-İkimiz İçin Bu Dünya-

27 2 2
                                    


      Belkide o an her şeyin başlangıcıydı.Boş hayaller kurmakla ömür geçer mi?Geçmez,geçemez.Gerçekleşecek hayaller kurmalısınız.Mesela ben...Yaşadığım şeyleri biliyorsunuz.Şuan bir karar aldım.Hani derler ya "Geçmiş tozdur.Üfle gitsin",üfledim ve gitti.Geleceğime bakacağım.Aslında size bir şey itiraf edeyim mi?İnsan hafıza kaybı bile geçirse sevdiğini unutmuyor.Sevdim onu bir kere.Başkasını sevemem.İnanın bana Güneş'in bir nasılsın demesine bile ömrümü verebilirim demek isterdim ama zaten ömrüm onun elinde.Onun yok olması benim de yok olmam demektir.

     Kağan suratıma baktı.Bu mimiği yanına git demekti.Koştum peşinden.Ama o beni görmemişti.Kilometrelerce koştuk bacaklarımda derman kalmamıştı.En sonunda bir yere oturdu.Bende hemen yanına çöktüm.Güneş bana :

-"Burası bizim ilk tanıştığımız yer.Hayatımın değiştiği gün.Fakat senin için artık sıradan bir sahil kenarı değil mi?",dedi.O an yaşadıklarımız bir film fragmanı gibi gözümün önünden geçti.Az da olsa bir şey şeyler hatırladım.Bu saniyeler benim için o kadar çok değerliydi ki.Ayağı kalktım ve gökyüzüne,denize,dünyaya,güneşe  bağırdım:

-"Hatırladım,hatırladım.Bu hayat bizi böyle yakamızdan tutsada biz atlatacağız.Ne de olsa ikimiz için bu dünyaaaaaa!.."  

       Bunu söyledikten sonra Güneş'in yüzünde bir tebessüm belirdi.O gamzeleri ortaya çıktı.İşte o an tüm ömrüme değerdi.Tam o sırada ordan pamukşekerci geçti ona bir tane aldım.Güneş pamukşekeri yerken konuştuklarımızı anlatsam bırakın sayfaları dünyalara sığmaz.Saatler sonra vapura  bindik,uçurtma uçurduk,konsere gittik,balık tuttuk daha neler neler...Bugün yaşadığım en güzel gündü.Umarım Güneş içinde öyledir.

      Saat baya geç olmuştu.Onu evine bırakım.Sonra Kağan'ı aradım ev bulduğunu ve kiraladığını söyledi.Adresi bana konum attı.Bende  attığı konuma gidecektim ki  o an bulunduğum yerin arka sokağıymış.Yani Güneş'in evinin arka sokağı.Hatta pencereden bakınca Güneş'in evini tamamen görüyordum.Bu benim için fevkalade bir şeydi.Eve gittim.Fakat haliyle yeni taşındığımız için kartonlar üzerinde sabahladık.Zar zor olsada sabah olmuştu.Uyanır uyanmaz daha elimi yüzümü yıkamadan telefonu elime aldım ve kalbimi çalan kişiye "Günaydın" mesajı attım.Daha sonra pencereye çıktım bir elinde telefon bir yandan da çiçekleri suluyordu.Tekrardan mesaj attım. "Çiçekleri fazla sulama.Çok büyür dev olurlar.Mağlum senin sevgin bağımlı yapıyor.Su onlar için hiçbir şey.Döken eller büyütüyor." yazdım mesajı görünce gülümsedi.Sonra beni aradı. Nerede olduğumu ve kendisin nasıl gördüğümü sordu.Bende bulunduğum yeri tarif ederek ,beni görmesini sağlayarak, Kağanla ortak evimiz olduğunu söyledim.Daha sonra benimle buluşmak istediğini söyledi.Gideceğimiz yerin "Çay Bahçesi" olduğunu ve bunun ayrı bir anısı olduğunu üstüne basa basa açıkladı.Bende kabul ettim.Acaba Çay bahçesinde neler olmuştu.Ayrı bir önemi neydi?


AŞK YENİLGİYE UĞRAMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin