Arabaya biner binmez Ateş son hızla sürdü arabayı. Ben bundan sonra ne yapacağımı bilmiyordum açıkçası ama Allah'a sığınırım hertürlü sıkıntıdan. Ateş bana dönüp:
-Özür dilerim senden.
-Neden?
-Sana inanmadığım için. Seni dinlemediğim için.
-Önemli değil. Peki bana neden yardım ettin? Neden beni düğünden kaçırdın?
-Bana sen yardım ettin bende sana . Yani başka bir sebep yok .
Bu sözleri neden kalbimi yakıyordu ki? Neden sızlıyordu kalbim bilmiyorum.
Sözlerine şöyle devam etti:
-Şimdi bunları boşver gitsin. Benim dağ evine gidicez .
Neden diye sorucaktım ama abim ve o tefecinin ne yapacağını biliyordum onun için hiç sesimi çıkarmadım.
Ateş'ten:
Elif'i gelinlikler içinde görünce tıpkı melekler gibi yine çok güzeldi. Bu kıza gözlük almam lazım o kadar güzel ve masum bakıyordu ki insan büyüleniyordu. Beni görünce mi böyle oldu bilmiyorum. Dağ evine geldik. Abisi ve o şerefsiz adam yüzünden geldik buraya . O şerefsiz adam babamı tanıdığından hiç olmazsa beni tanıdığından hiç bir şüphem yoktu. Elif'e birşey olmasın diye geldik buraya.
Menese ve Emre'de arkadan geldiler . Ben Elif'e dönüp:
-Üzerini değiştirmen için içeride sana uygun kıyafetler var . Dememle hemen kalktı içeriye girdi.
Emre bana dönüp göz kırptı:
-Mutlu musun Ateş Bey?
-Kes lan sesini bana yardımcı oldu diye bende ona yardım ettim.
-He abi tabi tabi. Emre'nin telefonu çaldı Menese'ye çaktırmaya çalışmadan telefonu açtı:
-Buyur babaannem ne oldu?
-Oo buraya mı geliyorsun ?
-Gel gel bekliyoruz gel dedi. Menese Emre'ye dönüp:
-Emre babannen mi geliyor?
-Evet canım babaannem geliyor.
-Ne zaman peki?
-Bu gün 3 uçağıyla.
-O zaman beni eve bırak.
-Neden bitanem ? Dedi ve altan güldü.
-Benimle oğraşıyor Emre hep senin benim kekime tuz koyduğun günden beri dalga geçiyor.
-Kıyamam ben sana .
Menese babaannemi çok severdi babaannem de onu çok sever ama sırf Emre'nin yüzünden kıza her dakika laf atıyordu yaşlılık işte . Biri bir hata yaparsa onunla uğraşırdı.
Biz otururken Elif içeriye geldi . Mavi ona ne çok yakışmış. Menese kalkıp Elif'e kocaman sarıldı ve öptü.
-Elif çok şükür Rabbime seni bize getirdi . Seni çok seviyorum bitanem ya!!
- Çok şükür ki Allah bana sizin gibi dostlar verdi.
Demesiyle sinirlendim tamam da dostluk bir yere kadar. Hemen lafı değiştirdim ve Emre'ye dönüp:
-Emre inşallah yemek yapmayı sen ve nişanlın öğrendiniz ?
+İkisi aynı anda:
-Ateş sana öyle bir şey yapıcam ki hem mutlu hem de komik bir hale düşeceksin.
Demeleriyle ben ve Elif kahkahalar attık.
Emre ve Menese birbirlerine bakıp onlarda kahkahalar atılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz Sevgili
ChickLitAnnesiz babasız kalan yetim ve öksüz bir kızın hikayesi... Yaşadığı eziyetlere rağmen kimsenin kalbini yalnışlikla kirmaktan korkan masum bir kızdı . Hz. Fatıma annemizi kendine rehber kılmış bir kız. Çalışmak için gittiği yerde onu kaderi bekliyor...