Bölüm 11

39 6 10
                                    

Ayazla konuşmamızın ardından 1 hafta geçmişti hayatım normal gidiyordu ayazlada hiç konuşmamıştık ama ben hep izliyordum onu. Şimdiki dersimiz beden eğitimiydi üzerimizi değiştirmek için Cerenle birlikte kızların soyunma odasına indik siyah taytımı ve üzerinede salaç T-shirt'ımı giydim saçlarımıda at kuyruğu toplayıp spor ayakkabılarımı giyip soyunma odasından çıkıp spor salonuna gittik. Salonda benimle Ceren dışında bi kaç kişi vardı baziları ısınma hareketleri yapıyordu bazıları bi köseye çekilmis sohbet ediyordu bizde cerenle bi köşeye çekilip konuşmaya başladık. 5 dakika sonra Toprak hoca düdüğünü çalarak girdi salona hepimiz hazırladığı boy sırasına göre sıraya girdik.

   Derse baslayalı 10 dakika olmustu neredeyse bi anda salonun kapısı gürültülü bi şekilde açıldı nöbetçi olduğunu tahmin ettiğim çocuk soluk soluğa girdi salona "hocam okulda yangın çıktı acilen boşaltmamız lazım" diye bağırdı bütün sınıf dışarıya dogru koşmaya başladı bende etrafıma bakınıp cereni arıyordum bulamayınca acaba odamı çıktı diye düsünüp bende çıkışa dogru kosmaya başladım ama butun okulu sarmıştı yangın tam çıkış kapısının önüne geldim çıkıcakken önume tavandan alev almış bi tahta düştü tahtanın etkisiyle bende yere düştüm yerden kalkana kadar bacağımın üzerine bi tane daha yanan tahta düştü oyle bir çığlık attımki dışardakiler duymuştur umarım ayağa kalkmaya çalışsamda bacağım çok acıyordu kalkamıyordum en sonunda gücümde kalmamıştı dumandan dolayı gözlerim yavaşca kapanmaya başlamıştı en son duyduğum ses itfaiyenin siren sesiydi gerisi bi karanlık.

Gözlerimi açtığımda bir ormanda yerde yatıyordum yavaşca doğrulup etrafıma bakarken can parçam Cerenin sesini duydum "kardesim sesime gel seni bekliyorum" diye sürekli tekrarlıyodu yerden yavaşca kalkıp sesin geldiği tarafa doğru yürüyordum sağımda solumda önümde arkamda tanıdığım gördüğüm herkez vardi bana işaret parmaklarıyla yolu gösteriyolardı ama bir kişi yoktu Ayaz. Gösterilen yere doğru yürüyordum her adım attığımda kalbim sıkışıyordu ormanda olmama rağmen rahat nefes alamıyordum önüme bir ev çıkmıştı kapının üzerinde bi not vardı notu elime alıp okudum "içeride seni bekliyorum kardeşim" yazıyordu direkt girdim içeriye içersi bomboştu eşya olarak ama karşimda ceren duruyordu bana elini uzatıp "hadi kardesim ver elini bana sana sonsuz mutluluğu veriyim" dedi karşımdaki kişinin ceren olduğu için hiç teredüt etmeden elimi uzatıcaktımki bir anda cerenin yanına Ayaz geldi "Alya oraya gitmemelisin eğer oraya gidersen ne beni ne cereni ne anneni tanıdığın tanımadığın kimseyi gerçekten göremeyeceksin hadi elini ona değilde bana uzat" dedi.Şu an çok zor bir durumdaydım bi tarafta kardeşim bi tarafta aşık olduğum cocuk birazcık bekledikten sonra elimi cerene doğru uzattım ama hıc içimde gelmiyordu Ayaz bi şey dese elimi ona uzatacak gibi tam cerenin elini tutucakken Ayaz Alya diye bağırdı anında elimi Ayazın eline bıraktım.

Cerenin bakış açısı

Nöbetçi çocuk geldikten sonra bende bütün sınıfla birlikte koşmuştum dışarıya çıktıktan sonra aklıma Alya geldi bahçede her yere baktım hiç bi yerde yoktu lanet olsun içerdemi kalmıştı ? Derken Alyanın çığlığını duydum kahretsin Alya içerde kalmıştı ve bisey olmuştu çığlıktan sonra Ayaz içeriye girip kurtarmak için yeltenmişti fakat kapının önüne düşen kocaman tahtahan dolayı giremedi içeriye mecburen itfaiye beklemeye başladık. itfaiye bütün binanın ateşini söndürdükten sonra içeriye girdiler aynı anda onlarla birlikte ambulanstaki görevlilerde girdi endişeyle Alyanın içeriden sapa sağlam çıkmasını bekliyordum gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı bile bi süre sonra Alyamı herşeyimi sedyede dışarıya çıkardılar görevli ambulanstaki görevliye "şok cihazını ayarla nabzı çok düşük" diye bağırınca dünya durmuşu sanki ambulansa koştum arkaya oturdum görevliler indirmeye çalışsada "kardeşiyim" diyince bir şey diyememişlerdi ambulansın arka kapakları kapanırken Ayazın sesini duydum Ceren bende geliyorum diye bağırdı kafamı sallamakta yetindim

  Hastaneye geldiğimizde Alyayı hemen yoğun bakıma aldılar oksijen vermeye basladılar ama sonra kalp masajı artık ağlamamı durduramıyordum sol omuzumda hissettiğim elle kafamı çevirdim Ayazdı gelen sonra hemen önüme döndüm şok aletini hazırlıyolardı 2-3 kere yaptıktan sonra Alyanın bağlı olduğu cihaz ötmeye başladı allahım olamaz artık nasıl ağladığımı tahmin edemiyordum doktorlara baktığımda Alyanın baglı olduğu aleti kapatıcaklardıkı Alyanın yeniden kalp atışları düzelti bi anda hem ağlayıp hem gülmeye başladım kollarımı Ayazın boynuna doladım sevinçten sonra kendime gelip geri çekildim doktorlar odadan çıktığında annesine haber vermemizi istediler ve ne olur olmaz diyede bu gece yoğun bakımda kalması gerektiğini söylediler.

   Kendime gelmek için lavaboya gittim elimi yüzümü yıkadım aynadaki yansımama baktım ağlamaktan gözlerim kızarıp şişmişlerdi lavobodan çıkıp Ayazın yanına gittim telefonumu alıp Selin ablayı arıyicaktım ama bir türlü karar veremiyordum arasammı aramasammı diye en sonunda ilgilenmese bile bilmeye hakkı var diyerek arama tuşuna bastım

Selin H : biseymi oldu ceren gecenin bu saatinde arayacak kadar önemli

Ceren: evet selin hanım okulda yangın çıktı ve kızınız içeride kaldı az önce ölümden döndü zor hayata geri getirdiler haber vermemi istedi doktorlar

Selen H: Gelemem ben işim var şimdi sen idare et çıkıs işlemleri için olan parayıda benim adıma yazdır sonra hallederim

Ceren: "kızıniz ya bu sizin can parçanız hiçmi umrunuzda değil ya nasıl bi annesiniz siz" cümlemi tamamlayamadan telefon yüzüme kapandı

     Telefonu kapatım sinirle hırkamın cebine koydum sabahın olmasını bekledim bir an önce can parçamın herşeyimin o güzel gözlerini açmasını bekledim...

Geçmişimdeki GölgeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin