SON

1.2K 74 75
                                    

Kim hyun'dan devam

-"Eliz bir saat sonra geleceğini söylemişti.Fakat 3 saat olmuştu çoktan.Gitmiş olacağını düşündüğüm marketin etrafında bir saat tur atıp elizi aradım.Şirkete gidip oraya gidip gitmediğini kontrol ettim.Fakat şirketin elizi en son dün sabah, gördüklerini söylediler.Başına bir şey geldiğini düşündükçe nefes alamıyordum.Arıyordum fakat telefonu kapalıydı."dedim telefondaki menejerime.
-"Polise gitmeliyiz."dedi.
-"Tamam.Ben yakınlardayım.Polise gidiyorum."dedim.
-"Hayır siz gitmeyin.Siz giderseniz gazeteciler hakkınızda yazılar yazar.Ben giderim."dedi.
-"Şimdi önemli olan bu değil."dedim ve telefonumu kapatıp yanımdaki koltuğa fırlattım.
Onun ile gitmeliydim.Eğer başına bir şey gelirse kendimi asla affetmem.Biraz sonra karakolun önünde arabamı park ettim ve koltuğa attığım telefonum ile arabadan indim.Koşar adımlar ile içeriye girdiğimde biri benim ile ilgilenmeye başladı.
-"Sorun neydi."dedi.
-"Nişanlım kayıp."dedim.
-"Nişanlınız."dedi.
Beni tanıdığı ve nişanlımın olduğunu duyması onun gözlerini fal taşı gibi açmıştı.
-"Hemen bu taraftan gelin .Amirim ile görüşün."dedi.
Arkasından küçük fakat fazla ciddi bir odaya girdim.
-"kim hyun joong ."dedi ve oturan kişi ayağa kalkıp beni selamladı.
-"Merhaba."dedim.
-"Sorun neydi."dedi.
-"Nişanlımdan 3:30 saattir haber alamıyorum."dedim.
Birbirlerine bakıp gülümsedikten sonra bana dönüp.
-"Önce şöyle bir oturun."dedi.
Koltuğa oturup endişeli gözlerim ile amirin koltuğuna geçmesini izledim.
-"24 saat geçmeden önce kayıp raporu almıyoruz ve 4 saat ortadan kaybolan birinin başına bir şey gelebileceğini zannetmiyorum.Eminim bir yerlere takılıp alışveriş yapıyordur.Bayanlar genelde alışverişe gittiğinde iki gün evin yolunu unutuyorlar."dedi.
-"Hayır.Öyle biri değil.Bana şirketten bir arama aldığını,bu yüzden şirkete gidiceğini söyledi.Ben ardından şirkete gittim fakat biç uğramamış.Marketten bir kaç şey almak için gittiğini söyledi fakat marketede gitmemiş.Kamera kayıtlarına baktım."dedim.
-"O zaman sizden kaçıyordur.Tartışmışmıydınız."dedi.
-"Hayır evlenme teklifi etmiştim oda kabul etmişti."dedim.
-"Sizi kırmamak için kabul etmiştir."dedi.
-"Öyle bir ilişkimiz yok.Kendisi türkrtür.Koreyi pek fazla bilmiyor.Bu yüzden bir yerlere takılıp kalmamıştırda.Alışveriş yapmayıda pek sevmez."dedim.
-"Fakat bey efendi,24 saat geçmeden işlem yapmam imkansız."dedi.
-"Kamera kayıtlarını inceleyin."dedim.
-"Bakın 4 saat sevgiliniz ortalıktan kayboldu diye tüm bir semt'in kamera kayıtlarına bakmamı istiyorsunuz .Bu mantıklımı."dedi.
Sert bir şekilde oturduğum koltuktan kalktım ve hızlı bir şekilde masaya vurdum.Hafif bir şekilde eğilip,
-"Eğer onun saçının tek teline bir zarar gelirse ,buradaki tüm görevliler bir daha asla polislik yapamaz."dedim.
-"Devlet memurunu tehtit mi ediyorsunuz."dedi.
-"Biliyorsunuz sadece idol değilim ben.Aynı zamanda, kim grub'unun varisiyim.Tüm devlet dairelerine yaptığımız fonları kesebilme yetkisine sahibim.Böyle bir şey olduğunda sorumlusu siz olacaksınız .Sizin üstünüzün bundan pek hoşlanacağını sanmıyorum."dedim.
-"Kamera kayıtlarını izleyin ve her hangi bir sorun varmı diye bakın."dedi yanındaki kişiye dönüp.
-"Ben sadece bir saat daha bekliyelim ve o zaman bakalım diyecektim."dedi bana dönüp.
-"Marketin kamera kayıtlarına baktım.Önünden dahi geçmemiş.Siz sadece evimin yakınlarındaki kameralara bakın."dedim.
Daha sonradan odadan çıkıp alp'i aradım.Telefonu kapalıydı.Kameraları inceleyen polislerin yanına gittim ve evin önüne geldiğimiz saati söyledim.Daha sonra onun evden ne kadar uzağa gittiğine baktık.Beş dakika sonra bindiği taksinin plakasını aldık ve kayıtlı olduğu durağa gittik.Taksici götürdüğü yeri söyledi ve yabancı birinin kendisine gitmesi için para verdiğini söyledi.Polisler arama belgesi olmadan eve giremiyeceklerini söyledikleri için tek başıma elizin gittiği yere geldim.

Eliz'den devam

Uyandığımda hava çoktan kararmıştı.Gözümü, hareket dahi edemeyen vücuduma diktim.Bağlanmıştım,hareket edemiyecek bir şekilde.Kafamı biraz daha çevirdikten sonra alp'in gözleri ile karşılaştım.
-"Alp.Ne oluyor.Neden bu haldeyim."dedim.
-"Sadece kim hyunu sevmediğini anladığımda serbest bıraka bilirim seni."dedi
-"Alp ,bu sen değilsin.Hadi çöz beni konuşalım."dedim.
-"Beni seviyorsun.Bunu anlayacaksın."dedi.
Biraz zorladım kendimi doğrulmak için ,fakat bu mümkün değildi.
-"Kim hyun beni bulucak.Bu yüzden bırak beni,unutacağım bu olanları.Gitmene izin vericeğim."dedim.
-"Onun içinde bir süprizim var ve gitmene izin veremem"dedi .
Yatağın yanındaki komidinin , ilk katında bir derginin altında çıkardığı siyah bir silahı bana doğru uzattı.
-"Alp ne yapıyorsun."dedim.
-"Korkma aşkım.Sana asla zarar vermem .Bu başka biri için hazırlandı.Arkadaşım olduğu için eceli ile ölmesini tercih ederdim.Fakat zorlarsa elimden başka hiç bir şey gelmez değil mi?"dedi.
-"Sen çıldırmışsın."dedim.
-"Kimin sayesinde."dedi.
-"Bir doktor ile görüşmelisin."dedim.
-"Korkma .Sana asla zarar veremem ve daha öncede dediğim gibi iki yıl yattım zaten.Sana olan aşkım psikopatlık ile karıştırılıyor.Yanılıyorlar.Seni benden daha çok kimse sevemez."dedi.
Bu deliden asla kurtulamayacaktım.Nedense kim hyun'nun beni bulmasından korkuyordum.İçeriye girmemeliydim.
-"Tamam.En azından ayağımı çöz .Bu şekilde durmak beni rahatsız ediyor."dedim.
-"Bir yerinmi acıyor .Dur bekle."dedi ve ayağı çözüp beni oturttu.Gözlerinden akan yaşlar yeri ıslatırken bakışlarını benden saklıyordu.
-"Sen çok geç kaldın."dedim.
-"Neden."dedi.
-"Orta okuldayken senden hoşlanıyordum.Fakat sen benim kaderimdeki kişi değildin.Eğer sen olsaydın kim hyun olmayacaktı."dedim.
-"Bu yüzden kim hyun yok olmalı."dedi.
-"Sen arkadaşımsın."dedim.
-"Sus."dedi ve bağırdı.
Odada iki tur attıktan sonra dışardan gelen ses ile yerinden ilkildi ve silahı alıp,ağzıma bant takıp ,kapının arkasına saklandı.
-"Elizzz."diye bir ses tekrar geldi dışardan .Fakat bu ses ilk gelen sesten daha yakındı.Kim hyun'du bu .Beni bulacağını biliyordum .içeriye gelmemesi için sesimi çıkarmıyordum.İçeriye girerse alp ona zarar verebilirdi.Gözlerimden akan yaşlar yüzümü ıslatırken ,elimden bir şeyin gelememesi bana ölecek derecede acı veriyordu.Bir kaç dakika sonra kapı hafif bir aralandı ve içeriye arkasında bir ışık ile içeriye kim hyun girdi.Beni görünce,bana doğru koşup sıkıca sarıldı.Ne kadar endişlendiği yüzünden belli oluyordu.Bendenim ile onu ittim ve ağzımı açmasını istedim.
-"Bende bizim koreli nerede kaldı diyordum."dedi.Kim hyun'nun arkasında duran alp.
Kim hyun durdu ve birden arkasına baktı.
-"Alp,senmiydin."dedi.
-"Elizi başka kim benden daha çok sevebilir ki."dedi alp.
-"Alp,bırak gidelim."dedi .
Arkasındaki silahı kim hyuna doğrulttu.
-"Buraya tekrar gidebileceğini düşünerekmi geldin."dedi.
-"Alp polisler birazdan burada olur bu yüzden gitmelisin.Elizi bırak gitsin .Biz aramızda halledelim."dedi .
-"Ona asla zarar vermem ben.Sen onu terk ettin.Ben onunla kalıp ona yardım ettim."dedi.
-"Şimdide aynısını yap.Sen kötü biri değilsin."dedi kim hyun.
Bana dönüp dolmuş gözleri ile herşey yolunda bakışı attı.Hala o halde bile beni rahatlata biliyordu.
-"Onu asla sevmedin."dedi alp.
-"Ben onu ,onun için ölecek kadar sevdim."dedi kim hyun.
Polisin sinyal sesleri geldiğinde alp daha çok telaşlandı ve silahın arkasını çekip bana baktı.
-"O gittiğinde kimi sevdiğini anlayacaksın."dedi.
Ne kadar yapmaması için çırpınsamda bu tamamen onu hiç etkilemiyordu.Gözünü kin bürümüştü.
-"Elveda kim hyun."dedi ve silahı ateşleyeceği sırada hızla kalktım ve kim hyun'nun önüne geçtim ve kafamı göğsüne yasladım.Kurşun belimin ortasından girdi.Tüm vücudum bu acıyı hissediyordu.Kim hyunun kalbi o kadar çok hızlı atıyordu ki,bu benim acımı unutturuyordu.Onun göğsü,onun vücudu,onun kollarında ölmek beni mutlu ediyordu.Onu kurtarmıştım.
-"Eliz."dedi ve sırtıma elini koyup ,elindeki kana bakıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
-"Iyimisin."dedim.
-"Eliz bunu neden yaptın."dedi.
-"Sende yapardın."dedim.
-"Sus konuşma, yorma kendini.Dayan."dedi.
-"Senin kucağında ölmeyi tercih ederim ,sensiz bir hayattan daha iyi"dedim.
-"İyi olacaksın öyle deme.Ambulans yok mu? Biri ambulansı arasın."dedi.
İçeriye giren polisler alp'i kelepçeliyip götürürken bana bakışından belliydi ne kadar üzüldüğü.Ne kadar pişman olduğu...Gözlerim artık ağırlaşmıştı.Acıyı hissedemez hale geldiğimde kim hyun'u göremiyordum.
Kim hyun'dan devam

Elimdeki kan lekesine baktıkça canım acıyordu.Onun acı çekiştiğini bilmek nefes almamı engelliyordu.
-"Dayan .Biraz daha dayan ."diye bağıra bağıra ağlarken elizin kalp atışlarını hissedemiyordum artık.Gidiyordu ,benden önce gidemezdi,bensiz hidemezdi.
-"Bir sonraki hayatımızda tekrar karşılaşalım,o zamanda bugün ki gibi sev beni.O zamanda seni sevdiğim kadar seviceğim seni."dedim ve elinden bir öpücük aldım.Kucağıma alıp ,dışarıdan gelen ambulansa doğru koştum.Onun gitmesine izin vermeyecektim.Onu benden alıp sedyeye yatırdılar,onunla ambulansa binip hastaneye gittim.Doktor kabiminin çok zayıf attığını söyledi.Kurşun arkadan kalbi sıyırıp geçmiş .Yinede hayatı tehlikesi devam ediyordu.Doktorlar içeriye girip ,sürekli çıkıyordu.Ona camdan bakıp kendime kızıyordum.Orada ben yatmalıydım.Onun yerine ben acı çekmeliydim.Onu korumalıydım.
-"Bey efendi."dedi yanıma gelen doktor.
-"Evet doktor bey."dedim.
-"İçeriye girip ona veda et.Üzgünüm ,uyanması imkansız her an gidebilir."dedi.
Söylediği söyler kalbime bir mızrak bir kılıç kadar keskin bir şekilde saplanıp girmişti.Gözümden akan yaşlar ,gözümün önüne bir perde indirmişti.Ayaklarım beni taşıyamamış yere yığılmıştım.Kalkıp onada doğru koşmak istesemde ,yerimden kımıldayamıyordum.Saplanıp kalmıştım.Titreyen sesim ile
-"Eliz ,özür dilerim,gitme.Söz veriyorum bende gitmiyeceğim."diye ağlarken ,kendimi son bir güç ile yerden kaldırıp odaya girdim.Elizin soğumuş ve solmuş bedenine doğru iki adım attım.Elimi uzatıp.
-"Uyan ben geldim .Güneşin,parlamalısın,uyanmalısın."dedim.Biraz daha yaklaşıp elini tuttum ve kalbime götürüp sıkıca sarıldım.
-"Seni bırakmayacağım."dedim.
Birden kalp atışları değişti .Cihazdan tuhaf bir dittttt sesi yükseldi.Koşarak doktor çağırdım.İçeriye giren doktor ve hemşireler,kalp masajı yaptılar fakat bu yaptıkları hiç bir işe yaramadı.Elektroşok ile iki defa elektirik vermelerine rağmen hala uyanmıyordu.Koşup elimden tuttum.
-"Eliz uyan.Uyan gitme.Geri dön.Beni düşün.Sen gidersen sürekli ağlayacağım,mutsuz olacağım,yemek yemiyeceğim,iyi biri ile tanışmayacağım.Bu yüzden geri dön.Gittiğin yerde beni özlediğinde ne yapacaksın."dedim.
-"Beyfendiyi odadan çıkarın."dedi.
Diğer doktor;
-"Ölüm saati 12:41."dedi ve üstündeki çarşafı kafasına kadar çekip ,kafasın kapattılar.
İki kişi koluma girdi ve beni zorla odadan çıkarmaya çalıştı.
-"Bırakın.Bırakın.Siz kendinize doktor mu diyorsunuz.Onu geri getirin.Lütfen ,yalvarıyorum onu bana geri verin."dedim.
-"O artık yok.Üzgünüm elimizden hiç bir şey gelemiyor."dedi doktor.
Ona son kez baktım .Son kez onu kalbime kazıdım.
-"Bekle ,yakında görüşeceğiz benim minik yıldızım.Iyi bir yere git."dedim.

7 yıl sonra

-"Sen ciddi misin?"dedi minik kız.
-"Evet kim hyun elizden bir yıl sonra öldü .Eliz ile yanyana gömüldü,güzel manzarası olan bir yere."dedim.
-"Alp abi.Sen de oradaki alp gibi kötü biri değilsin dimi."dedi minik kız.
-"Ondan daha kötüyüm.Bu benim cezam.Acı çekerek yaşamak zorundayım."dedim.
Hala karanlık ve küçük bir hapisanede kalıyordum.Hayatıma son vererek kurtulamazdım.Cezamı çekmeliydim.Bu şekilde bir daha elizi sevebilirdim.

Kitabımı okuduğunuz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.Beni nasıl mutlu ettiğinizi anlatamam.Kendimi varmış gibi hissediyorum,sanki eskiden yokmuşum ....İnsallah beğenmişsinizdir.Eğer beğenmişseniz ikincisni okumanızı tavsite ederim.Kitap devam ediyor ,son hızı ile.Eliz ve kim hyunun yeni maceraları...Sizce kadermi kazanacak aşk mı?Yorumlarınızı dört gözle bekliyorum.Eğer beğenmişseniz bölümleri votelemeyi unutmayın.Cansınız.

İnstagrama da beklerim.Güzel sohbetler ve güzel diyologlar için.
Hesabım"elizdogangul"
💗🎺

Herşey için teşekkürler.Özelliklede dikkate alıp burayı okuduğun için ayrıca öpüldün👄👄👄💞💞

Koreli Sevgilim 1  #wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin