İzel
Uyandım. Gözlerimi açtım. Kuşların cıvıltıları, güneş ışınları, kahvaltının nefis kokusu, çoktan odama girmişti. Yatağımdan çıkıp lavaboya gittim ve aynaya baktım.
Yüzümde sadece benim anlayabileceğim bir yorgunluk ve onu bastıran bir canlılık vardı. Umrumda değildi. Çok açıkmıştım. Hemen yüzümü yıkayıp kahvaltıya koştum. Babam masanın başında gazete okuyor, annem ile teyzem de kahvaltıya oturmuştu. Sanırım beni bekliyorlardı. Uzun süre sonra ilk defa ailemle kahvaltı yapacağım. Masaya baktığımda eski kahvaltılarımız aklıma geldi. Aslında Masal ile yaptığımız kahvaltılar da fena değildi. Sadece daha pratikti.
Bu arada Masal benim en yakın arkadaşım. Masal ; saçları ne uzun ne kısa kumral, gözleri yeşilimsi bir ela, zayıf, uzun ve güzel bir kızdı. Masal benim sekiz senelik arkadaşım hatta kardeşim.
Masal ile okulumuza yakın küçük mavi şirin bir ev tuttuk. Son bir senedir beraber yaşıyoruz. Tatillerde de ailemizin yanına gidiyoruz. Yine bir tatil,ben ailemle birlikte kahvaltı yapıyorum ve Masal'ı şimdiden çok özledim.
Her ne kadar ailemi özlesem de kahvaltıdan sonra canım çok sıkıldı. Kendi kendime "Neden Masal'ı aramıyorum ki?" dedim. Odama gittim ve Masal'ı arıyorum. Masal telefonu açtı. -Alo, İzel
-Masal
-Efendim
-Ne yapıyorsun? Nasılsın?
-Canın sıkıldı dimi?
-Evet, sensiz canım sıkılıyor. Buluşalım mı?
-Tamam saat 01:30 da orada ol. -Tamam görüşürüz
-Görüşürüz
Hemen üstümü değiştirip çıktım. Hızlı adımlarla durağa yürüyorum çünkü bu sıcakta oraya ne yürüyebilirim ne de otobüs bekleyebilirim. Neyseki otobüs çabuk geldi ve bindim. Otobüs o kadar sıcaktı ki bindiğimde pişman oldum.Beş durak hızlıca geçti ve parka geldim. Masal orada beni bekliyordu. Birden içimden geldiği gibi koştum ve boynuna sarıldım. Sonra bir banka oturduk ve sohbet etmeye başladık.
-Masal biliyor musun bizim daha sık görüşmemiz lazım birbirimizden kopmamalıyız.
-İzel biliyor musun bilmiyorum ama bizim ders çalışmamız da lazım, yoksa üniversitede ayrılmamız gerekecek.
-Tamam ya derste çalışırız. Hatta yaz okuluna bile gidebiliriz. Ne dersin?
-Yaz okulu mu? Tabi ya biz neden yaz okullarını kamplarını araştırıp bir tanesine gitmiyoruz ki?
- Ben bir yaz kampı biliyorum aslında haftaya pazartesi başlıyor. İstanbul'un biraz dışında kırsal bir alanda öğrenciler küçük küçük kulübelerde bir arkadaşları ile beraber kalıyorlar. Ve değişik değişik faaliyetler de yapıyorlar sanırım. Hatta broşürü yanımda olmalı hemen arayıp kaydımızı yaptıralım mı?
- Olur benim ailem izin verir. Hemen arayalım bence çok eğleneceğiz.
Broşürde yazan numarayı aradık ama açan olmadı. Tekrar tekrar aramaya devam ettik ikimizde bu yaz kampını gerçekten çok istiyorduk ve en sonunda telefonu bir kadın açtı.
-Merhaba burası Doğa yaz kampı size nasıl yardımcı olabilirim?
-Merhabalar iyi günler ben ve arkadaşım kayıt olmak için aramıştık. Acaba kayıt işlemlerini telefondan halledebilir miyiz?
-Tabiki sizin ve arkadaşınızın ad, soyad, telefon numarası gibi bilgilerini söylerseniz size yardımcı olabilirim.
-Ben İzel Yılmaz, arkadaşım Masal Balcı.
-Tamam diğer bilgileri de söyler misiniz.
-Tabi...
Telefonla biraz daha konuşup kapadım Masal ile kaydımızı yaptırmıştık. Çok heyecanlandık.Sonra Masal'ın telefonu çaldı. Arayan annesiydi. Bana döndü.
-Gitmen gerekiyor dimi?
- Evet, mağlesef sonra görüşürüz.
- Görüşürüz.