Zorakı Mafya!

Kumsalda

Arabada gidiyorduk önde dayısı bende arkada oturuyordum kafamı cama yasladım ve etrafa boş gözlerle baktım artık ben eskisi gibi deyldim bu bi kaç günde degişmiştim.Hayatın bi anlamı kalmamıştı benim hayatımı söndüre katilim olan adam şu an karşımda arabayı sürüyor cesaretim olsaydı şu anda onu arkadan bogarak öldüre bilirdim ama işte cesaret yok napcan aynaya baktıgımda piskopatımızla göz göze geldik demek beni izliyordu hafıf bi heycan kapladı içimi.iç ses yalnıs anlama bu oyle aşk heycanı deyl yani şey heycanı katil ya o ondan işte.yaaa kimi kandırıyorum ki onun beni izlemesi beni bas baya heycanlandırmıştı.Bu sefer gözlerimi kaçırmadım bende aynadan ona bakmaya başladım Bana içindeki tüm öfkeyle intikamla bakıyordu bi an kendimden tiksindim öyle bi bakışı vardı ki hemen bakışlarımı çektim ondan pencereye yöneldim Evet eve varmıştık arabanın kapısını açtım ve indim onlarda inmişti piskopatımızı takıp etdim ve içeri girdik kısa bi yolculuk olmuştu ama ben yorulmustum çok uykum vardı hemde odaya doğru yuruduyumde belimde hisetdigim ele irkilmem bir olmuştu beni salona doğru çevirdi ve amcası nereye gidiyorsa arkasından sürükledi Şimdi hepimiz kanepede oturmuştuk yani psikopatla ben aynı yerde amcasıda karşımızda birden aklıma gelen şeyle yerimden fırladım sonuçta şu anda psikopatımızın sevgilisi rolü oynuyordum dimi ayrıca bu sesiz ortamdan sıkılmıştım

-Efendim siz yol geldiniz yorulmuşsunuzdur ben size kahve yapayım dedim ve mutfağa doğru yurudum
Mutfaktan bagırarak

-Kahvenizi nasıl alırdınız dedim oda bana tatlı bi sesle cevap vermişti hemen kahveleri yapmaya başladım hadı amma piskopatımızın nasıl içtiğini sormamıştım şimdi sorsam ayıp olurdu sonuçta sevgilisiydim dimi bence o şekersiz içer dedim ve sonunda kahveleri yapmıştım içeri geçtigimde amcasıyla koyu bi sohbete daldığını gördüm Sohbetlerini böldüğüm için kendimi kotu his etmiştim ilk önce kahveyi amcasına verdim sonrada piskopatımıza piskopat sevimsiz bi şekilde sırıtı

-Eee kızım sen nasılsın?Siz nasıl sevgili oldunuz hadi anlatın bakalım oğlum diye demiyorum ama şu ana kadar çok az sevgilisi olmuştur dedi.
Yuh yaa bana oyle dememişti amma eee şimdi biz nasıl sevgili olmuştuk bana söylemişti ama unuttum her kesde bana bakıyo tamamdır sıstres yaptımı elim ayağım bir birine dolaşıyordu hemen kafamı Berk'e çevirdim ve

-Aşkım istersen sen anlat sen daha iyi anlatıyorsun dedim tatlı çıkan sesimle ve Berk'e biraz sokuldum.Yudumladıgı kahve Boğazı'nda kaldı ve öksürmeye başladı bende hafifce sırtına vurdum

-Arkadaşlar sayesinde amca sıradan işte

-Hayr gençler beni inandırmadınız Berk senin oyle kolay kolay sevgili olmadıgını biliyorum hadi dogruyu soyleyin benden çekinmenize gerek yok dedi evet uzun konusmustu şimdi napıcaktık beliki bu adamı kolay kolay başımızdan edemiycez bi dakika ya niye edelim ki ben direk olan tüm olayları anlatayım oda belki bana yardım eder hem iyi bi adama benziyor evet ya burda çabaladıgımı her şeyi anlatırım olur biter tam agzımı açmıştım ki kapatım aklıma annem geldi onu kaybetmeyi göze alamazdım.O zaman hadi kızım uydur bi şeyler dedim ve anlatmaya başladım inşallah yalnış yapmamışımdır

-Biz yani şey ben dedemi kaybettiğim gün çok kötüydüm okuldan aglayarak çıktım ve kumsala gittım aglamalarım durmuyordu ve hıçkırıklara donuşmuştu(aslında bu olay olmuştu ve bu olay sayesinde canla tanışmıştım o gun gözümün önünde canlandı ve gözlerim bugulanmaya başlamıştı bile)ben kumsalda oturmuş ayaklarımı denize sarkmıştım bu zaman yanıma Berk geldi sigara içiyordu gelmesiyle birden irkilmiştim
Sonra bana
-Sana neyin var diye sormuycam ağlamada demiycem ama sadece burdayım ve anlatmak istediğin zaman dinlerim dedi sesi o kadar güven vericiydiki işte sonrada olaylar gelişti ve bir birimizi tanımış olduk sonrada ortak arkadaşlarımız falan çıktı ama böyle sevgili olmadık arkadaş olduk sonra arkadaşlarımızla benim okulun romeo ve juliet sahnesini izlemeye gittik ve orda bizi seçtiler romeo ve juliet olarak işte o zaman anladım bu adam benim geleceyim herşeyim diye son sözü gözlerine bakarak soyşemiştim.biraz Çokmu konuşmuştum biraz mı hayatını döktün ortaya haberin yok

-Oğlum bana niye boyle anlatmıyosunuz ne kadar güzel olmuş tanışmanız
Tabi ya ne demesin dedim içimden

-Kızım ben bi kitap yazıyorum ve boyle tanışmalar benim için önemlidir bu yüzden sizi sık boğaz ediyorum.

-Yaaa gerçektenmi benim hep hayalim olmuştur yazar olmak dedim adama hayranlıkla bakarak sohbetimiz burda bitmişti piskopatımız çıkıp gitmişti amca deseniz yol yorgunu odasına çekildi beni soruyosanız akşam için yemek hazırlıyordum evet bu gun hamaratlıgım tutmustu diyemem sadece kafamı dağıtmak amaçlıydı yoksa kafayı yerdim evet makarnamızda hazır sosuda patetesimiz ve tavuğumuzda hazır evet artık sofrayıda kurmuştum hemen yukarı kata çıktım ve buragın amcasının odasına geldim utangaç bi şekilde kapıyı hafifçe tıklattım
(Artık nasıl oluyorsa oo)
-Girr!

-Efendim şey yemek hazırda onu diycektim

-Bende bu güzel kokular nerden geliyo diyordum hemen geliyorum çok acıktım dedi ve aşağı indi sofrada kendi yerini aldı bende hemen servise geçtim

-Bak kızım sen iyi birine benziyorsun benim oglan kabadır. kalbi buzdur ama bilrsin hayatda hiç bi şey imkansız diyildir senden ricam onun buz dagını kır kızım gözünü intikam ateşi bürüdü bu ateşi aşk Ateşine çevir erit o buz dagını sözleri beni baya etkilemişti.Kapı sesini duydugum an hemen kapıya fırladım ve kapıyı açtım piskopatımız gelmişti artık karşıma bi maksat koymuştum onun bu buz dagını eriticektim hem belki bende boyle kurtulmuş olurdum.Beni önemsemeden içeri geçti ve masada yerini aldı Amcas artık yemeyini bititmisti ve masadan kalktı

-Elerine saglık kızım çok güzel olmuştu ben odama geçiyorum siz rahat rahat yiyin dedi

Şu anda yüzümün kızardıgına emindim

-Tesekür ederim efendim dedim sonra amcası odasına çıkmıştı piskopatımızla baş başa kalmıştık özür dilerim ama ben açlığa dayanamam dedim içimden ve hemen masay geçerek kendi bişirdiyim yemekleri lezzetle yemeye başladım oda karşıma oturdu hemen kalkıp yemeyi servis etdim oda iştahla yemeye başladı bi insan yemek yerken bile yakışıklı olurmu yaa yemeyi bile o kadar sert ve ayı gibi yiyorduki o ikinci tabağa geçmişti bile ama ben onu izlemekten daha bi lokma bile yiyememiştim başını kaldırmadan bana

-Beni izlemeyi kes ve şu lanet olası yemeyini ye!!

Hemen önüme döndüm ve yemeyimi yemeye başladım nasıl olurda başını kaldırmadan onu izlediyimi fark etmişti.

-Bunları sen mi yaptın?

-evet

-Sana yap diyen olmamıştı ama niye yaptın hizmetçi geliçekti.Bi daha bana sormadan hiç bi şey yapma zehir falan katmadın dimi nefesiz konuşmuştu sanki
Aaa yeter ama patlama sırası bendeydi hem ayı gibi yiyo hemde ay şöyle ay böyle diyo yaa

-Ilk önce zaten yapıyımı?dıye sormamıştım içimden geldi ve yaptım ikinci olarak evet koymuş ola bilirim artık orası sana kalmış üçüncüsü bundan sonra tuvalete bile giderken sana sorarım oldu mu?! Dedim ve masadan kalktım tam mutfaktan çıkıyordumkı biri beni sert bi şekilde yakaladı ve duvara yapıştırdı

Yazardan:
Burda kestiğim için özr dilerim ama biraz heycanlı olsun dedim bunlar daha sakin bölümler birazdan Berk'in iç yüzü ortaya çıkıcak ve her sey çıkılmaz bi yola girecek iniallah beyenmişsinizdir seviliyosunuz😘