4.BÖLÜM

5.3K 178 23
                                    

Koridorda yürürken sert bir şeye çarptım.Yere yapışacaktım ki biri belimden tutup düşmemi engelledi.

Bende refleks olarak beni tutan kişinin yakasını tuttum.Beni kendine çekip dik durmamı sağladı.

Beni tutan kişinin gözlerine baktım.Ama bu gözler,bu gözler Bulut un gözleriydi.
Şuan o iki koluyla beni belimden tutmuş bende bir elimle onun yakasını tutmuşum.
Kalbim yerinden çıkacak gibi atmaya başladı.Nefes alamaz oldum.Şuan sevdiğim çocuğun kollarındaydım.Bundan başka güzel ne olabilir di ki.

Bulut kollarını belimden çekince kendimi boşlukta gibi hissettim. Yumuşak bir sesle
"İyi misin?"dedi.
Gözlerimi onun gözlerinden alamıyordum.Az önce onun kollarındaydım.İlk kez ona o kadar yakındım.Şuan da nasıl olduğumu soruyordu.Yoksa bu bir rüya mıydı?Rüya olup olmadığını anlamak için kolumu cimcikledim.Hissettim.Evet rüya değildi.Yüzümde bir gülücük oluştu.
Bulut şaşkın şaşkın bana bakıyordu.Kesin deli olduğumu düşünüyordur.Haklı da karşısında salak gibi davranıyorum şuan.Ama ne yapayım onu görünce nasıl hareket etmem gerektiğini unutuyorum.

Kekeleyerek de olsa konuşabilmiştim sonunda.
"Se..şey Ben iyi....iyiyim..."dedim.
Bulut karşımda dişlerini gösterek gülüp
"İyi olmana sevindim."dedi.
O bana güldü.Bana ya bana.Ben hep bunun hayaliyle yaşadım.Ne kadar da güzel gülüyordu öyle.

Bulut bana öyle bakınca konuşmam gerektiğini hatırlayıp
"Beni tuttuğun için teşekkür ederim."dedim gözlerimi kaçırarak.
Kalbimin sesini duyuyorum.Ne kadar da çok heyecanlandım öyle.Ellerim titriyordu resmen.Onunla konuşmak bu kadar zor olmamalıydı benim için.Onun konuşmasıyla gözlerine baktım.Ne de güzel gözleri var.Küçük ama simsiyah gözbebekleri var. İnsan içinde kaybolmak istiyor.

"Önemli değil.Hem sabah sınıftan çıkarken sana çarptım.Bunun için üzgünüm."
İnanamıyorum bana çarparak gittiğini unutmamış.
"Önemli değil.Zaten bir şey olmadı."dedim.
Tekrar dişlerini gösterek gülüp
"Buna sevindim."deyip elini omuzuma koydu.

Ben ne yapacağımi şaşırmıştım.Nasıl hareket etmemi unutmuş ,ne konuşacağımi bilmiyordum.
Dokunduğu yer yanmıştı adeta.

Bana tekrar gülüp
"Kendine dikkat et güzel gözlü kız."deyip yanımdan gitti.

Ben hala olduğum yerdeydim.Gözlerimi onun gittiği yere dikmiştim.Arkasından baktım öylece. Bana güzel gözlü kız dedi.Farkında olmadan tebessüm ettim.

Tamamen gözden kaybolduğunda önüme döndüm.Karşıda duvara yaslanmış bana bakan Ateş hocayı görünce yuzumdeki tebessüm kayboldu.

Kaşlarını çatmış, kollarını
birbirine geçirmiş gözlerini gözlerime dikmişdi.Bana neden öyle baktığı anlamadım.
Bosvererek gözlerimi ondan çekip lavaboya doğru yürüdüm.

Sonunda okul bitince Melisa yla okuldan çıktık.Melisa ya is aramam gerektiğini söylediğimde bende geliyim dedi.Bende kabul ettim.Birlikte sokakları gezip is aradık.Ama hiçbir şey bulamadık.
"Üzülme Su.Ben akşam babamla konuşacağım.Sana uygun bir is bulur illaki."deyip bana sarıldı.
Bende kollarımı onun boynuna geçirdim.Bazen onun yerinde olmayı o kadar çok istiyordum ki.Onu seven bir annesi vardı.Kendisine çok iyi davranan bir babası.Onun her derdiyle ilgileniyorlardi.Ve iki kardeşi vardı.O yanlız değildi.Asla da olmayacaktı.Ama ben yanlizim hep de yanlız kalıcam.

Melisa evine gidince bende eve gitmek için yola koyuldum.Saate baktigim da altıydı.Güneş yeni yeni batıyordu.
Şimdi babama ne diyeceğim.Beni dinlemez bile.Ağzıma gelen tuzlu suyla ağladığımı fark ettim.İnsalara baktigim da hepsi birbirinden mutlu gözüküyordu.Ya da öyle gözükmeye çalışıyorlardi.
Karşıdan gelen el ele tutuşmuş bir babayla bir kız görünce ağlamam daha da şiddetlendi.Şuan yolda hıçkıra hıçkıra ağlıyorum.Kalbim öyle acıyordu ki.Öylesine bir yara vardı ki.Bu yara nasıl kapanır nasıl iyileşir bilmiyorum.Annem beni bırakmasaydı.Belki de bunları yaşamazdım.Belki de hayatım böyle olmazdı.Belki..belki mutlu olurdum.Annem bile beni sevmiyor ki bırakıp gitti.Arkasına bile bakmadan gitti.
Annem bile beni sevmezken babam nasıl sevsin ki beni.

ÖğretmenimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin