bölüm 2

44 8 4
                                    

  Sınıf çoktan dolmuştu her kez sıralarına yerleşmişti serseriler sınıfta coşarken çoğu defterlerini karalıyor bense oturacak yer arıyordum.

sınıf ortasında ellerimi birbirine bağlamış duruyordum o çarptığım çocuk pencerenin yanındaki sırada  kulaklıklarınla oturuyordu tek onun yanı boştu ben "peki o zaman unutmuştur beni belki" diye  düşünerek sırasının yanında durdum kulaklığını çıkarmamamıştı hala orda sakin bir tavırla durduğuna göre oturmamda sorun yoktu demek çantamı koydum bana ters bir bakış attıp çantamı yere iktirdi.

"Neden öyle bir bakış attın ve çantamı attın isteyerek oturmadım " dedim.

Bana;
"Ben isteyerek attım ama" dedi.

" gerizekalı"dedim
kaşlarımı catarak ama kulaklıklarını takmıştı ben de çantamdaki kulakları çıkartıp taktım ona karşılık olarak sırayı azcık ayırıp sıraya oturdum buna karşı verdiği tek cevap bakıp sinirden gülmekti ...

Sınıfa bir kız daha girdi uzun boylu  kısa sarı saçlı yüzü makyaj dolu bir kız okul etteğini giymese daha iyiymis dedim içimden bense annem izin verse pantolon alıcaktım ama malasef almadı parasını veren o sonuçta

yanındaki sert vücudun yanina yaklasti ve yanağına bir öpücük kondurdu ben gülüsünü anladım hep yaptığımdan yalandan bir gülmeydi bu bana ters bir bakış attı kız

"kalkarmısın canım "dedi eliyle en arka sırayı göstererek

bu uzun boylu kızı bastan bir süzüp sinsi bir ses tonu ile ;

" pardon da neden ben arkaya geçiyorum " dedim
Cevapsız kalmadı süs bebeği

"Sevgilimin yanında oturuyorsun canım ondan"dedi güldüm ve;

"Pirdin cinim ama kimsi sivgiline merkaklı değil ! Hem boyum kısa dedim

yanımdaki sert vücud bu sözümden dolayı bana tek yaptığı şey olan dövücu bakışlarını attı ama tek yaptığı bakış olmadı yüzünü yüzüme yaklaştırdı ve soğuk elleriyle yüzümü okşadı " BİZ' de sana MERAKLI değiliz sana asi kız " dedi dalga geçti  elimle elini tutup yüzümden yavaşça indirdim, ve sıraya attım gözlerim dolmuştu. ben sadece yalnız olmak istemiyordum ama oturcak bir yer bulamıyıcak kadar ezik ve yalnızdım. belkide bana bu yakışırdı yalnız olmak için yaratılmış yalnız bir kız ...

Dıslerimi sıkarak birşey söyleyecek gibi yaptım ama sıramda duran eşylarımı hızlı bir şekilde cantama koyup

"acıyorum size "
dedim ama içimdeki kız bana acıyordu sıramın altına düşen silgimi yerden alırken eğilirken olmalı ki sırama gözyasları damladı o dokunamazdı bana

kendime biri  gelmeyecek öleceksin salak kız dedim bedenin ölmesede intihar eden ruhunu tutan bir el olmayacak. dedim en arka sırada sırtımı duvara yasladım beni görüyorlarmı bilmiyorum bana göre yokum ben sadece siyah koca bir boşluk kitabımı çıkardım gözlerim uzun satırlarda kayıyordu kendimi kitabın içinde hissediyordum kayboluyordum ceketin kollarının icinde kaybolan ellerim sayfaları çeviriyordu ...

Ders işledik sıkıcı bir gündü sert vücud aslinda artik ona kaba çocuk diyecektim bana derste ikide bir bakıyordu cesarettim olsa ne bakıyon LAN diye dalardım ama ben asi bir kız olsam bile gururluyum bir kere ,yanındaki yılana rağmen böyleyim şükürler olsun çok karanlık bir ruhum olsa da  bir o kadarda rengarenk bir kız var içimde ama nerede bulamıyorum o kızı...

Kimseyi tanimiyorum okul sıradan geçiyor. Saçımı toplamak için lavaboya girdim lavobo önünde kanlar gördüm kapı arasından,

"kızım,kızım"

sesleri yankılanıyordu annemin sesi ile hızlı hızlı korkuyla atan kalbim ile yavaş adımlarla kapıya yaklaştım.Kapıyı gözlerimi kapatarak açtım. Lambalar yanıp söndü lamba açılıp sondukce bir kanlar gözüküp yok oluyordu "kızım,kızım" sesi kulaklarımdaydaydı gözlerimi sıkıca kapadım, kulaklarımı tıkadım.açtıktan sonra birşey yoktu çok korkmustun lavoba dan koşarak kaçtım o süs bebesi karidordan geçti gözleri sarıydı lense bak yaa ...

  Ben koşarken o kaba çocuğa carptım kollarımı büyük ellerinin arasına aldı biraz baktı ve bana
"Burnun kanıyor asi kız"dedi ellerimi burnuma götüdüm dudağima kadar akan kırmızı kanı parmağımla yokladım siyah bir ruhtan akan kırmızı kan ...

Bana bakmak için kafasını eğmişti,bende kafami kaldırdım kaba çocuğun uzattığı mendile baktım

"teşekkürl.."

Dedim diyecektim mendili alacaktım ama dudağıma kadar akan kanı temizlemek icin mendili  dudağımın üstüne değdirdi hafif hareketlerle  temizlememe yardım etti ellerinden aldım mendili gözlerimi aşağı indirdim yutkundum akan kanı mendille durdurdum

"yıkasan iyi olur " dedi gülerek

lavobadan korksam bile bende güldüm karşılık olarak karşıdan yılan sevgilisinin geldiğini gören kaba çocuğun yüzü düştü geriye adım attım omzuma attığı sol elini çekti sağ elinle bana mendili vermişti kan olmuştu o eli gitceğini anladığım için

"adın ne "

dedim biraz bağirmisim galiba o da bağırarak

"Sana ne"dedi

daha yılan yaklaşmadan fısıldadı zar zor seçtim harfleri ama  "rüzgardedi ben böyle anladım deniz dedim fısıldayarak baktı ve sinirli olan sevgilisine sarılıp gitti.

bende kosarak eve gittim

hala düşünüyordum olmayan kalbime nasıl heyecan katmisti ruhumu harektlendirmişti giderken bir sigara içtim dumanı öldüğüm için çekmedim ilk defa hayatı gördüm. Benim siyah dünyamda kücük bir renk gene "Siyah" ama ya daha koyu ya da açık belkide yarim olan siyah bir parca olabilirdi bu aşık falan değilim ya sadece beni bu karanlıkta görebilen biriydi ben de onu kendi karanlık dünyasında yalniz buldum ( yılanı saymassak) ve belkide birbirimizin ruhunu kurtarıcak iki ruhuz biz elimizi uzattip uçurumdan kurtaricak neyse belki bana göre öyle dir...

eve girdiğimde ses yoktu

büyük bir parçam kopmus gibi hissettim yanık yemek kokuları ocakta en sevdiğim yemek patetes bir tane aldım kafami eğdim patetesi cignerken yerde bir kan vardı gözlerim kocaman açıldı kanı takip ettim yerdeki kanlı ayak izlerini yerde yemekler kırık masa cam !
"ANNEEE  

diye bağırdım kalbim acıyordu tekrar karardı ortam bugün duymuştum belki son kez kızım diyişini,

düşündüm ceset nerde o zaman diye geçirdim evet ceset nerdeydi belki ölmemişti kaçmıştı ya da kaçırılmıştı

BUNU BİR İNSAN YAPAMAZ YAPMAZ LAN YAPAMAMALI O BENİM ANNEM dedim tek ailem tek varımm...

sonsuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin