

'' Beni evime götür!..'' diye yalvardı. Hıçkırıkları göğüsünde patlarken

'' Ben bu evde kalamam!'' Diye haykırmıştı. ''Kalamama ben bu evde...''

Öyle yıkık ve çaresiz görünüyordu ki, Yaman hiçbir şey söyleyemedi. Bir an sonra, kız acıklı acıklı ona bakarak

" Biliyorum aptal diyeceksin..." dedi.

Göz yaşları sicim gibi yanaklarından aşağıya iniyordu. Bir sonraki sözlerini söylerken gözlerinde inanılmaz bir hüzün vardı.

"Ama ben o gece arabana bindiğimde senin masallardaki kahramanlara benzediğini düşünmüştüm... saçmalığın daniskası belki ama... o gece sen tam da bir kahraman gibi görünüyordun..."

O gece sarhoş kafasıyla düşündüklerini itiraf ederken sesi neredeyse anlaşılamayacak kadar çok titriyordu. Son derece çocuksu bir saflıkla söylüyordu bunları. Boğazından yükselen hıçkırık şiddetle patladı ve Rüya hayal kırıklığıyla başını iki yana salladı.

'' Ama sen insanları öldüren bir katilsin!...Sen, Yaman, sen, kendi kalbinin yerini unutmuşsun!..''

Rüya bu sözlerinin adamda yarattığı etkiyi bizzat gördü. Yüzü birisi kalbini yumruğunun içine alıp acımasızca sıkmış gibi acıyla çarpıldı. O kara gözlerinde Rüya'nın orada görmeyi asla beklemediği bir bakış belirdi.

Çok canı yanmış, acıdan içi parçalanmış bir adam gördü o karanlığın ortasında. Ve adam pişmanlığı kor bir meşale gibi ellerinde tutuyordu...

Rüya elini uzatıp, adamın acısını paylaşmak istedi.

Sanki elini uzatıp, elini tutsa o anda her şey ama her şey geri alınabilecek, her şey düzelebilecekti. Uzanıp yalnızca bir kez yakalasa o eli, sanki tüm acıları dinecekti.

Fakat kız, tutamadı o eli.

Buna fırsat bulamadan, o adam gitti.

4.🖤

Farklılaşan bir şeyler vardı.

Kızın gözlerinde saflığı ve kırılganlığı gördükçe yumuşayan, onun incindiğini gördükçe sızlayan bir şeyler.

Bu öyle korkunç bir düşünceydi ki, arabadan aşağıya inemeden öylece oturduğu yerde kilitlenip kaldı kasları. Başta aptal bulduğu o saflık, şimdi tuhaf bir şekilde adamı etkilemeye başlamıştı.

Kız, o gece bahçede Yaman bir katil olduğu için ağlarken, Yaman o mavileri yasa boğan sonsuz bir hayal kırıklığı ve keder görmüştü.

Kendi ağızıyla da dediği gibi Rüya Yaman'ı bir kahraman olarak görmüştü. İşte bu yüzdendi hayal kırıklığı. Yaman'ı bir kahraman olarak düşünmesi elbette saçmalıktı ancak yine de bu gözlerine yansıyan kederin ne kadar gerçekçi olduğunu değiştirmiyordu.

Belki de en kötüsü de, kız bunları söylediği anda, Yaman'ın hissettiği pişmanlıktı. Onun için, yalnızca o gözlerin hatırına, sadece bir saniyeliğine de olsa, Yaman tıpkı kızın söylediği gibi bir kahraman olmak istemişti.

Bir katil değil, öfke ve sertlik dolu bir adam değil, basit bir kahraman...

Sadece bir anlığına da olsa, uzanıp kızın elini tutsa, değişebileceğini hissetmişti. Yoktan var olup bambaşka bir adam olabileceğini...

Karanlık denizi aydınlatan bir deniz fenerinin ışığını görmüştü gözlerinin içinde. Öyle parlak, öyle güzel bir ışıktı ki gözlerindeki, adama o karanlık denizi aşabileceğini hissettirmişti... Sanki yalnızca bir kez sıkıca yakalasa o eli, tüm kirleri terk edecekti bedenini.

Ama adam o eli tutmamıştı.

Nasıl tutardı ki?

Tutamazdı.

Tutarsa kirletirdi.

Tutarsa değişmesi gerekirdi...

KAHRAMAN |Kitap Oldu|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin