Derin' den
Kapının kapandığını duyunca hemen gözlerimi açtım. Kayra' nın her söylediğini duymuştum. Gerçekten sevgimiz karşılıklı mıydı? Bunu rüyamda görsem inanmazdım. Elimin üzerini diğer elimle dokundum ve sonra alnımı. Çünkü öpmüştü. Kalbimin ritimlerini sayamıyordum.
Bu gününün başlığını ŞOK OLMA GÜNÜ olarak koydum. Annem panikli bir şekilde kapıyı açıp içeri girdi. Sonra hemen bana sarıldı."Ah" dediğimde "Özür dilerim kızım. Canın hala acıyor mu?"diye sordu. "Merak etme anne içimin acıldığı kadar dışım acımıyor."diyip gülümsedikten sonra bende ona sarıldım. Sarılma faslı bitince annem alnımdan öpüp yanı başıma oturdu. Bir eliyle saçlarımı okşarken diğer eliyle de elimi tutuyordu.
Sonra kapı çaldı ve babam içeri girdi. Yanıma gelmeden önce "Ne işin var burda? Üzdüğün kızını bir daha üzmeye mi geldin? Git istemiyorum seni."dedikten sonra annem "Kızım sen neler diyorsun öyle? O senin baban." dedi. Bende "Anne bana babamın bu adam olduğu bir daha sakın söyleme. Çünkü benim babam vardı öldü ve bu adamda tanımadığım bir yabancı. O kadar. Benim ailemi bozanlarla işim olmaz."diyerek annemin sorusuna cevap verip yabancıya baktım ve "Hadi şimdi uza birader. Yol al."diyip anneme baktım.
Annem" Kızım biz babanla barıştık. Artık sende bunu öğrendiğine göre babana bundan sonra iyi davranmalısın."dedi. Bende" Anne hani bir daha babamla olmaz diyen sen değil miydin? Ne oldu da fikrin degişti?" diyince annem babamın yanına geçip elini tuttuktan sonra bana baktı."Kızım o dediğimi sinirden söylemişimdir. Ben hâlâ babanı ilk gördüğüm anki gibi seviyorum."diyip yabancı dediğim adama baktı. Yabancı da anneme bakıp"Bende seni seviyorum hayatım."diyip alnından öptü. İğrenmiş bir vaziyette onlara bakan yüzümü çevirdim. Tabi ses çıkararak. Sonra anneme bakıp "Anne geçmişte olanları unutması bu kadar kolaymıydı. Ya bizi parasız ızsız bir yere bırakması? Anne sen yabancıyı ne kadar bana affet desende ben ölene kadar affetmicem. Hiç kimse bunu değiştiremez."dedikten sonra yabancıya bakıp "Sende defol git odadan!"dedim. O da sinirli bir şekilde kapıyı çarparak çıktı. Arkasından annem de gitti. Annem çıktıktan sonra kapıyı aralıklı bırakmıştı. Onların konuşmalarını duymak için nefes bile almıyordum sanki. Duyduklarım beni çok şaşırtmıştı. Annem benim stresten uzak kalmam için karı koca rolü yapacaklardı. Ama buna gerek yoktu ki. Ben annemin ve Kayra'nın yanında olduğum sürece ben stresten uzaktım zaten. Sonra yabancıyı gönderip odaya girdi.
Annem yanıma gelip oturdu ve sözlerine şöyle başladı."Bak kızım. Artık kabul etmen gerek. Biz yeniden bir aile olduk. Sen istesende istemesende bu böyle kalıcak."diyip beni sakinleştirdikten sonra söz hakkı bana düştü."Ama anne, sende biliyorsun neler yaşadık. Bunların hepsini unutmamı benden bekleme. Ayrıca önceden dediğim gibi benim babam vardı ama öldü."dedikten sonra annemin gözleri dolup yaşlar yavaşça süzülmeye başlayınca önce göz yaşlarını sildim ve sonra da elini tutup yüzüne baktım. Aslında annem de babamla tekrar birlikte olmak istemiyordu. Bunu biliyordum. Çünkü konuşurlarken duymuştum. "Anne istemediğin şeyleri yapmak zorunda değilsin. Özellikle de benim için. Bak zaten ben iyiyim. Babamla aynı evde kalmayı bırak aynı havayı bile solumak istemiyorum bende. Seninde benim gibi hissettiğini biliyorum. Anne kendini göz göre göre ateşe atma." dedikten sonra bana bakıp "Kızım yok öyle birşey. Ben babanı seviyorum. Tabi o da beni. Hem ben bundan sonra güzel olacağına inanıyorum. Eskilerde babanın değil halanların suçu."dedi. Bende daha fazla zorlamadım. Çünkü sonunu görmeden bana asla inanmazdı. Aslında biliyordum istemediğini. Ama bana öyle diyordu. Sonra konuyu değiştirmek için "Hadi anne bana küçükken masal anlattığın gibi bir daha anlat. Masal anlatışını özledim."dedim. Anlatmaya başladı bir varmış bir yokmuş diye.
Masal anlatması bitince koltuğa oturdu. Ağlamaya başlayıp kendi kendine"Allahım bana yardım et. Bir yol göster ki şu adamı hayatımdan çıkarabileyim. Ah kızım ah sen çok haklısın. Ama senin iyiliğin için katlanmak zorundayım." dedikten sonra ses kesildi ve annemin uyuduğunu anladım. Gözlerimi açtığımda beynimde annemin uyuduğunu kesinleştirdikten sonra yatmaktan canım sıkıldığı için pencereye yöneldim. Pencereden bakarken Kayra'yı gördüm ve kalbimin sesini duymaya başladım. Kayra'da beni görünce koşarak hastaneye girdi. Bende kapıya girip annem uyanmasın diye odadan çıktım. Kayra koşarak yanıma gelince soluk soluğa motora bağlayarak sorular sormaya başladı."İyi misin? Doktor ne dedi? Bir yerin acıyor mu? Hem sen neden yataktan kalktın?"diyince bende"Dur bi soluklan önce. Sorularını sonra sor diyicem ama sordun bile." diyip endişeli haline güldüm. Sorularını cevaplandırdıktan sonra bende ona "Neden eve gitmedin?" diye sordum. O da"Düşündüm ki belki bir şeyde bana ihtiyacınız olur . Kalayım dedim. Hem seni iyi görmeden gidemezdim." dedikten sonra gözlerimiz birbirini bulunca ayrılması güç oldu. Biraz sessizlikten sonra sessizliği bozan ben oldum. "E hadi git artık. Annen merak etmesin."der demez "Benden öyle çabuk kurtulacağını sanma. Benden öyle kolay kurtulamazsın küçük hanım." dedi. "Farkındayım ama git lütfen. Ben senden cesaret alıyorum demiştin. Aynısı benim için de geçerli. Yani yorgun, aç, susuz görmek istemiyorum seni. Eğer öyle olursan senden nasıl cesaret alacağım. Hadi git artık. Herşey için çok teşekkür ederim."diyip el salladım. "Birşey değil."dedikten sonra gülümseyip beni tekrarladı ve hastahanenin çıkışına yöneldi. O hastahaneden ayrılana kadar arkasından baktım.
Sonra odaya girip pencerenin önüne geçtim. Hastahanenin bahçesine çıkınca başını bu tarafa çevirdi. Benden tekrar el salladım ve o da sallayınca yatağa yattım. Annem uyanırken Ece diye seslendi.Bende "Efendim anne."diyince "Sana birşey söylemem gerek kızım."dedi.Bende onun ağzından duymayı istiyordum ama tam söyliyecekken vazgeçti ve"Anne bak ne söyliceksen söyle lütfen.Dediğim gibi eğer babamla tekrar-"der demez sözümü kesti."Ece sana söyledim ve bir daha söylüyorum. Artık biz babanla barıştık. Tamam mı bu konuda burda kapandı. Şimdi aşağa iniyorum kantinden birşeyler alıp geliyorum."der demez odadan çıktı.Annem çıkınca doktor geldi."Nasılsın bakalım bugün?"diye sorunca kısık sesle iyiyim dedim. Doktor"Noldu bir sorun mu var?Lütfen abi bana annemle babamın neden barıştıklarını söyler misiniz?Lütfen.Sizin kesin bir bilginiz vardır bu konuda diymi?Bakın bu konu beni de ilgilendiriyor bilmem hakkım."diyince doktor başladı anlatmaya. Sitresten uzak durmam gerektiği için böyle bir rol yaptıklarını öğrenince artık elimde kendimi kanıtlayacak bir delilim vardı.Doktora teşekkür ettikten sonra bugün taburcu olucağımı da söyleyince burdan kurtulacağıma çok sevindim. Doktor odadan çıktıktan iki dakika sonra annem geldi ve elindekileri masaya bıraktı. Bende kaşığı tam azıma götürecekken kapı açılınca önce bir bayan ardından Kayra içeri girdi.Bayanın elimde bir tencere vardı.Kayra yanıma gelip"Anne bu sana bahsettiğim kız Ece, Ece bu annem."diyince elimi uzatıp "Memnun oldum efendim." dedim. Kayra'nın annesi"Geçmiş olsuna gelmiştik.Bu çorba da sana güzel kızım. Bu çorbayı içince hemencik ayağa kalkarsın."dedi. Bende teşekkür edip bugün taburcu olucağımı söylediğimde herkes çok sevindi.Kayra'nın annesinin getirdiği çorbadan içtim. Kayra kaçırdığım dersleri bana anlatarak özet geçti. Öyle böyle derken saat iki oldu ve hastahaneden çıkmak için hazırlandık. Kayra benim koluma girdi,annem eşyalarımı taşıdı ve Kayra'nın annesi de getirdiği çorbayı taşıyordu. Hastahaneden çıkmıştık artık evdeydik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADERİM
Ficção Adolescente12 yaşındaki Derin ailevi durumlarını yaşarken bir yandan okumaya çaba göstermektedir. Annesi ve babasının arasında geçen sorunlar kızın intihar etme teşebbüsüne neden olmuştur. Fakat intihar ederken onu engelleyen Kayra onun hayatını kurtarmıştır...